Özel Haber: Türkan ÇATAL YILDIZ
Temel tüketim ürünlerinin fiyatının artması ve faturalara gelen yüksek zamlardan sonra 13 milyon 400 bin emekli geçinmekte zorluk yaşıyor. 8 milyon emeklinin asgari ücretin altında emekli maaşı aldığını ifade eden Tüm Emekliler Eşgüdüm Kurulu Dönem Sözcüsü İsmail Tutoğlu ise emeklilerin geçinemediğini ifade etti. Emeklileirn yaşadığı sorunlara ilişkin açıklamalarda bulunan Tutoğlu, “Pandemiden önce emekliler torunlarına harçlık verirken pandemi ile emekliler maaşını işsiz kalan çocukları ile paylaşmaya başladı. Bundan dolayı emeklilerin durumu toplumun tüm kesimini ilgilendiriyor” dedi.
Emeklilerin aldıkları maaşlarla geçinemediklerini ve emekli olduktan sonra birçok emeklinin yeniden iş aradığını söyleyen Tüm Emekliler Eşgüdüm Kurulu Dönem Sözcüsü İsmail Tutoğlu, “Fakat emekliler ya iş bulmakta zorlanıyorlar ya da gençler açısından istihdamın düşmesine neden oluyorlar. Zaten 30 yıl emek verip çalışmış ve emekli olmuş kişinin yeniden iş aramaya başladığını düşünürsek sistemde nasıl bir sorun olduğunu da anlayabiliriz. Emekli olan kişinin artık rahat yaşaması ve ürettiklerini, öğrendiklerini birine aktarması gerekirken yeni bir iş arama telaşına giriyor. Çünkü geçinemiyor” dedi.
“EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI 2 BİN 500 LİRA”
Tüm Emekliler Eşgüdüm Kurulu Dönem Sözcüsü İsmail Tutoğlu ile emeklilerin yaşadığı sorunlara ilişkin konuştuk. Emeklilerin durumunun son süreçte ciddi şekilde sıkıntılı olduğuna dikkat çeken Tutoğlu, “Çünkü özellikle yapılan zamlar, hayat pahalılığı ve Türk lirasının alım gücünün düşmesi sabit geliri olan emeklileri yoksulluğa mahkûm etti. Daha önceki maaşlarla aldığımız ürünleri az miktarda da olsa artış gösteren maaşlarımızla alamaz hale geldik” dedi.
Özellikle elektrik, doğalgaz gibi temel tüketim maddelerine yapılan zamların doğrudan emeklileri ilgilendirdiğine değinen Tutoğlu, “Bizler bu zamların geri alınmasını talep ediyoruz. Taleplerimizden birisi de elektrik dağıtımının devlet eli ile yapılması ve planlı ekonomiye geçilmesi” ifadelerini kullandı.
Elektrik zamlarını protesto edeceklerini söyleyen Tutoğlu şunları söyledi: “21 Şubat’ta başlamak üzere Türkiye genelinde her gün saat 21.00’de 9 dakika ışıklarımızı kapatarak elektrik zamlarını protesto edeceğiz. Yaşadığımız karanlığı bu şekilde görünür hale getireceğiz.”
“Ülkemiz şu an ciddi sorunlar yaşıyor ve yaşadığı en büyük sorunlardan birisi de sıcak para bulmakta zorluk çekiyor olması” diyen Tutoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sıcak para ihtiyacının karşılanması için de emekliye zam yapılması gerekiyor. En az emekli maaşının asgari ücretle eşitlenmesini talep ediyoruz. En düşük emekli maaşı 2 bin 500 lira ve bu para ile geçinmek mümkün değil. Devlet asgari ücreti belirlerken bir kişinin geçinme ücreti olarak belirliyorsa emekliler neden asgari ücretin altında maaş alıyorlar? Bu büyük bir çelişki. Emekliler arasında ayrım yapılmasını da kabul etmiyoruz. İşçi emeklileri ile SGK emeklilerine farklı düzeyde zam yapıldı. Tüm emeklilere öncelikle insanca yaşayacakları bir ücret verilmeli ve sonrasında çalıştığı yıl, prim ya da eğitim düzeyine göre bir artış belirlenmelidir.”
