Tarım ve Orman Bakanlığı’nın katkılarıyla hazırlanan ve 3 gün boyunca sürecek olan Uluslararası Tarım ve Orman Kongresi başladı. Bahçe bitkileri, bitki koruma, su ürünleri, tarla bitkileri, tarımsal biyoteknoloji, tarım ekonomisi, tarımsal ekoloji, tarımsal makine ve enerji sistemleri, tarımsal yapılar ve sulama, tarım tarihi, toprak bilimi ve bitki besleme, yaban hayatı ekolojisi ve yönetimi, zooteknik gibi tarım ve ormanla alakalı birçok konu 3 gün boyunca konuşulacak. Uluslararası Tarım ve Orman Kongresi’nin açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Eğitim Daire Başkanı İsa Sertkaya, tarım sürdürülebilir olduğu takdirde insanoğlunun hayatını devam ettirecek, olmadığı takdirde de gıdanın, suyun, ormanın yok olması insanların da yok olması anlamına gelecektir ifadelerini kullanarak, “Tarım sürdürülebilir olduğu için ülkemizin gelişmesinde de ekonominin can damarı olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü bugün tarım savunma sanayinden bile daha önemlidir” dedi. “TARIM VE ORMANCILIK DÜNYANIN EN STRATEJİK KONU BAŞLIKLARINDAN BİRİSİ” Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Selçuk Aldemir yaptığı konuşmada tarım ve ormancılığın dünyanın en stratejik konu başlıklarından birisi olduğunu ifade ederek, “İnsan haklarının temel maddelerinden biri olan yaşamak hakkının gerçekleşmesi ve sürdürülebilir olmasında en önemli bileşenlerden bir tanesidir. Dünya nüfusu hızla artarken, dengeler değişirken, tarım dünyası da çeşitlenmektedir” dedi. Rektör Aldemir konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bitkisel besin kaynaklarının geliştirilmesi, birim alandan alınan ürün miktarının artırılması, şüphesiz kaliteli bol ürün veren yöntemlerin geliştirilmesi amaçlanmıştır. Bu nedenlerle geleneksel tarım yerine mutlaka modern, sürülebilir, bilinçli tarım uygulamalarına ağırlık verilmelidir. Hiçbir kaynağın sonsuza dek var olmayacağını düşünerek, var olan kaynaklardan da en uygun şekilde yararlanmak bilim insanlarının asıl uğraşacakları konular arasında olmalıdır. Birlikte varız ya da yokuz ilkesi ile hedef olarak yaşadığımız dünyada öncelikle Türkiye tarımında yaşanan sorunlar için birlikte çözümler üretmeliyiz. Üniversite olarak bilgimizi, donamımızı, elde ettiğimiz sonuçları faydalanıcılarla paylaşmamız çok önem taşımaktadır. Bugün gelişmiş ülkelerin sosyal ve ekonomik refahın temelinde tarımdaki gelişmeler yatmaktadır. Bu nedenle söz konusu faaliyet alanlarının bilimsel tartışmaların yaşanması için tüm paydaşların bir araya gelmesi son derece kıymetlidir.”  “BUGÜN TARIM, SAVUNMA SANAYİNDEN BİLE DAHA ÖNEMLİDİR” Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Eğitim Daire Başkanı İsa Sertkaya, “İnsan tarihi var olduğu sürece tarım ve bilgi gündemde olmuş, önemini her zaman hissettirmiş ve zaman geçtikçe de önemi daha da artar vaziyette devam etmiştir” ifadelerini kullanarak kongrenin açılışında şunlara yer verdi: “Tarımın önemli olmasının sebebi insan gıdası ile bütün canlıların doğal sürecinin vazgeçilmez sürecin parçalarından olmasındandır. Sürdürülebilir olduğu takdirde insanoğlu hayatını devam ettirecek, olmadığı takdirde de gıdanın, suyun, ormanın yok olması insanların da yok olması anlamına gelecektir. Sürdürülebilir olduğu için de ülkemizin gelişmesinde ekonominin can damarı olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü bugün tarım savunma sanayinden bile daha