Suriye’de süren iç savaş nedeniyle evlerini terk eden aileler için yapımına başlanılan briket ev projesi her geçen gün büyümeye devam ediyor. Yapılan çağrı ile projeye dahil olduklarını belirten Ankara Çankaya İlçe Müftülüğü, kısa zamanda 57 briket ev parasının toplandığını, bu sayının kampanya bitiminin son gününe kadar 60’a ulaşabileceğini söyledi.  

Projenin ilk 15 gününde kendi personellerinin verdikleri destek ile taahhüt ettikleri 25 sayısına ulaştıklarını kaydeden Çankaya İlçe Müftüsü Ali Gülden, daha sonra projeye dahil ettikleri yardımseverler aracılığıyla bu sayının arttığını belirtti. Temel amaçlarının oradaki çadırlarda kalan 1,5 milyon insana kalıcı bir yurt sağlamak olduğunu dile getiren Gülden, “Biz burada yaşayan insanların çadırda sular ve çamurlar içinde kalan görüntülerini görüyoruz. Dolayısıyla bu ortamlar zor ortamlardır. Elimizden geldiği kadar din kardeşlerimizi bu ortamdan daha çabuk çıkarmak istiyoruz. Oradaki yaraya en kısa zamanda merhem olmaya çalışacağız” dedi. 

Her bir briket evin bedelinin 6 bin lira olduğuna vurgu yapan Gülden, “Bu briket evlerin yapımı için öncelikle o ilgili ülkenin devlete ait olan arazileri tespit edilerek 3+1 dediğimiz ve normal bir ailenin asgari şartlarda ihtiyacını giderebileceği içinde tuvaleti, banyosu, yatak odası, mutfağı ve oturma odası olan bir ev inşa edilecek. Ben ve personellerimiz bu sürece destek olduk” diye konuştu. 

“KİMİ İLLERİMİZ PLAKA NUMARASI İLE PROJEYE DAHİL OLDU”

‘İdlib’de kümelenmiş ve çadır ortamında hayatını sürdüren insanlara devletimiz, sıkıntılarına çözüm olmak adına bir briket ev yapma faaliyeti başlattı’ diyen Güden, “Bu faaliyette devletimizin farklı kurumları destek verdi. Diyanet İşleri Başkanlığımız da vakfımızı bu sürece dahil etti. Vakfımızın sürece dahil olmasıyla birlikte illerimizde müftülüklerimiz farklı kampanyalar başlattılar. Bu kampanyaya kimi illerimiz plaka numarası ile briket ev yapma taahhüdüyle duyuru yaptılar. Yakın zamanda Ankara müftülüğümüzde de kampanya çağrısı yapıldı. Bu çağrıya biz de Çankaya Müftülüğü olarak kampanyaya dahil olduk ve kampanyaya 25 briket ev ile süreci başlattık, afişler dağıttık. Personelimiz ile bu taahhüdü sosyal medya üzerinden paylaştık. Öncelikle bu sürece desteği bir personelimizden istedik. Kendi maaşlarımızdan nasıl katkıda bulunuruz bunu düşündük. Ben kendim de aile olarak da bir briket ev taahhüdünü personelimizle paylaştım. Personelimiz ilanlarımızdaki çağrıyı da görünce bu işe rağbet ettiler. İlk 15 gün ağırlıklı olarak personelimizin katkıları ile taahhüt ettiğimiz rakama ulaştık. Daha sonra bu sürece ulaşabildiğimiz diğer hayırseverleri de dahil edelim şeklinde görevlilerimizle bilgiyi genişlettik. 1 Marta kadar tarih vermiştik. Bu işi takip eden çalışanlarımızdan aldığımız bilgiye göre şu an 57 sayısını yakalamış durumdayız. Mesai bitimine kadar bu sayı 60’ı da bulabilir. Yani yaklaşık 60 briket ev demek” şeklinde konuştu.

“ÇOCUKLARIN SIRTINA DAYAYABİLECEĞİ BİR DUVARLARI OLACAK”

Sürecin önce kendi katkılarımızdan, cebinizden ve canımızdan başlamasını bir bereketi olarak gördüğünü belirten, “Çünkü belirlediğimiz hedefin iki katına çıktık. Bu coğrafyada yaşayan din kardeşlerimiz ile yüz yıl önce aynı toprağın aynı ülkenin parçaladıydık. Bunların ciddi sorunlar yaşadığını görüyoruz. Hepsi çadırda yaşıyor. On yıl önce çadırda dünyaya gelen bir çocuğu düşünün hayatın ya da evin çadırdan ibaret olduğunu düşünür. Yani evin duvarları olduğunu buradaki çocuklara anlatsan inanamayabilirler. Çünkü sırtlarını dayayacak bir duvarları olmadan hayata katıldılar” dedi. 

