Bu Güneş her sabah doğup, akşam olunca dağların, denizlerin ardına gömülüp kaybolan Güneş değil, bizim Güneş Tecelli ağabeyimiz… Evet bizim Güneş ağabeyimiz, vedasız, habersiz battı!.. Vefatından bir ay önce aramıştı, işlettiği Datça’da ki Amazonla ilgili bir şeyler sordu. “Arabadan arıyorum, bak Kaan’ı veriyorum.’’ dedi. Kaan’ın sorusunu cevapladım. “Ankara’ya gelince arayacağını’’ söylemişti, heyhat ki Kaan vefat haberini verdi. Çok iyi bir gazeteci, televizyon programcısı, dost, arkadaştı. Karşısındaki, kişi kaç yaşında olursa olsun “Abicim’’ hitapları kulağımda çınlıyor… Yıllar önce aramıştı “Arman abin de seni çok özlemiş, hadi üçümüz iyi bir çağ kebapçısı biliyorsan bizi oraya götür.’’ demişti… Arman Talay abi, Güneş abi Balgat’da bir çağ kebapçıya gittik. Spordan, ekonomiye, Rüzgarlı sokağa bir yığın konunun sohbetine daldık. Bir ara Hıncal Uluç abi gündeme geldi, Güneş abi “Hıncal Ankara’ya gelince buraya getiririm’’ Arman abide “İnşallah’’ demişti. Yazımızın başında her ne kadar Güneş battı desek de, o bizim kalbimizde hiç batmayan bir Güneş olarak kalacaktır. Çok iyi bir aile reisiydi, dostluğunu, sporculuğunu (atletizm) yazmaya kalksak sayfalar yetmez. Yüce Allah mekanını cennet eylesin, geride kalanlara da uzun hayırlı ömürler ihsan etsin.

Editör: TE Bilisim