Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti’nin TBMM’deki grup toplantısında partililerine seslendi. Bedelli askerlik konusunda konuşan Erdoğan, "Türkiye'de bir daha bedelli kanununa ihtiyaç olmayacak şekilde düzenleme yapacağız. Bu millet asker bir millettir. Onun ruhundaki o hassasiyeti ve inceliği de kaybetmek istemiyoruz" dedi. “NE ALDANAN OLACAĞIZ NE DE ALDATAN” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atina’da çıkan yangın hakkında konuşarak sözlerine başladı. Erdoğan, komşumuz Yunanistan'ın başkenti Atina'da çıkan yangını üzüntüyle öğrendiğimizi bildirmek istiyorum ifadelerini kullanarak,“İhtiyaç duyulduğunda her türlü yardımı göndereceğimizi Yunan makamlarına ilettik. Tüm Yunan halkına şahsım ve milletim adına başsağlığı diliyorum” dedi. Başkan Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Yemin törenimizin ardından bakanlarımızı kamuoyuna açıkladık, bakan yardımcılarımızın bir kısmını belirledik. Bakanlarımız kendi sorumluluk alanları ile ilgili kısa, orta ve uzun vadeli eylem planları hazırlıyor. Seçim sürecindeki taahhütlerimizi de hemen uygulamaya geçireceğiz. 100 günlük program çalışmalarımız devam ediyor. OHAL konusunda söz verdik, sözümüzü yerine getirdik. Çünkü her zaman dediğimiz gibi, ne aldanan olacağız ne de aldatan dedik ve bu gerçeği bir kez daha uygulamaya geçirdik. Terörle ilgili tüm düzenlemeler ve bedelli askerlik kanunlarıyla ilgili Meclis'ten geçirerek sözümüzü tutmuş olacağız.” “BU MİLLET ASKER BİR MİLLETTİR” Bedelli askerlik hakkında açıklamalarda bulunan Erdoğan, askerlik meselesinin yeni ve köklü bir anlayışla ele alınması gerektiğine dikkat çekti. Gerekli düzenlemelerin ve çalışmaların yapılmasının ardından Türkiye'de bir daha bedelli kanununa ihtiyaç olmayacak şekilde düzenleme yapılacağını belirten Erdoğan,“Bu millet asker bir millettir. Onun ruhundaki o hassasiyeti ve inceliği de kaybetmek istemiyoruz. Hem tüm vatandaşlarımıza temel askerlik eğitimini vereceğimiz, hem de TSK'nın gücünü uzman hale getireceğimiz bir sistem üzerinde çalışacağız” dedi. “İHTİYAÇ DUYULDUĞUNDA OHAL İLAN ETME YENTKİMİZ VAR” İhtiyaç duyulan her zaman ülke genelinde veya belli yerlerde OHAL ilan etme yetkisinin buludnuğunu ifade eden Başkan Erdoğan, “Böyle bir ortamda hiç kimsenin ülkemizi terörle mücadele konusunda çıkardığı kanunlar konusunda eleştirmeye hakkı olamaz. Bizim için önemli olan kimin ne dediği değil, ülkemizin neye ihtiyacı olduğudur. Güvenlik güçlerimizin bir süredir, sınırlarımızın içinde veya dışında yürüttüğü operasyonlar bunun göstergesidir. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı ile yaklaşık 4 bin kilometrekare alanı Suriyeli kardeşlerimiz için güvenli hale getirdik. Şimdi Münbiç'te yeni bir dönem açıyoruz. Hudutlarımızda tek bir terörist kalmayana kadar, Suriyeli kardeşlerimiz evlerine geri dönene kadar operasyonlarımız sürecektir. Gerçek dostlarımız bu mücadelede yanımızda olanlardır. Türkiye'ye yönelik böyle tehditlere rağmen, teröristlerin yanında yer alanları da asla unutmayacağımızı belirtmek isterim” diye konuştu. “BU DÜZENLEME İSRAİL’İN FAŞİST OLDUĞUNUN KANITI” İsrail Meclisi tarafından tartışmalara neden olan "Yahudi ulus devlet" yasasının kabul edilmesi hakkında değerlendirmelerde bulunan Erdoğan,bu coğrafyada çekilen her acının sızısını yüreğimizde hissediyoruz ifadelerini kullandı. Hiç şüphesiz bölgedeki en mazlum coğrafyanın Filistin olduğunu söyleyen Erdoğan,“Karşımızda kendisi dışında hiç kimsenin