Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda gündeme dair açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın konuşmasının ana gündem maddesini ise  Beştepe'ye gelen CHP'li iddiaları oluşturdu. Erdoğan, konuya ilişkin ‘’İddia edildiği gibi gizli-saklı hiçbir CHP’li yanımıza gelmedi’’ ifadesini kullanarak "Hiçbir CHP'liye genel başkan olması telkininde bulunmadık. Çünkü Kılıçdaroğlu'ndan daha iyi genel başkan olamaz." açıklamasında bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan "Beştepe’ye  giden CHP'li" iddiasına değinerek "Hiçbir CHP'liye genel başkan olması yönünde telkinde bulunmadık’’ şeklinde konuştu  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle; ‘’Geçtiğimiz hafta grup toplantımızın ardından bakanlarımızla bir araya geldik. Çarşamba günü il başkanlarımızla gündemdeki meseleleri istişare etme imkânı bulduk. Perşembe günü çiftçilerimizle hasret giderdik. Cuma günü İzmir'de dolu dolu bir gün geçirdik. Dün de Katar'da toplantımızı gerçekleştirdik. Katar Emiri'yle ikili ve heyetler arası görüşmeleri yaptık. Bunların yanında çok sayıda görüşme ve toplantımız oldu. Bölgesel ve uluslararası konuları değerlendirdik.’’ ‘’Çalışma temposunun kademe kademe tüm illerimize, ilçelerimize kadar yayılarak devam ettiğine inanıyorum. AK Parti asla seçimden seçime milletin karşısına çıkan bir parti olmamıştır. Biz yılın 365 günü günün 24 saati işleyen bir partiyiz. AK Parti'nin kurulduktan 15 ay sonra iktidar gelmesinin gerisindeki sırrı merak edenler buraya baksınlar.’’ "PARTİMİZDE SADECE GÖREV DEĞİŞİKLİĞİ OLUR" ‘’Bölgemizdeki gelişmeler karşısında kararlı ve onurlu bir tavır sergiliyoruz. Bazı bedeller ödememiz kaçınılmazdır. Bize düşen görev milletimizin güvenine desteğine layık olacak işler yapmaktır. Bu yüzden büyük kongre sürecimize büyük önem veriyoruz. Ülkemizin her bölümünde özellikle 81 vilayetin tamamında gönül bağı güçlü, kapasitesi kararlılığı yüksek teşkilat yapısıyla yolumuza devam edeceğiz. Partimizde sadece görev değişikliği olur.’’ ‘’Görüldüğü gibi bizim gündemimiz, ülkemize ve milletimize daha iyi nasıl hizmet edebileceğimizdir. Partimizi de bu amaca uygun şekilde donatmaya ve yönetmeye çalışıyoruz. Dünyanın dört bir yanında ülkemizin menfaatlerini savunuyoruz. Ülkemizin 81 vilayetine yeni eserler kazandırmanın arayışı içindeyiz. Buna karşılık, aldığı oy oranı ve Meclis’te sahip olduğu sandalye sayısı bakımından Türkiye’nin ikinci büyük partisinin gündemine baktığımızda bambaşka bir manzara görüyoruz.’’  ERDOĞAN: ŞİZOFRENİK VAKALAR SADECE CADDELERDE DEĞİL, PARLAMENTONUN İÇİNDE DE VAR Erdoğan: ‘’Önce bir grup başkan vekili Meclis Genel Kurulunda, AK Partiyi temsil eden bir grup başkanvekiline "bu hanıma haddini bildiriniz" diyerek, imalı bir sataşmada bulunuyor. Katar'dan dönerken basın mensupları şöyle bir soru sordu. "Şizofrenik vakalarla caddeler dolu, bu ne olacak sayın başkan" dediler. Şizofrenik vakalar sadece caddelerde değil, parlamentonun içinde de var dedim. Dokunulmazlık zırhı olmazsa acaba bu şizofrenik vakalar bu adımları atabilir mi? Gidecekleri yer bellidir. O da akıl hastaneleridir. Hukuk devleti sınırları içinde bunların hepsinin de hesabı sorulmuştur, sorulacaktır ‘’ "HERKES GİBİ CHP’LİLERİN DE BURAYA GELME HAKKI VARDIR" Henüz bu ilkelliklerin tartışması bitmemişken, bir anda Türkiye kendini CHP merkezli bir başka kavganın içinde buldu diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘’ Güya bir CHP’li, casus filmlerine taş çıkartacak bir senaryoyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelip gizlice bizimle görüşmüş.Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, milletin evidir. Herkes gibi CHP’lilerin de buraya gelme hakkı vardır. Nitekim, çeşitli vesilelerle CHP’lilerden de Külliye’ye gelenler olmuştur. Mesela, 15 Temmuz’un ardından Kılıçdaroğlu da gelmiştir. Cumhurbaşkanlığı adaylığı döneminde Muharrem İnce bizimle görüşmek için partimize gelmiş ve genel merkezimizde İnce ile görüşme yaptık. İİBB Başkanı İmamoğlu da geldi, onu da kabul ettik. Seçim sonrası tüm başkanları yine Külliye’de kabul ettik. Külliye benim şahsi malım değildir. Külliye bu milletin varlığıdır. Yine iddiaya göre bu görüşmede biz, gelen kişiye "Senin CHP Genel Başkanı olman gerekir" demişiz. Şimdi biz de bu iddianın neresini düzeltelim bilemiyoruz. Her şeyden önce böyle bir görüşmemiz olmadı. İddia edildiği gibi gizli-saklı hiçbir CHP’li yanımıza gelmedi. Bu Külliye'ye giren araç da bellidir, çıkan araç da bellidir. Hepsinin künyesi giriş-çıkışlarda bellidir. Ama bunlar nasıl bir Külliye'de yaşadıklarını bilmiyorlar. Kendi genel merkezleri gibi sanıyorlar. Hiçbir CHP’liye Genel Başkan olması gerektiği yönünde telkinde bulunmadık. Çünkü Sayın Kılıçdaroğlu'ndan daha ideal bir genel başkan olmaz. CHP’nin başında kimin olduğundan bize ne? Bu konu, CHP Genel Merkezini, CHP delegelerini, CHP’ye oy verenleri alakadar eder. Olmayan bir görüşmeyi ve olmayan bir konuşmayı ortaya atan gazeteciyi, siciline binaen bir parça mazur görmek mümkün. Nitekim bugünkü yazısında galiba özür diliyor. Bizden de dilemiş, teşekkür ederiz’’ şeklinde konuştu. "CHP KENDİ KENDİNE BİR ORTA OYUNU OYNADI VE ARTIK BİTTİ" Erdoğan: ‘’Maalesef, günlerdir televizyon film ve dizilerindeki taht oyunlarını, güç savaşlarını, iktidar kavgalarını, komplo teorilerini gölgede bırakan bir oyun seyrediyoruz. CHP’nin siyaset üretme gücünün, kendi iç kavgalarında sergiledikleri şenlikten ibaret olduğunu tüm Türkiye bir kez daha gördü. Onurlu bir siyasetçinin yapacağı iş, gelinen noktada önce bizden, sonra itham ettikleri kişilerden özür dilemek olmalıdır. En başta da, yalanla, iftirayla, karalamayla, altı boş iddialarla, içi boş ithamlarla, alavere-dalavere siyasetiyle ülkemizi meşgul ettikleri için milletimizden özür dilenmelidir. CHP kendi kendine bir orta oyunu oynadı ve artık bitti. Yeniden hep birlikte ülkemizin gerçek gündemine dönmenin zamanı geldi. CHP’liler kendi iç hesaplaşmalarını varsınlar, kapalı kapılar ardında gerçekleştirsinler’’ EKONOMİDE TOPARLANMA SÜRECİ ‘’Ekonomideki toparlanma süreci hızla sürüyor ama battık bittik gibi ifadeler kullanıyorlar. Borsa 106 bini geçti. OECD Türkiye'nin büyüme tahminini yukarı yönde revize etmiştir. Tüketici güven endeksi artıyor.’’ "5-6 YIL İÇİNDE KENDİ MİLLİ SAVAŞ UÇAĞIMIZI HAZIR HALE GETİRMEYİ PLANLIYORUZ"  Erdoğan: F-35 konusunda ülkemize yapılan haksızlığı sizler de yakından takip ediyorsunuz. Allah’ın izniyle, 5-6 yıl içinde kendi Milli Muharip Savaş Uçağımızı hazır hale getirmeyi planlıyoruz. (Oktay BİNGÖL)  

Editör: TE Bilisim