Koronavirüs pandemisi tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de etkilerini devam ettiriyor. Türkiye’de yaşayan 13 milyon genç ise özellikle istihdam ve eğitim alanında sıkıntılar yaşıyor. Pandeminin ne zaman biteceği belirsizliğini koruyorken genç nüfus yaşadığı sorunlarla baş etmenin yollarını arıyor. Gazetemize pandemide yaşadıklarını sorunları anlatan gençlerin en büyük sorunu istihdam edilememek iken ortak görüşleri ise gelecek kaygısı yaşıyor olmaları.
Hem pandeminin uzun sürmesi hem de beraberinde getirdiği ekonomik tahribat uzmanlara göre gençleri psikolojik olarak etkiliyor. Pi Gençlik Derneği Genel Başkanı Begüm İntepeler ise gazetemize yaptığı açıklamalarda gençlerin pandemi boyunca ekonomik, eğitim gibi konularda sıkıntılar yaşadıklarını ifade etti. Gençlerin birçoğunun kayıt dışı çalıştığını belirten İntepeler, pandeminin başlaması ile ilk gözden çıkarılanların gençler olduğuna dikkat çekti.
“İLK GÖZDEN ÇIKARILAN KISIM GENÇLER OLDU”
Pi Gençlik Derneği Genel Başkanı Begüm İntepeler, pandemi sürecinde toplumun büyük kesiminde olduğu gibi gençlerin de ekonomik meselelerde çok zorlandıklarını ifade etti. Özellikle üniversite gençliğinin hem kendi geçimini sağlamak hem de ailesinin ekonomisine katkıda bulunmak için kayıt dışı çalıştığını ifade eden İntepeler, “Gençler kafe,restoran gibi yerlerde part-time çalışıyorlardı. Bu tür yerlerin ise kapalı olmasından dolayı gençler ekonomik anlamda olumsuz etkilendi. Gençler esasında kriz olunca İlk gözden çıkarılan kısım oldu” dedi.
Diğer bir hususun ise gençlerin eğitime erişimde sıkıntılar yaşadığına dikkat çeken İntepeler, “Eğitimin çevrimiçi araçlara taşınması ile internet ücretini karşılayamayan ya da interneti olsa bile bilgisayar, tablet gibi eksikliklerden dolayı eğitime katılamayan binlerce gencin olduğunu biliyoruz. Birebir görüşmelerimizde de gördük ki bu da eğitimde olan eşitsizliği artırdı” ifadelerini kullandı.
Pandemi boyunca gençlerin kişisel gelişimlerinin de etkilendiğini belirten İntepeler, gençlerin kişisel gelişime paralel olarak staj, gönüllü çalışmalarına katılma gibi programlara pandeminde önce katılıyorken pandemi boyunca bunlardan da mahrum kaldıklarını ifade etti. İntepeler, gençlerin kişisel gelişim konularıyla ilgilenmelerine pandeminin engel olduğunu söyledi.
İntepeler, gençlerin biraz daha enerjik olduklarından evde kalmanın onlar için daha zor hale gelmeye başladığına vurgu yaparak sözlerini şöyle sürdürdü: “Gençlerin enerjilerini aktarabilecekleri bir kanal ellerinde olmadığı için pandemi psikolojilerini de etkiledi. Bununla beraber pandemi boyunca birçok konudan dolayı onlarda oluşan kaygı da psikolojilerinin olumsuz anlamda etkilenmesine neden oldu. Gençlerin pandemiden önce de geleceğe dair kaygıları vardı. Pandeminin bütün dünyada yaratmış olduğu kaygı gençler üzerinde daha da etkili hale geldi. Yetişkinler ve devletler bile ne yapacaklarını bilemeyince gençler de pandeminin olumsuz etkilerini daha fazla yaşadı.”
“GENÇLERİN HAYAL KURMASINA İMKAN TANINMIYOR”
Gazetemize konuşan gençler ise pandeminin kendilerinde nasıl etki bıraktıklarını anlattı. Ortak görüş ekonomik kaygılar iken birçoğu istihdam edilememekten dolayı zor günler geçirdiklerini ifade etti.
