Değerli Okurlarım; Çin’de başlayıp hemen hemen tüm dünyada etkili olan COVID19 ya da Corona virüsün aslında bir biyolojik silah olduğu zaman zaman ileri sürülmektedir. Hatta Çinli, Rus ve İranlı en yetkili ağızlar bile bu mahiyette imalarda bulunmaktadırlar. Bu husustaki düşüncelerimi sizlerle paylaşmadan önce biyolojik silahın ne demek olduğuna kısaca bakalım: Biyolojik silahlar diğer canlılar üzerinde zararlı etkiler yaratmak amacıyla kullanılan bakteri, virüs vb. bulaşıcı ajanlardır. Bu tanım genellikle biyolojik olarak elde edilen toksinleri ve zehirleri de kapsayacak biçimde genişletilir. Biyolojik savaş araçları, bakteri, protozoa, riketsia, virüs ve mantar gibi yaşayan mikroorganizmaları içerdiği gibi bitkiler ve hayvanlar tarafından üretilen toksinleri de kapsar. 1972 Biyolojik Silahlar Konvansiyonu’nda da belirtildiği gibi biyolojik ajan olarak kabul etmektedir. Silah olarak kullanılan bakteriler küçük yaşayan organizmalardır ve oluşturdukları hastalıklar antibiyotik tedavilerine yanıt verirler. Virüsler ise içlerinde çoğalabilecekleri canlı organizmalara gereksinim duyan organizmalardır. Bundan dolayı da enfeksiyon etkileri hücrelere bağımlıdır. Virüsler genellikle antibiyotik tedavilere yanıt vermeyen fakat antiviral şalaçlara yanıt veren hastalıklara neden olurlar. Bu nedenle virüslerin yanısı ve tedavileri bakteriyel hastalıklara göre çok zordur. Değerli Okurlarım; Bir yanda dünyadaki güçler arasındaki çatışmalara diğer yanda da virüsün başladığı ve en etkin olduğu ülkelere bakıldığında herkesin aklına coronanın da bir biyolojik silah olduğu gelmektedir. Böyle düşünenler haksız da değiller, aslında. Şöyle ki; Emperyalist ABD’nin üretim ekonomisi açısından başa çıkamadığı ülke Çin’dir. ABD’nin askeri olarak “baş belaları” ise Rusya ve İran’dır. Corona virüsü nedeniyle Çin ekonomisi adeta çökme noktasına gelmiştir. Aynı eksende ABD corona ile birlikte Sudi Arabistan düğmesine basarak dünyanın en büyük petrol ihracatçısı olan Rusya ve İran’ın ekonomilerini de çökertmek üzeredir. Bunun yanında son zamanlarda ABD’den bağımsız politika izlemeye çalışan AB ülkeleri de hem sağlık hem de ekonomik alanda adeta can çekişmekteler. Diğer yandan280 milyonluk ABD’de corona dünyaya nispetle oldukça seyrek görülmekte ki O seyreklik içinde her nedense dünya çapında ünlü isimlerin coronoya yakalandıkları ABD bağımlısı medya tarafından dünyaya servis edilmekte. Bu durum 2001 yılında gerçekleşen ikiz kuleler saldırısını akla getirmektedir. Ayrıca coronanın etkin olmadığı birkaç ülkeden birinin de ABD’yi yöneten İsrail’in olması da çok ilginçtir. Değerli Okurlarım; İster kaynağı yarasa veya başka bir hayvan olsun isterse emperyalist dünyanın icadı olan bir biyolojik silah olsun geldiğimiz noktada Corona tüm dünyayı olduğu üzere bizi de etkilemektedir. Ben bu salgına tıp dünyasının bir çare bulacağına inanıyorum. Ya da eğer bu virüs bir biyolojik silahsa, emperyal güçler virüsü dünyaya yaymadan önce ilacını da yapmışlardır ve zamanı gelince Pfizer ya da Roche gibi bir ilaç sanayileri vasıtasıyla tüm dünyaya O ilaçlarını satarak mazlum halkları bir de O yolla sömüreceklerdir. Şimdi bizim yapmamız gereken tek şey uzman görüşleri doğrultusunda mümkün olduğunca kedi sağlığımızı ve toplum sağlığımızı düşünmek ve sosyal medya spekilasyonlarından uzak durarak gereğini yapmaktır. Sağlıklı günler dileğimle sevgiyle kalın…

Editör: TE Bilisim