Özel Haber: Kadir GÜRHAN  Enflasyonun yükselmesiyle birlikte artan ürün maliyetleri berberleri zor durumda bırakıyor. Artan ürün maliyetlerine bağlı olarak değişen tıraş fiyatları ise, berber ve müşteriler arasında tartışmaya neden oluyor. Bu tartışmalara ucuz tıraş yapan işletmeler de eklenince kalite düşüyor. Ucuza, koyun kırpar gibi tıraş yapan berberlerin mesleğe ciddi zarar verdiğini belirten berber Gürol İnanır, işletme camına yazı yazarak 20 TL’ye tıraş yapanların kaliteyi düşürdüğünü söyledi.  Müşteri ile yaklaşık bir saat uğraştığına vurgu yapan İnanır, emeğinin karşılığını alamadığını belirtti. İnanır, “Bu kadar emek verdikten sonra 20 TL’ye bu mesleği nasıl yapabilirim? O parayla ben evimi bile geçindiremiyorum. Bir dükkanın kirası 5 Bin TL’den daha düşük değil, kiradan hariç elektrik, su, doğalgaz ve vergilerimiz var. Bu gider kalemini nasıl karşılayacağız? Bu yüzden hakkımızı almak zorundayız, önüne gelen herkes dükkan açarsa ve 20-30 TL’ye tıraş yaparsa nasıl hakkımız olanı alabiliriz ki? sorusunu sordu.  “KOYUN KIRPAR GİBİ SAÇ TIRAŞI YAPIYORLAR” Erkek berberi olduğunu ve 28 yıldır Kızılay İnkılap Sokakta esnaflık yaptığını dile getiren İnanır, “28 yılda çok şey değişti. Müşteri kalitesi çok bozuldu. Ucuz berberler bizi bitirdi. İşletmenin camına ‘20 TL’ye saç tıraşı yapıyoruz’ diye yazıyorlar. Fiyat böyle olunca ve cama yazılınca müşterinin kalitesi de bozuluyor. Kaliteli müşteri kalmadı. Müşteri benim yanıma gelince bu şekilde ucuza tıraş yapan yerleri örnek gösteriyor ama nasıl bir tıraş yaptığı belli olmayan yerler. Koyun kırpar gibi saç tıraşı yapıyorlar. Müşteri ile yaklaşık bir saat uğraşıyorum, emek veriyorum, 20 TL’ye bu mesleği nasıl yapabilirim? O parayla ben evimi bile geçindiremiyorum. Bir dükkanın kirası 5 Bin TL’den daha düşük değil, kiradan hariç elektrik, su, doğalgaz ve vergimiz var. Bu gider kalemini nasıl karşılayacağız? Bu yüzden hakkımızı almak zorundayız, önüne gelen herkes dükkan açarsa ve 20-30 TL’ye tıraş yaparsa nasıl hakkımız olanı alabiliriz ki?” diye konuştu.  “ALDIĞIMIZ MALZEMELERE HER GÜN ZAM GELİYOR” ‘Ucuzluk sorununa çare bulunması lazım’ diyen İnanır, “Berberler odası kapı kapı dolaşıp bakmalı ve denetim yapmalıdır. Kimin tarifesi ne kadarsa o tarifeden tıraş etmeli. Birinci sınıf, ikinci sınıf ve üçüncü sınıf tarifeler var. Bu tarifelere göre hareket edilmeli. Onun dışına çıkılmamalı. Bu saydıklarımız olunca müşteri de kaliteyi seçmiş olacak. 20-30 TL’ye tıraş olmak isteyen kişileri almıyorum. Bu tarz müşteriler benim müşterime zarar veriyor. Bu yüzden biz berberler bu konudan çok şikayetçiyiz, konuya çarenin bulunması gerekir. Aldığımız malzemelere her gün zam geliyor. Bugün 50 TL’ye aldığım jilet on gün sonra 80 TL’ye çıkıyor. Elektrik faturam 300 TL’den 500 TL’ye çıktı. Kirama, yol parama zam geldi. Bütün giderlerimize zam geliyor. Giderlerimizi karşılamak için ne yapabiliriz? Mecburen tıraş ücretine zam yapmak zorunda kalıyoruz. Ücretleri sabit bıraktığım zam da zarar ediyorum ve giderimi karşılayamıyorum.  “4+4+4 EĞİTİM SİSTEMİ ÇIRAK YETİŞTİRMEYE ENGEL” Hem ekonomik hem eğitim sisteminden kaynaklı çırak bulamadıklarını söyleyen İnanır, “Eskiden çocuklar, beşinci ya da sekicinci sınıfa kadar okuyorlardı. Bu sınıflardan sonra okumayan çocuğu aileleri, bizim yanımıza meslek öğrenmeleri için gönderirlerdi. Çünkü çocuğun okumaya niyeti yok diyorlardı. Okumayan çocuk, berberde, sanayide, terzide ve mobilyada çalışarak usta oluyordu, yani en azından meslek sahibi oluyordu. Şimdi ise 4+4+4 eğitim sistemi geldi. Çocuk bu eğitim sistemini mecburen bitirmek zorunda. Bitirene kadar 18-19 yaşına geliyor. 