Dünyada birçok sektör korona virüs pandemisinin yaşattığı olumsuz etki ile baş etmenin yollarını arıyor. Birçok iş kolu ise pandemiden dolayı zor günler yaşıyorken mobilya sektörü de pandemiden payına düşeni aldı. Uzun süredir Ankara’da mobilya esnaflığı yapan Ali Karataş, mobilyanın artık insanlar için lüks haline geldiğini ifade ederek, evlilik gibi özel durumlar dışında mobilya satışlarının çok düşük olduğunu söyledi. Karataş ayrıca pandemi ile hammadde bulmakta zorlandıklarını, bu durumun ise mobilya malzemelerinin fiyatlarının sürekli artmasına neden olduğunu belirtti.

Esnaf Ali Karataş mobilya sektörünün korona virüs pandemisinden nasıl etkilendiğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kendilerinin de pandemiden olumsuz etkilendiğine değinen Karataş, hammadde temini konusunda sıkıntı yaşadıklarını ifade etti. Talep bazen çok olsa da hammadde eksikliğinden dolayı siparişleri yetiştiremediklerini ifade eden Karataş, mobilya malzemelerinin de fiyatlarının çok fazla arttığına vurgu yaptı.

“SOKAĞA ÇIKMA KISITLAMASI İŞLERİMİZİ ETKİLEDİ”

Pandeminin her sektörü olduğu gibi mobilya sektörünü de çok fazla olumsuz etkilediğini ifade eden Ali Karataş, yaşadıkları zorluklara ilişkin konuştu.

Mesai saatlerinin sokağa çıkma kısıtlamasından dolayı değiştiğine değinen Karataş, “Özellikle bizim çalıştığımız saatler sokağa çıkma kısıtlamasına takıldı. Yaşanan bu değişiklik ise işlerimizi çok fazla olumsuz etkiledi. Biz esnaf olduğumuz için bizim pek mesai kavramımız yok. Çoğu zaman hazırladığımız mobilyaları kurmaya öğlen gitsek dahi iş uzadığından akşamın geç saatlerini bile bulabiliyor. Hafta sonları da sokağa çıkma kısıtlaması yaşandığından hafta sonları da iş yapamaz duruma geldik. Şuan ki tabloya bakacak olursak çalışmamız gereken saatlerde mecburen evlerimizde oluyoruz. Bu ise işlerimizi fazlasıyla olumsuz etkiliyor” ifadelerini kullandı.

“MOBİLYA MALZEMELERİNİN FİYATI ARTIYOR”

Hammadde olmadığından mobilya sektöründe malzeme bulmakta sıkıntı çektiklerini belirten Karataş, “Esasında bazen mobilya için talep fazla olabiliyor. Fakat malzeme bulamadığımızdan bazen sipariş alamıyoruz, alsak dahi siparişlerimizi teslim etmekte gecikiyoruz” ifadelerini kullandı.

Karataş, piyasada yaşanan belirsizlikten dolayı mobilya sektöründe kullanılan malzemelerin her gün fiyatının arttığına dikkat çekti. Karataş, malzemelere gelen zamların kendilerinin işini çok etkilediğini ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Her ay düzenli olarak bizim kullandığımız malzemelere zam geliyor. Malzeme satın aldığımız kişiler ise her ay kendilerinin de ellerindeki malzemeleri en az yüzde 10 zamla aldıklarını ve kendilerinin de kar elde edebilmek için zamlı sattıklarını söylüyorlar. Kurda yaşanan dengesizlik ve piyasalardaki güvensizlikten dolayı düzenli olarak malzemelere zam geldiğini düşünüyoruz. Malzemeye zam gelince biz de haliyle yaptığımız ürünlere zam yapıyoruz, hal böyle olunca da insanlar mobilya almak, yaptırmak istemiyorlar.”