Doktora öğrencisi Bahar Şahinsoy, pandemi süreci ile birlikte 1 yıldır dersleri uzaktan yürüttüklerini ifade ederek şunları söyledi: “Bu durum elbette verimliliği etkiliyor. Özellikle benim gibi alanı sosyal bilimler olanlar için sürekli bir ekrana bağlı kalmak konsantrasyonu azalttığı gibi, ders içi yapılan tartışmaların da dinamiğini etkiliyor. Ancak tabi odaklanamamak yalnızca derslerin zoom ekranlarına taşınması ile ilgili değil. 1 yılı aşkın süredir devam eden pandemi pek çok belirsizliği de beraberinde getirdi. Özellikle ekonomik anlamda kötüye giden bir sürecin baş göstermesi, artan işsizlik vs. gelecek kaygısını daha yoğun bir şekilde hissetmemize neden oluyor. Pek çok arkadaşım gibi ben de akademik anlamda bir kariyer inşa edebileceğimden kuşku duyuyorum. Zira yetersiz kadrolar, açılan kadroların ise ne yazık ki adrese teslim olması, liyakatsizlik geleceğe dair hayallerimizi ve umutlarımızı da tüketme noktasına getirdi. Zaten son yıllarda yaşamak, günü kurtarmaya, karnını doyurmaya dönüşmüş durumda. Gençlerin hayal kurmasına imkan tanımıyor. Sosyalleşebilmek dahi lüks hale geldi. Bu nedenle etrafımdaki pek çok insan ki buna ben de dahilim, yurtdışına gitmek, hayatlarını orada devam ettirmek istiyor. Gençlerin gitmek istemesine neden olan şey ise ne yazık ki ülkenin koşulları. Pandemi süreci devam ederken hala önümüzü göremiyoruz. Bu belirsizlik daha ne kadar sürecek bilmiyorum ama gençler mutsuz, ümitsiz ve depresyonda.”
Uzun süredir çalışmayan Uğur Çemen ise pandemiden dolayı iş bulamadığını ve genelde geçici yerlerde çalıştığını belirterek şunlara değindi: “İş Kur’a başvurdum ama maalesef pek sonuç alamadım, şuan ailemle beraber yaşıyorum. Bekar olduğum için pek evin gelir giderlerine karışmıyorum ama çok zorlanıyorum. İhtiyaçlarımı hemen hemen karşılayamıyorum, babam malulen emekli ve çok az emekli maaşı alıyor. Doğal olarak evimize gire para bize yetmiyor. Havanın iyi olduğu durumlarda inşaata yevmiye olarak gidiyorum, bu şekilde özel ihtiyaçlarımı karşılıyorum. En azından kendimi geliştirmek için belediye kurslarına gitmek istiyorum ama pandemiden dolayı yüz yüze olan her yer şuan yasak ve çok zorlanıyorum. Psikolojim çok bozuldu, gelecek kaygısı maalesef had safhada. Geleceğe yönelik ne evlilik, ne de başka bir şey düşünemiyorum çünkü daha ayaklarımın üzerinde tam olarak duramıyorum. Kendime güvenim her geçen gün azalıyor, ailemin verdiği destekle biraz kendimi mutlu hissediyorum.”
Pandemi sürecinde herkes gibi kendisinin de çok olumsuz etkilediğini ifade eden Çağla Kervankıran ise şunlara değindi: “3 aylık sigortam olmadığı için devlet ödeneğinden faydalanamadım gelirim olmadığı için borçlarımı ödeyemedim çok zor duruma düştüm. Covid geçirdikten sonra kalıcı olarak eklem ağrıları bıraktı ve sürekli kendimi halsiz hissediyorum geleceğe yönelik fikir oluşturamıyorum. Çünkü her an işsiz kalma korkusuyla yaşıyoruz, ileriye yönelik herhangi bir plan yapmak söz konusu değil bulunduğumuz durumlar ortadan kalkana kadar.
Fatma Çoban ise pandemi sürecinden kendisinin olumsuz olarak etkilendiğini ifade ederek şunlardan bahsetti: “Bu süreçte işsiz kaldım ve devlet ödeneği ile geçinmeyi bırakın borçlarımı dahi ödeyemedim. Şu an işime geri dönmeme rağmen kısıtlı çalışma döneminde ekonomik olarak o kadar eksiye düştüm ki hala bunu kapatmaya çalışıyorum. Ben gibi birçok vatandaşın geliri düşmesine rağmen marketler de fiyatlar asla düşmedi. Halen de hem virüsle hem de ekonomik çöküntüyle savaş vermekteyiz. Geleceğe yönelik bir plan yapamıyorum çünkü ciddi anlamda kaygılarım var. Evlilik hazırlıkları yapıyorum. Erteliyorum. Çünkü maddi kazancım ciddi anlamda çok az.”
(Türkan ÇATAL YILDIZ)