“HİÇ KİMSEDEN SADAKA YA DA BAĞIŞ TALEP ETMİYORUZ”
Emeklilere bakış açısının değiştirilmesi gerektiğine vurgu yapan Tutoğlu, “Emekliler birçok kişi için tüm gün boş boş oturan, aybaşı geldiğinde maaşını çekmeye giden kişiler olarak algılanıyor. Fakat biz emekliler zamanında alın terimizle çalışarak primlerimizi ödeyen insanlarız. Bizler gençlik yıllarımızda çalışırken devlete emanet ettiğimiz primlerimizi insana yaşamak için istiyoruz. Hiç kimseden sadaka ya da bağış talep etmiyoruz. Emekliler Türkiye’de var olan her şeye emek vermiş insanlardır ve akıl sağlığı yerinde olan her bir emekli kendi alanlarının uzmanıdır. Fakat emekliler şuan torun bakacak insanlar olarak değerlendiriliyor” diye konuştu.
“EMEKLİLER SAĞLIK ALANINDA DA SORUNLAR YAŞIYOR”
Sadece emeklilerin maaşlarının artmasının sorunu çözemeyeceğine değinen Tutoğlu şunlardan bahsetti: “Emekliler sağlık alanında da büyük sıkıntılar yaşıyor. Yakın zamanda 37 kalem ilaç SGK kapsamından çıkarıldı ve bu ilaçların parasını emekliler ödemek zorunda. Türkiye’deki sağlık sistemi tedavi edici sağlık sistemi şeklinde olduğundan çok fazla gider payı oluşuyor. Emeklilerin yaşları ilerledikçe artan sağlık sorunlarından dolayı sağlık hizmetlerinden daha fazla yararlanmak zorunda kalıyor. Devletin katkısı özellikle tedavi edici ilaç şirketlerine, hastanelere, doktorlara gitmekte. Devlet vatandaşının hasta olmasını engellemek zorunda. Tüm bunlara bakarsanız aslında emeklilerin sorunları ülkemizin sorunlarından ayrı değil.”
“BİRÇOK EMEKLİ İŞ ARIYOR”
Emeklilerin aldıkları maaşlarla geçinemediklerini ve emekli olduktan sonra birçok emeklinin yeniden iş aradığını belirten Tutoğlu şunları söyledi: “Fakat emekliler ya iş bulmakta zorlanıyorlar ya da gençler açısından istihdamın düşmesine neden oluyorlar. Zaten 30 yıl emek verip çalışmış ve emekli olmuş kişinin yeniden iş aramaya başladığını düşünürsek sistemde nasıl bir sorun olduğunu da anlayabiliriz. Emekli olan kişinin artık rahat yaşaması ve ürettiklerini, öğrendiklerini birine aktarması gerekirken yeni bir iş arama telaşına giriyor. Çünkü geçinemiyor. Emeklilerin çalışması ile genç beyinlerimiz de iş bulamıyor, iş bulamayan gençler ise yurtdışına gitmeye başlıyor. Her halükârda bundan devletimiz zarar görüyor. Oysa bu sistemin değiştirilmesi gerekiyor.”
13 milyon 400 bin emekliden yaklaşık 8 milyon emeklinin asgari ücretin altında maaş aldığına dikkat çeken Tutoğlu, “Asgari ücretin altında alınan maaşla da geçinmenin imkanı yok ve emeklinin başka bir işte daha çalışması gerekiyor” dedi.
Pandeminin emekliyi de vurduğunu söyleyen Tutoğlu şunları diyerek sözlerini sonlandırdı: “Pandemiden önce emekliler torunlarına harçlık verirken pandemi ile emekliler maaşını işsiz kalan çocukları ile paylaşmaya başladı. Bundan dolayı emeklilerin durumu toplumunu tüm kesimini ilgilendiriyor. Bu sorunların ortak nedenini de plansız ekonomi ve özelleştirmeler oluşturuyor. Umuyoruz ki emeklilerin sorunları en kısa sürede çözülecek.”
