Cumhurbaşkanı ve AK Parti genel başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında konuştu. Seçim süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, Muharrem İnce'nin CHP'den Cumhurbaşkanı adayı olmasını değerlendirdi. Erdoğan, “Bizi çıldırtacaklarını söyleyerek yola çıkmışlardı. Haklarını vermek lazım. Çıldırtmasalar da şaşırtmayı başardılar” dedi. “GENEL BAŞKANLIĞA SEÇİLEMEYENİ ADAY GÖSTERDİLER” Cumhurbaşkanı Erdoğan TBMM’de partililerine seslendi. 24 Haziran seçimleri ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdoğan partilerin cumhurbaşkanı adayı belirleme süreçlerine değindi. Erdoğan konuşmasında şunlara yer verdi: “Kimi partiler grup kararıyla veya imza toplamak suretiyle genel başkanlarını cumhurbaşkanı adayı olarak ilan ettiler. Tek bir parti hariç ana muhalefet partisinin genel başkanı her nedense cumhurbaşkanı adayı olmak istemedi. Partisini yönetmek Türkiye’yi yönetmeye talip olmaktan daha cazip gelmiş olacak ki bir başka adayı öne sürdü. Uzun bir süre sözünü ettikleri çatı aday falan da değil. CHP kongrelerinde genel başkanlık için aday olan ama bir türlü seçilemeyen birini cumhurbaşkanlığı adaylığı için önerdiler. Demek ki ana muhalefet partisinin gözünde, CHP genel başkanlığı, cumhurbaşkanlığından daha önemli, kritik bir görev.” “15 MİLLETVEKİLİNİ AĞLATA AĞLATA BAŞKA BİR PARTİYE GÖNDERDİLER” Erdoğan, Muharrem İnce’nin aday gösterilmesi ile ilgili, “Zaten Kılıçdaroğlu’nun aday tanıtırken ki hali, tavrı ifadeleri, mimikleri takdim şekli bu konuya bakışını açık bir şekilde ortaya koyuyor. Dün 15 milletvekilini ağlata ağlata başka bir partiye nöbete göndermişler. Şimdi de seçmenlere başka partilerin cumhurbaşkanları adayları için seçim kurullarında görev çıkartmışlar. Bunu da demokrasi ile Açıklıyorlar. Milletvekili ve seçmen pazarlamak demokrasinin kuralları içerisinde yok. Korkarım bu işin sonu CHP’nin toptan satışına kadar gider” diye konuştu. “ÇILDIRTMASALAR DA ŞAŞIRTMAYI BAŞARDILAR” CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ile ilgili konuşan Erdoğan şunları söyledi: “Seçim kampanyasında CHP’nin başındaki zata mı yoksa öne sürdüğü garibana mı bakacağız? Onu bilemiyoruz. Ortada bir aslı bir de kuklası var. Hacivat Karagöz oyunlarındaki gibi. Şimdi biz sopanın ucundaki figürle mi uğraşacağız. Sopayı tutanla mı uğraşacağız? Şaşırdık. Bizi çıldırtacaklarını söyleyerek yola çıkmışlardı. Haklarını vermek lazım çıldırtmasalar da şaşırtmayı başardılar. Sürekli bize meydan okuyan, ‘hadi bakalım işte er meydanı’ dediğimizde köşe bucak kaçan bu yalancı pehlivan, hiçbir işe yaramasa da milletimizi eğlendiriyor. Bu karikatür tipin ve adayının maceralarını seçimlere kadar izlemeye devam edeceğiz. Geçtiğimiz 16 yıla ilişkin en büyük hayıflanmam şöyle sıkletimize uygun bir ana muhalefet bulamayışımızdır.” “BU NASIL CÜCE BİR POLİTİKADIR?” Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Muhalefetin vaatlerine baktığımızda şöyle bir manzara ortaya çıkıyor. Biri gözüne Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni, öteki devletin uçaklarını, beriki yeni yönetim sistemini kestirmiş illa biz bunları yıkacağız, yok edeceğiz diyorlar. Biri artık Çankaya’da yatacakmış, bir diğeri de Külliyeyi gençlere teslim edecekmiş. Böyle bir politika olur mu? Bu nasıl cüce bir politikadır? Çankaya’da yatmak ile konuk evi haline getirmek ile politika yapacaklarını zannedenler bu milleti ne yerine koyuyorlar? Bu millet 24 Haziran’da gereken cevabı, gerektiği şekilde verecektir. Bunlar çok basit, popülist politikalar. Bunlar artık mazide kaldı kimse bunları yutmuyor. Millet sizden neyi yıkacağınızı değil neyi inşa edeceğinizin projesini istiyor.”   “TEK DERTLERİ RECEP TAYYİP ERDOĞAN’I YIKMAK” Erdoğan, başarı çıtamızı iyice yukarıya çıkardık, kimse bizi kriterleri yükseltmeye zorlamadı, hepsini kendi irademizle hayata geçirdik ifadelerini kullanarak şunlara değindi: “Bugüne kadar değişimden, yenilikten yana olduk, icraatlarımızı de bu doğrultuda yaptık. Bunların tek bir dertleri var; Recep Tayyip Erdoğan’ı yıkma. İnşallah 24 Haziran’da da milletimiz ile birlikte yıkım ekibine hak ettiği bir dersi vereceğimize inanıyorum.” “MİLLETİMİZİN BUNLARIN KURU DİLİNE KARNI TOK” Erdoğan, seçim döneminde kendilerine partilerin çeşitli vaatlerle gelmesine ilişkin seçmenlere şöyle seslendi: “Size bu vaat ile gelenlere şunları sorun. AK Parti Türkiye'de 585 bin yeni öğretmen göreve başlattı siz onları da işten atacak mısınız? AK Parti Türkiye'ye 130 bin yeni hastane yatağı kazandırdı, siz onları da kaldırıp atacak mısınız? AK Parti Türkiye'de 817 bin yeni konut yaptı, siz onları da mı yıkacaksınız? AK Parti Türkiye'ye yüksek hızlı tren hatları yaptı, siz yeniden kara trene dönecek misiniz? AK Parti 5 milyon hektar alanı ağaçlandırdı, siz bunları kökünde sökecek misiniz? AK Parti Türkiye'yi 16 yılda 3,5 kat büyüttü, siz yeniden küçültecek misiniz? AK Parti Marmaray'ı, Avrasya Tüneli'ni, Yavuz Sultan Selim Köprüsünü, Ovit Tünelini ülkeye kazandırdı. Siz bunları dinamitleyip yerle bir mi edeceksiniz? Milletimden rica ediyorum yarın muhalefet oy istemek için karşınıza geldiğinde kendilerine lütfen bunları sorun. Milletimizin bunların kuru diline karnının tok olduğunu biliyoruz.” “DÜNYA DEĞİŞİRKEN AK PARTİ YERİNDE SAYAMAZ” Yönetim sisteminin değişecek olmasının bize sağlayacağı imkanları gayet iyi biliyoruz diye konuşan Erdoğan şunları söyledi: “Manifestomuzda Türkiye hayalimizi kısmen belirttik. Dünya değişirken AK Parti'nin ve Cumhurbaşkanı olarak bizim yerimizde saymamız kesinlikle düşünülemez. Sadece ulusal tecrübelerimiz yok, uluslararası tecrübemiz de var. Biz yeni yola çıkan olmayacağız, aldığımız mesafenin üzerine süratle yeni projeleri koyarak devam edeceğiz. Bu 16 yılın birikimi üzerine yepyeni bir Türkiye inşa etme sürecidir. Terör örgütlerinin sabotajlarına rağmen ileriye doğru atacağımız çok adım var. Güvenlik konusunda sınırlarımız içinde ve dışında operasyonlarımızı sürdürmeye, birliğimizi daha da güçlendirmeye ihtiyacımız var. Meclis'te çoğunluğu sağlamamız şarttır, sistem oturana kadar Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin yanında kanun hatta anayasa değişikliğine ihtiyaç duyulacaktır. Milletimden isteğim Cumhur ittifakına çok daha farklı bir güç katmak olacaktır. İstikrar ve güven için meclis çoğunluğu önemlidir. Ayrıca reformlar için gerekli anayasa değişikliği sayısına da ulaşmak gerekiyor, milletime güveniyorum.” “HESABIMIZ HALKADIR” Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Dün iyi bildiğiniz insanların veya kesimlerin yarın rotayı nereye çevireceklerini kestirmek mümkün değildir. Ne zamanki yollar çatallaştır o zaman hep milletimize baktık. Kendilerine farklı hedefler tayin edenlere güle güle demekten başka elimizden bir şey gelmez. Hesabımız halkadır, hakkadır, bu da böyle biline. Bizim tek derdimiz milletin geleceğine huzurla, umutla bakabilmesini sağlamaktı. Terör güdümündeki parti ve kuruluşlar gibi hiç bir zaman iki yüzlü ve iki dilli olmadık. Geçtiğimiz 7 yılda Suriye halkına verdiğimiz hizmetleri rejimin kendisi bile sağlayamamıştır.” FRANSA'DAKİ BİLDİRYE TEPKİ Fransa’da Kuran-ı Kerim’den çeşitli ayetlerin çıkarılması ile ilgili tepki gösteren Erdoğan, “Acaba İncil'i hiç okudular mı? Siz kimsiniz de bizim kutsalımıza saldırıyorsunuz. Biz sizin ne denli alçak olduğunuzu biliyoruz. Yeni tanımadık sizi. Ne kadar bunu yapsanız da sizin kutsallarınıza saldırmayacağız, biz sizler gibi aşağılık değiliz” dedi. (Serkan DEMİRTAŞ)

Editör: TE Bilisim