1 Temmuz, Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'ydı... Ne üzücüdür ki, Denizcilik ve Kabotaj Bayramı'mız eski güzelliğiyle kutlanmıyor artık. Tıpkı "Yerli Malı Haftası" gibi! Kabotaj, bir devletin kendi limanlarına deniz ticareti konusunda tanıdığı ayrıcalıktır. Biz bu ayrıcalığı, 1 Temmuz 1926’da yürürlüğe giren kanunla kendi ulusumuza tanıdık. Bu kanunla birlikte, Türkiye Limanları ve sahilleri arasında yük ve yolcu taşınması ile kılavuzluk ve römorkaj hizmetleri, Türk Vatandaşları ve Türk Bayrağı taşıyan gemilerce yapılır hale geldi. Peki öncesinde durum neydi? Osmanlı Devleti'nin kapitülasyonlar çerçevesinde yabancı ülke gemilerine tanıdığı kabotaj ayrıcalığı bulunuyordu. Bu ayrıcalık Lozan Barış Antlaşması'yla sona erdi. Kanun çıkınca da, akarsularda, göllerde, Marmara denizi ile boğazlarda, bütün kara sularında ve bunlar içinde kalan körfez, liman, koy ve benzeri yerlerde, makine, yelken ve kürekle hareket eden araçları bulundurma; bunlarla mal ve yolcu taşıma hakkı sadece Türk vatandaşlarına verildi. Öte yandan; dalgıçlık, kılavuzluk, kaptanlık, çarkçılık, tayfalık ve benzeri mesleklerin Türk yurttaşlarınca yerine getirilebileceği de kanun hükmü haline getirildi. Umarız, Denizlerimizin ve limanlarımızın 'milli' bayramı gelecek yıllardan itibaren eski coşkusuyla kutlanabilir. Bu sadece protokole değil bütün yurttaşlarımıza düşen bir vatandaşlık görevidir.  
Editör: TE Bilisim