Esnaf Ali Karataş

“MOBİLYA İNSANLAR İÇİN LÜKS”

Esnaf olarak gözlemlerini aktaran Karataş, insanların alım gücünün düştüğünü söyledi. Mobilya gibi eşyaların artık insanlar için lüks olduğuna değinen Karataş, “Eğer bir ailenin mobilya ihtiyacı varsa ve çok da acil değilse mobilya ihtiyacını erteliyor. Çünkü şu an her anlamda insanlar bir belirsizlik içindeler. Mobilya ihtiyacı yerine gıda, giyim gibi temel ihtiyaçlarına öncelik veriyorlar ve bunun için para ayırıyorlar. Mobilyaya eskisi gibi rağbet yok” dedi.

Mecbur kalmadıkça kimsenin mobilya almak ya da yaptırmak istemediğini ifade eden Karataş, “Artık insanlar özellikle pandemi ile evlilik haricinde mobilya alımına pek yönelmiyorlar. Diyelim ki kişi mutfak dolaplarını değiştirmek istiyor eğer ki çok acil değilse bu isteğini erteleyebiliyor. Çünkü insanlar piyasaya güvenemedikleri için borç yapmak istemiyorlar ya da ellerindeki parayı mobilya için harcamak istemiyorlar” dedi.

Kendilerinin sipariş üzerine mobilya yaptıklarını ve bunun biraz maliyetli olduğunu söyleyen Karataş şunları söyledi: “İnsanlar sipariş üzerine mobilya almaktansa daha ucuz olduğu için hazır setlerden alıyorlar. Zaten herkesin bildiği birkaç büyük mağaza var daha çok oralar tercih ediliyor. Çünkü bu tür mağazalar hem daha düşük kalitede malzeme kullandıklarından ucuza ürün temin ediyorlar hem de kredi kartına çok sayıda taksit yaptıklarından tercih ediliyorlar. Aslına bakarsanız o tür büyük mağazalarda satılan ürünler de bizim yaptığımız ürünler kadar sağlam değiller. Fakat insanların alım gücü git gide düştüğünden, az önce dediğim gibi mobilya artık insanlar için ihtiyaçtan ziyade lüks olarak görüldüğünden daha ucuzunu tercih ediyorlar.”

“BÜYÜK MAĞAZALAR TERCİH EDİLİYOR”

Eski masif mobilyaların daha sağlam olduğunu fakat fiyatlarının çok yüksek olduğunu ifade eden Karataş, “Eski masif mobilyadan yatak odası yaptırılacak olsa fiyatı 35 bin lirayı bulabiliyor. Bu fiyat da bir hayli yüksek geldiği için insanlara gidip daha ucuzunu alabiliyor.  Daha çok evlenildiği zaman mobilya alındığını düşünecek olursak düğün yapmak zaten başlı başına büyük bir masraf. Bundan dolayı da genelde daha ucuz ürünler, fabrikasyon sistemi ile mobilya satan firmalar tercih ediliyor” diye konuştu.

Büyük mağazaların dev kampanyalar adı altında birçok taksit seçeneği ile mobilya satıyor olmalarının küçük esnafın da iş yapmasını engellediğine dikkat çeken Karataş, “Seri imalat yaptığı için bu tür firmalar maliyeti daha ucuz tutuyorlar. Onların sattığı fiyattan örneğin biz mobilya satamayız. Çünkü büyük mağazalar fabrikada makine ile çalıştıklarından günde birçok yatak odası takımı üretebiliyor. Fakat bizde durum öyle değil. Biz özel sipariş üzerine çalışan esnafız. Daha çok otel odaları, konferans salonları gibi ürünler üzerine çalışıyoruz” dedi.  

Karataş son olarak, “İnsanların piyasalara eskisi gibi güveni yok. Bu da gençlerin de gelecek umudunu yok ediyor. Aslına bakarsanız her şey bir zincir gibi. Eğer benim işlerim iyi gidiyorsa piyasanın da durumu iyidir ya da başka bir esnafın işlerinde sıkıntı yoksa piyasada da sıkıntı yoktur. Bizim de umudumuz en kısa sürede pandeminin biterek hepimizin normal yaşantısına dönmesidir” diyerek sözlerini sonlandırdı.”

(Türkan ÇATAL YILDIZ)

Editör: TE Bilisim