hukukunu tanımayan bir devlet vardır. Bu düzenleme İsrail'in dünyadaki en siyonist, en faşist, en ırkçı devlet olduğunun kanıtıdır. İsrail'in bu düzenlemeden sonra siyonizm, faşizm ve ırkçılık ile söyleyecek hiçbir sözü kalmamıştır. Hitler'in ari ırk anlayışı işe bunlar arasında hiçbir fark yoktur. Türkiye olarak, İsrail yönetiminin haksızlıklarına karşı çıkmayı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı. “HEM MİLLETİMİZE HEM KENDİMİZE İNANDIK” Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Günümüz dünyasında bağımsızlığa, hedeflere ulaşmanın yolu imandan, inançtan, çalışmaktan geçiyor. Bir de siyaseti, diplomasiyi, ekonomiyi eklemek gerekiyor. Bugün Türkiye her alanda itibarlı bir ülke haline gelmişse bunda en büyük pay milletimize olan inancımızdır. Hem milletimize hem kendimize inandık, güvendik hem de ülkemizi büyüttük. Son 5 yılda maruz kaldığımız her saldırıyla birlikte ekonomik hançerin sırtımıza saplanma nedeni budur. Tüm milletimiz emin olsun ki kazandıklarımız karşısında bu faturanın hiçbir kıymeti yoktur.” “TÜRKİYE’NİN BÜYÜMESİ ENGELLENEMEYECEK” Türkiye ekonomisi hakkında konuşan Erdoğan, çok yakında, ekonomik olarak da çok büyük kazanımlar elde edileceğine değinerek şunları söyledi:“Ne yaparlarsa yapsınlar Türkiye'nin büyümesini, kalkınmasını engelleyemiyorlar. Şöyle sağlam bir hamleyle bu sıraları öne taşımanın önünde hiçbir mani yoktur. Çalışanlarımızdan yıllarca kesilen konut edindirme yardımını kim gerçekleştirdi, biz gerçekleştirdik. Bunlar öyle ufak, basit rakamlar değil. Doların çok düşük seviyede olduğu dönemde, bu kesintiler için 4,5 milyon kişiye 15 milyar lira konut edindirme yardımı için de 8,5 milyon kişiye 3,5 milyar lira ödeme yaptık. Bunu biz yaptık; neredeydi CHP, neredeydi diğerleri? Onlar memuru, işçiyi sömürdüler. Biz geldik, bu devletin memuruna, işçisine borcu biz ödedik. 15 yıl geçti bunlar unutuldu. Turizmde çok hareketli ve bereketli bir sezon yaşıyoruz. Turizm gelirlerinde rekor kıracağız. Merkez Bankası rezervlerimiz şu an itibariyle 102 milyar dolara çıkarak yeniden toparlanma başlamış vaziyette. Bizden önceki iktidarların hepsi IMF'e borçlandı, biz bunları sildik süpürdük.” “2019 MART'I İÇİN KİMLERLE DEVAM EDECEĞİMİZE KARAR VERECEĞİZ” 2019 yılı Mart ayında yapılması planlanan Yerel Seçimler hakkında değerlendirmelerde bulunan Erdoğan şunlara değindi: “Türkiye yönetim sistemi değişikliğini 16 Nisan 2017 halkoylaması ve 24 Haziran seçimleriyle tamamlamıştır. Önümüzde kısa vadeli tek bir seçim vardır, 2019 Mart'ındaki mahalli idareler seçimidir. 16 Ağustos'ta olağan kongremizi yapıyoruz, ardından mahalli idareler seçimine ilişkin çalışmalarımızı başlatacağız. Siyasette de erken kalkan yol alır. Biz partimizi kurduğumuzdan beri her seçime ilk günkü heyecanla hazırlandığımız için bu başarıları elde ettik. Milletimize sesleniyorum, partimize sesleniyorum; milletimizin verdiği mesajları doğru şekilde almaz, eksiklerimizi düzeltmeden sandığa gidersek bu bize yakışmaz. Hesaba çekilmeden, kendimizi hesaba çekmeyi bilmeliyiz. Diğer partilerin halini görüyorsunuz değil mi, biz o hale düşemeyiz, bu bize yakışmaz. Bize kibir, gurur asla yakışmaz. 2019 Mart'ı için de milletimizin sesine kulak vereceğiz, kimlerle devam edeceğimize karar vereceğiz. Önümüzde 7 aylık bir süreç var. Büyük ihtimal pazar günü Meclisimiz kapanıyor. Seçim bölgelerinde o andan itibaren Mart'ın hazırlıklarına başlamış olacağız." (Serkan DEMİRTAŞ)

Editör: TE Bilisim