Yeşilçam; üzerine kitaplar yazılan, belgeseller çekilen, nice güzel ismi bizimle tanıştıran ve Türk sinemasının yapı taşlarını oluşturan bir yapı. Birçok isim çıktı oradan ve birçoğumuz o isimlerin filmleri ile büyüdük.
Ben de sık sık köşeme Yeşilçam’ın ustalarını taşıyorum. Birçok isme yer veriyorum. Bugün ise 10 Mayıs 1975’de hayatını kaybeden Yeşilçam ustası Necdet Tosun’dan bahsetmek istiyorum.
“Allı Gelin” filmiyle Yeşilçam’ın kapıları aralayan usta oyuncu ve rol aldığı 400’e yakın filmde güler yüzlü, sevecen tiplerle izleyicinin gönlünü kazanan Necdet Tosun…
“19 yıllık kariyerine 400 kadar film sığdıran sanatçı Necdet Tosun, Balıkesir Burhaniye’de 3 Ağustos 1926’da dünyaya geldi. Ortaokulu bitirmeden okuldan ayrılarak lokanta, leblebici ve terzi yanında çalıştı.
Çekim yapmak üzere Burhaniye’de bulunan bir film ekibinin İstanbul’a davet etmesiyle hayatında bir dönüm noktası yaşayan ve sinemaya adım atan usta oyuncu, ilk olarak 1957’de Muharrem Gürses’in yönettiği "Allı Gelin" filminde rol aldı.
Siyah beyaz filmlerle başladığı sinemada canlandırdığı güler yüzlü aşçı rolüyle izleyicinin sempatisini kazandı. Necdet Tosun, samimi ve sevecen tiplemesiyle izleyicinin gönlüne taht kurdu.
Usta oyuncu ile eşi Sevim Tosun’un oğlu Erdal 9 Nisan 1963’te, Gürdal ise 14 Mart 1967’de dünyaya geldi. Necdet Tosun, iş dolayısıyla gittiği Almanya’da trafik kazası geçirdi. İstanbul’a getirilen Tosun, kazadan 13 gün sonra 10 Mayıs 1975’te hayatını kaybetti.”
Vefatının ardından yasa boğulan Yeşilçam ailesinden usta oyuncu Sadri Alışık, Tosun ile tanışma hikayesini şu sözlerle aktarmış:
"Tanışmamız aşağı yukarı 1960 yılına rastlar. O gün film setine gelmiş soyunma odama doğru yürüyordum ki birden bir şarkı duydum. Ses ilerideki paravanın arkasından geliyordu. Türk müziğini çok sevdiğim için durdum ve dinledim. Şarkı bittikten sonra merak edip paravanın arkasına baktım ve Necdet Tosun ile göz göze geldim. İkimiz de birbirimizi gıyaben tanıdığımız için ’Merhaba’ dedik ve el sıkıştık. Aradan yıllar geçti ve biz bu şarkının tanışma şarkımız olduğunu hiç unutmadık. Geçen yıl Ankara’da çalışıyordum. Gazinoya bir gün Necdet Tosun geldi. Kendisini sahneye davet ettim. Bu anımı anlattım. ’Necdet o şarkıyı beraber söyleyeceğiz.’ dedim. Hemen hatırladı, birlikte söyledik. O gün, cenazesinin başında, aklıma birden bu şarkı geldi ve ben başladım mırıldanmaya. Gelecekmiş gibisin, sanki günün birinde…"
Necdet Tosun bu dünyadan erken göçtü ama dünyaya pırıl pırıl iki evlat bırakmıştı. Vefatından sonra babalarıyla aynı mesleği seçen Gürdal ve Erdal Tosun da çok sayıda tiyatro oyununda ve sinema filminde rol aldı. Fakat gelin görün ki ecel onları da aramızdan erken aldı. Gürdal Tosun böbrek yetmezliği nedeniyle 30 Ağustos 2000’de 33 yaşındayken, Erdal Tosun ise 30 Kasım 2016’da 53 yaşındayken İstanbul’da geçirdiği trafik kazasında öldü.
Necdet Tosun, 19 yıllık kariyer hayatına dünyayı sığdırdı. Bize kalansa filmleri ve çocukları oldu…

Editör: TE Bilisim