19 yaşından sonra yanımıza meslek öğrenmeye gelen çocuğa biz nasıl meslek öğretebiliriz ki? Bu yaşlardaki bir çocuğa bırak meslek öğretmeyi, bir laf bile edemeyiz. Ağaç yaşken eğilmeli. Büyüdükten sonra çocukların meslek öğrenmeleri çok zor. 20 yaşındaki bir çırağa ne söyleyebilirim. Zaten bu yaşlardaki bir çırak işi de öğrenmek istemiyor. Çocukların ebetteki okuması gerekir. Okumak kutsal bir şey fakat okumayan bir çocuğun da meslek öğrenmesi gerekir. Hiçbir esnaf şu an çırak bulamıyor. Bizim meslek de birçok meslek gibi bu şekilde devam ederse 20 yıl sonra belki bitecek. Çünkü çırak yetişmiyor, berber yetişmiyor. Bizim yaştaki berberler bu işi bıraktığı zaman bu işi yapacak kim kalacak? Berberlerin, kaliteli berberlerin sayısı azaldı. Sayı azaldığı için de ucuz tıraşçılar türedi. Saç tıraşları 10 dakika sürmüyor. Müşterilerin alım gücü de olmadığı için onları tercih etmeye başladı. Artık sanatkar bulmak çok zor. Birilerini buradan yetiştirmek ve yetiştirdiğim kişinin ise mesleğimi devralmasını çok istiyorum fakat kimseyi bulamıyoruz. Bu konuyu nasıl çözeceğiz bilemiyorum” şeklinde konuştu.  “VERDİĞİM EMEĞİN KARŞILIĞINI ALAMIYORUM” Ucuz berbercilerin denetlenmesi ve ortadan kaldırılması gerektiğini kaydeden İnanır konuşmasına şu şekilde devam etti: “Mesleğin kalitesi açısından zorunludur. Yan yana 10 tane berber olmamalı. Cama yazı yazılarak kalite düşürülmemeli. Daha önce bu bahsettiğim sorunların peşine düşüldü ama tekrar serbest bırakıldı. Ciddi bir denetim ve inceleme olmadı. Olmayınca da bahsettiğim sorunlar geri geldi. Benim müşterilerim kendini bilen, kaliteli müşterilerdir. Ben son dönemlerde bu müşterilerimle bile sıkıntı yaşama başladım. Piyasada ucuza tıraş edenleri görünce benim tıraş ettiğim fiyatı sorgulamaya başlıyorlar. Sonra da aramızda bu nedenlerden dolayı tartışmalar yaşandı. Bu tartışmaları yaşadığımda çalışma zevkim de kalmıyor. Benim müşteriye verdiğim hizmeti evde karısı bile vermiyordur. Saçını kesiyorum, sakalını kesiyorum, ensesini temizliyorum, burun kıllarını alıyorum, saç kirli ve yağlı olunca ayrıca yıkıyorum. Bu yaptıım işlemleri 50 TL karşılığında kim yapabilir? İnsanın eşi bile bunu kendisine yapmaz. Ben ayakta çalışıyorum çalışınca bütün bedenim çalışıyor. Bir tıraşa yaklaşık bir saat emek veriyorum. Sanayide beş dakika içinde bir vida sıkan usta 150 TL alıyor. Ben burada bir saat çalışıyorum o parayı alamıyorum, emeğimin karışlığını göremiyorum. İnsan verdiği emeğin karşılığını almak istemez mi?” “BİRÇOK TANIDIK MÜŞTERİM VAR” İnanır, “Ulusoy Firmasının sahibi Sezer Ulusoy, Ankara Eski Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu, Trabzon Eski Belediye Başkanı, Bingöl Eski Belediye Başkanı ve bunun gibi birçok bilinen kişi benim müşterimdir. Arada bana uğrayıp parası olmadığı için tıraş olan kişiler de var. Parası yok ama tıraş yapıyorum. Sadece paraya değil, duaya da ihtiyacımız var. Arada bu tarz tıraşlar elimize yapışmaz ya. Asker ve öğrencilerden de yeri geldiğinde parası az olduğu için düşük ücret alıyorum” dedi.     

Editör: TE Bilisim