Gelmiş geçmiş en iyi tenisçilerden biri olarak kabul edilen Roger Federer geçtiğimiz günlerde emekliye ayrılacağını açıkladı. Emeklilik kararını sosyal medya hesabı üzerinden açıklayan Federer ‘’Son dönemde vücudumun bana mesajı netti. 24 yıl boyunca 1500’den fazla maç yaptım.
Artık rekabetçi kariyerimi sona erdirme zamanının geldiğini kabul etmeliyim.’’ ifadelerini kullandı. Yaptığı açıklamada gelecekte daha fazla tenis oynayacağını söyleyen Federer İngiltere’nin başkenti Londra’da 23-25 Eylül tarihlerinde yapılacak olan Laver Cup’ın katılacağı son turnuva olacağını söyledi.
Peki gelmiş geçmiş en iyi raketlerden biri olan Roger Federer kimdir, başarıları nelerdir gelin hep beraber biraz daha yakından tanıyalım. 8 Ağustos 1981 yılında İsviçre’nin Basel şehrinde dünyaya gelen ünlü raket tenise 6 yaşındayken başladı.
12 yaşına kadar tenis ve futbol oynamayı beraber sürdüren Federer daha sonra futbolu bırakarak tenise yoğunlaşmaya başladı. 1998’de Wimbledon Juniors ve Orange Bowl turnuvalarını şampiyon olarak tamamladıktan sonra profesyonel oldu.
İlk ATP turnuvasını 2001 yılında Milano’da kazanan Federer bu turnuvadan sonra dünya erkekler sıralamasında hızla yükselişe geçti. 2003 yılında ilk kez katıldığı Wimbledon Grand Slam turnuvasının da dahil olduğu altı turnuva kazandı ve yılı ikinci olarak tamamladı. 2004’te koçsuz oynayan Federer Avustralya Açık’ı kazanarak şampiyon oldu ve 237 hafta kesintisiz olarak sürecek olan 1 numaraya yükseldi.
Toplamda 310 hafta zirvede kalarak rekor kıran Federer’in bu rekoru geçtiğimiz yıl Novak Djokovic tarafından geçildi. Avustralya Açık’ı altı defa, Wimbledon’u sekiz defa, Amerika Açık’ı beş defa, Roland Garros’u bir defa olmak üzere toplam 20 Grand Slam kazanan Federer bu sayıya ulaşan ilk erkek tenisçidir.
Kendine has stili, mütevazı karakteri ve en büyük rakibiyle olan dostluğuyla tenis sporunu birçok kişiye sevdiren, adını spor tarihinin efsaneleri arasına yazdıran Roger Federer’in veda ederken ki sözleri şöyle ‘’Kariyerimde geçirdiğim 24 yıl gerçekten inanılmaz bir maceraydı. Bazen 24 saat içinde geçmiş gibi gelse de o kadar derin ve büyülü ki, sanki bir ömür yaşamışım gibi geliyor.
Asla unutamayacağım pek çok destansı maç oynayacak kadar şanslıydım. İsviçreli küçük bir çocuğun hayallerini gerçekleştirmesine yardım eden hepinize kalbimin en derinlerinden teşekkür ederim. Son olarak tenise mesajım şu ki, seni seviyorum ve senden asla ayrılmayacağım.’’