önemlidir. Bunu ise bize gelecekte nüfus artışı ile birlikte ziraat ve tarım alanlarının azalması da ters orantılı olarak tarımın, gıdanın öneminin gittikçe arttığını bize gösterecektir. Dolayısıyla biz tarımın sürdürülebilirliğini sağlamak, akademisyenlerimizi, üniversitelerimizin ve Tarım Orman Bakanlığı olarak da bizlerin de çok büyük fonksiyonu ve sorumluluğu vardır.” Sertkaya konuşmasını şöyle sürdürdü: Üniversiteler tarımın geliştirilmesi için ARGE faaliyetlerini ve çalışmalarını mutlaka yapıyorlar. Buradan da üniversitelerimizin sorumluluklarının vazgeçilmez olduğunu biliyoruz. Tarım alanları dünyada gittikçe azalmakta, insan nüfusu artmakta, dolayısıyla tarımdan topraktan elde edilecek ürünlere ihtiyaç zamanla artmaktadır. Bu nedenle ARGE faaliyetleri önemlidir, ama ürün koşullarına göre bunun artırılması zorunludur. Bu anlamda Anadolu coğrafyamız sosyal ve kültürel olarak kıymetlidir. “BİRLİKTE İŞ BİRLİĞİ YAPILMASI GEREKTİĞİNE İNANIYORUM” Tarım Reformu Genel Müdürü Hasan Özlü ise, tarım çok önemli olduğunu, bunun nedeninin ise gıda üreten bir sektör olduğunu ifade ederek, “Dünyada 8 milyar insanın yaşadığını ve bunun büyük kısmının yoksulluk içerisinde yaşadığını, bir kısmının ise obezite ile mücadele ettiğini biliyoruz. Tarlada israf doğal sebeplerden dolayı yaşanabiliyor ama aynısı sofraya gelen yemekte yaptığımız israfa benzemiyor” dedi. Sürdürülebilir, güvenli bir gıda üretimine ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Özlü, “Açıkçası stratejik bir sektör. Bu anlamda da tarım devlet tarafından destekleniyor. Desteğin gayesi ise üretimi ve kalitenin artırılmasıdır. Bu kısmen sağlanıyor” diye konuştu. Özlü, hasat mevsiminin başında olduğumu hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yıl iklim açısından mevsim normallerini yaşadığımız bir dönemdeyiz. Hasat mevsimine geldiğimizde de Haziranda yer yer dolu yağışları ile devam edebiliyor. Bu ise geçmiş ürünün kalitesine ciddi anlamda hasar vermesine neden olabiliyor. Ülkemizde 24 milyon hektar tarım arazisi var. Bunun ötesinde ise ormanlarımız 23 hektar civarında. Türkiye topraklarının büyük kısmı ise Tarım ve Orman Bakanlığı’nın koruması altında. Tarım, orman ve mera alanlarımızın olmazsa olmazı ise sudur. Bütün bunlardan sadece Tarım ve Orman Bakanlığı değil hepimiz tarladan, sofraya gelecek ürüne karşı sorumluyuz. Bu bağlamda akademik camianın yaptığı çalışmaların çok önemli olduğuna inanıyoruz. Konuşulanların sadece raporda kalmamasını, sahaya yansımasını da temenni ediyoruz. Birlikte iş birliği yapılması gerektiğine de inanıyorum.”  “KONGRE VE SEMPOZYUMLAR DAHA FAZLA ÖĞRENMEYİ SAĞLIYOR” Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Nurhan Keskin ise konuşmasında şunlara yer verdi: “Bilindiği üzere kongre ve sempozyumlar daha fazla görme, daha fazla öğrenme ve daha fazla güncel bilgiler almanın yanı sıra üniversiteler ve diğer araştırma kuruluşlarında çalışan bilim inşalarını bir araya getirerek bilimsel çalışmalar, uygulama teknikleri, güncel bilgi izlemeye katkı sağlaması açısından büyük önem taşımaktadır. Ayrıca üniversiteler ve araştırma kuruluşları ile özel sektör arasında ilişki kurulmasına ve işbirliğinin geliştirilmesine vesile olmaktadır. Bu düşüncelerle HASAT Uluslararası Tarım ve Orman Kongresi’nde bir araya gelmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz.” (Türkan ÇATAL YILDIZ)

Editör: TE Bilisim