O dünya güreş tarihine adını yazdırmayı başarmış, gücün tam anlamıyla vücut bulduğu efsane bir sporcu. Minderde olduğu dönemde rakiplerinin yüreğine korku salan, eşsiz gücüyle rakiplerini bir oyuncak gibi kaldırıp atan ve oyunun kurallarını yeniden yazan bir dev, Rus Ayısı Aleksandr Karelin.

Aleksandr Aleksandroviç Karelin 19 Eylül 1967’de o zaman ki Sovyetler Birliği’nin Novosibirsk şehrinde dünyaya geldi. Yaklaşık 7 kg olarak doğan Karelin’in ileride iri ve kuvvetli bir fiziğe sahip olacağı o zamandan belli olmuştu. Nitekim öyle de oldu daha 14 yaşındayken 1.74 boya ve 78 kg ağırlığına ulaşmıştı. Onun bu fiziksel özellikleri Sovyetler Birliği’nin o zamanki güreş antrenörü Viktor Kuznetsov’un dikkatini çekti ve onu alıp yetiştirmeye başladı. Kuznetsov, Karelin’in kariyeri boyunca ilk ve tek antrenörü olmuştur.                        

15 yaşına geldiğinde eğitimine meslek lisesinin güreş bölümünde devam etmeye karar verdi ve daha sonra spor bilimleri okudu. Güreşe başladığı ilk yıllar onun için zorlu geçti, bir çok sakatlık yaşadı, bacağını kırdı. Onun bu yaşadıkları yüzünden annesi güreş yapmasını yasakladı hatta güreşe devam etmemesi için onun formasını bile yaktı. Ancak Karelin bütün bu olumsuzluklara rağmen güreşe devam etti, 1985 yılında emeklerinin karşılığını alarak gençler dünya şampiyonu oldu. 1987’de Sovyetler Birliği ve Avrupa Şampiyonu olan Igor Rostorostki’ye puanla 1-0 yenildi ve ilk yenilgisini aldı. Bu tarihten sonra onun yenilmezlik yılları başladı, 1988 yılında büyüklerde Sovyetler Birliği şampiyonu oldu. Aynı yıl 1988 Seul Olimpiyatları’nda 130 kg’da mücadele ettiği rakibini finalde kaldırıp mindere vurarak ilk olimpiyat altın madalyasını kazandı. Kendine has bu kaldırış tekniği “Karelin lift” olarak kayıtlara geçmiştir.                       

Çıktığı bir çok müsabakayı sakatlıklarına rağmen kazanmayı başarması rakipleri üzerinde güçlü bir baskı oluşturuyordu. 1993’te Stockholm’de düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda  çıktığı ilk maçında kaburgaları kırıldı ama o buna rağmen finale kadar çıkıp altın madalyayı kazanmayı başardı. 1992 Barselona ve 1996 Atlanta Olimpiyatları’nda da altın madalya kazanan Karelin böylece üç olimpiyat altın madalyalı bir sporcu olmuştu. 1987 yılından 2000 Sidney Olimpiyatları’na kadar bütün güreş müsabakalarını domine eden, tüm Avrupa ve Dünya şampiyonalarında altın madalyaya ambargo koyan Karelin 2000 yılında Avustralya’da düzenlenen olimpiyatlarda dördüncü kez olimpiyat altın madalyası alabilmek için daha önce defalarca yendiği rakibi Amerikalı Rulon Gardner ile karşı karşıya geldi. Maçın normal süresi puansız olarak tamamlanınca karşılaşma uzatmaya gitti. Kurala göre birbirinin belinden çapraz şekilde tutan sporcudan elleri ilk olarak çözülen maçı kaybedecekti, elleri çözülen Karelin oldu. Bu kural nedeniyle maçı 1-0 kaybetti ve efsane sporcu bu karşılaşmanın ardından güreşi bıraktı.                           

Kariyeri boyunca çıktığı maçlardan 887’sini kazandı, sadece 2 kez yenildi. 1987-2000 yılları arasında 13 yıl boyunca çıktığı hiçbir mücadeleyi kaybetmedi hatta 1994-2000 arasında rakiplerine puan bile vermedi. 3 defa Olimpiyat Şampiyonu, 9 defa Dünya Şampiyonu ve 12 defa da Avrupa Şampiyonu oldu. Uluslararası Güreş Federasyonu tarafından asrın güreşçisi ilan edilen Karelin, adını dünya güreş ve spor tarihine altın harflerle yazdırmayı başarmış yaşayan bir efsanedir.

Editör: TE Bilisim