“EVİ YAPAN VE EVDE KALANLAR BULUŞTURULARAK KARDEŞLİĞE VESİLE OLUNACAK”

Görevli olan personellerinin büyük bir özveri ve gayret ortaya koyduğuna dikkat çeken Güden konuşmasına şöyle devam etti: “Çankayalı vatandaşlarımızda bu sürece teveccüh ettiler ve şuan ki geldiğimiz rakama ulaştık. Öncelikle o ilgili ülkenin devlete ait olan arazileri tespit edilerek 3+1 dediğimiz ve normal bir ailenin asgari şartlarda ihtiyacını giderebileceği, içinde tuvaleti, banyosu, yatak odası, mutfağı ve oturma odasından oluşan bir briket evden bahsediyoruz. Böyle bir evin maliyetinin de 6 bin lira olduğu ilan edilmişti. Biz vatandaşımıza öncelikle olarak müstakilden katılmasını tavsiye ettik. İmkanı olmayanlarında parça parça sürece katılmasını istedik. Vakfımız kaynaştırma adına şöyle bir taahhütte de bulundu; müstakilden bir briket ya da birden fazla bir ev katkısı sunan kardeşlerimizin parayı hesaba yatırırken isimlerini ve adres bilgilerinin de yazılmasını talep ettiler. Oradaki briket evlerin isimlerini bu müstakilden ev yaptırmak isteyenlerin isimlerini vermek istediler. Çünkü önümüzdeki süreçte evi yapan ve evde kalanları bir araya getirerek birbirleri ile tanıştırıp kaynaştırma sağlayacak ve bir nevi güzel bir kardeşliğe adım atılması planlanıyor. Bu bilgili müstakil ev yapmak isteyen kardeşlerimizle de paylaştık. Bu ortaya çıktığında bazı kuran kursu öğreticilerimiz ve din görevlilerimiz de yardıma dahil oldular. Örneğin bir camimiz 6 bin lira yatırdı ve yapılacak briket eve bu caminin ismi verilecek. Dolayısıyla bir insani kaynaşmaya da neden oldu.”

“BİR YIL İÇERİSİNDE TAKRİBİ OLARAK TAAHHÜT EDİLEN EVLERİN BİTİRİLMESİ PLANLANIYOR”

Güden: “Türkiye diyanet vakfımızın 81 ilde başlattığı bir kampanyadır. Bunun içinde Kızılay, İHHA, hayır birimlerinin yaptığı briket evlerde var. Ama bizim bahsettiğimiz Türkiye Diyanet Vakfı bünyesinde yürüyen bir süreç. Bu paralar hesaplara girdikçe oradaki şartlarda göz önünde bulundurularak peyderpey bu süreç tamamlanacak. Ama bir yıl içerisinde takribi olarak bu taahhüt edilen evlerin bitirilmesi planlanıyor. Tabi bunun içerisine insan, mekansal ve malzeme unsurunu da göz önünde bulundurmak gerekir. Biz burada yaşayan insanların çadırda sular ve çamurlar içinde kalan görüntülerini görüyoruz. Dolayısıyla bu ortamlar zor ortamlardır. Elimizden geldiği kadar din kardeşlerimizi bu ortamdan daha çabuk çıkarmaya çalışacağız. Oradaki yaraya en kısa zamanda merhem olmaya çalışacağız. Şu an orada yaklaşık 1,5 milyon kişinin çadırda kaldığını biliyoruz. Buradaki amacımız bu insanların tamamını briket evlere taşıyıp orada kalıcı hale getirmektir. Bu insanların orada kalıcı hale getirilmesi gerekir. Çünkü oradan gelebilecek olası bir göçü daha kaldıracak bir durumda değiliz. Bu şekilde bunun da önlemini almış bulunuyoruz. Hem bizim için hem onlar için hem de insani değerler için bir ortam oluşturulmuş olur. İnsani değerlerin bulunduğu bir ortam. Ülkemiz bu anlamda büyük bir adım atmış durumda. Zaten ülkemizde bulunan Suriyeli kardeşlerimize yıllardır destek olundu bakıldı ve devam ediliyor. Bu adımın hayırlı bir faaliyet olacağı ve önünüzdeki süreçte de devam edeceğini düşünüyoruz. Bu katkıyı veren başta bütün personelimize ve Çankayalı kardeşlerimize teşekkür ediyorum” açıklamasında bulundu. 

Haber: Kadir GÜRHAN

Editör: TE Bilisim