Çocukken en çok istediğimiz hediye olan, en sevdiğimiz anılarımızda yaşayan, arkadaşlarımıza hava attığımız ve daima hayatımızda çok özel yere sahip olan bisikletlerin hayatımıza daha fazla girdiğini sokaklarda görüyoruz. İlk kez çift tekerlekli aracı 1817’de Alman Karl von Drais icat etti. İcat ettiği aracı daha hızlı hareket etmek için kullanacağını etrafına söylüyordu. O zamanlar pedal yoktu Çakmaktaşların Fred gibi ayaklarıyla itiyordu. ‘Bisiklet’ sözcüğü de 1860’larda Fransa’da kullanılmaya başladı. Yavaş yavaş hayatımıza girdikçe insanoğlunun işlerini kolaylaştırdığı herhangi bir yakıt kullanılmayan bu araç, artık bir yaşam biçimi olarak karşımıza çıkıyor. Çoğaldıkça kendine ait yollara ihtiyaç duyan insanlar keyif için mi yoksa akaryakıt kullanılan araç sürücülerden kaçmak için mi özel yol isteniyor uzun zamandır anlayamadığım şey bu. Hollanda örneğini vermeden geçmek olmaz. Hollanda’nın başkenti Amsterdam dünyada ‘bisiklet başkenti’ olarak biliniyor. Bu kentte 800 bin kişi, nüfusun yüzde 63’ü gündelik yaşamda bisiklet kullanıyor. Kadın erkek farketmeden kullandığımız araçla yapılan yarışmalarda ise çok farklı sonuçlar da alınıyor: Geçtiğimiz günlerde Omloop Het Nieuwsblad yarışlarında İsviçreli kadın bisikletçi Nicole Hanselmann, yarış başladıktan birkaç dakika içinde erkek rakiplerini geride bırakıp hızla ilerlemeye başladı. Üstelik erkekler yarışı kadınların yarışından on dakika önce başlamıştı. Kadın yarışmacılar erkek yarışmacıları yakaladı, emniyet araçları ve ambulanslarla çarpışma tehlikesi ortaya çıkınca idare heyeti  mola verilmesi kararını aldı! Neden şimdi bu örneği verdik: İster yakıt kullanan isterse insan gücüyle çalışan araç kullanılsın, cinsiyet ayrımı yapmamak gerekir. Bahsettiğimiz yarıştaki erkekler umarız utanmışlardır. Memleketimize Avrupalardan gelip gezen turistlere “deli” muamelesi yapanlara karşı şu bilgiyi verelim: 1912 ile 2012 yılları arasında yaşamış olan Amerikalı maceraperest Fred Birchmorte, 1935’te dünyayı bisikletiyle dolaşıyor. ABD, Avrupa ve Asya’yı gezen maceracı, yolculuğunda 65 bin kilometre kat ediyor. Mecliste güzel çalışmalar yapılıyor. Çevre kirliliğinin önlenmesi ve korunması için alınacak tedbir yasaları çıkardı. 1 Haziran 2019’dan itibaren imar uygulaması görmemiş alanlarda hazırlanıp onaylanacak imar planlarında, bisiklet yollarıyla, bisiklet parkları zorunlu hale geliyor. Arazilerin eğimi ve coğrafi koşullar nedeniyle bisikletler için yol yapılamayan yerlerdeyse yaya yolları düzenlenecek. Ankaralı bisiklet kullanıcıları Ankara Bisiklet Meclisi’ni kurarak başkentimizde çevreye duyarlı, sağlıklı ve daha az stresli bir trafikte yol almak için çalışmalar yapıyor. Büyükşehir belediyesine 6 maddelik bir öneriler sunumu yaptılar. Umarız güzel Ankaramızın sokaklarında korna sesleri değil bisiklet zilleri duyarız.

Editör: TE Bilisim