Çoğu zaman hayatımıza dair kararları kendimiz veremeyiz, bazen bizim yerimize başkaları düşünsün isteriz. En büyük yanılgılarımızdan biri de budur. Çoğu şey kendin deneyimleyince anlam kazanır. Gerçekten o zaman öğrenirsin, o zaman o olayı yaşamış olursun. Kısaca kendi ayaklarının üzerinde durmak gibi.. “Genç bir adam Sokrates’e gelerek; “Bilgi kazanmak ve bilge biri olmak için yüzlerce mil yol yürüyerek sana geldim, bana bilgi verir misin?” diye sorar. Sokrates; “Gel beni izle.” der. Sokrates ve genç takipçisi birlikte sahile doğru yürürler. Su bellerine gelinceye kadar suyun içinde yürümeye devam ederler. Sonra Sokrates genç adamı yakalar ve adamın başını suyun dibine batırır. Adamın bütün direnmelerine rağmen Sokrates onu suyun altında tutar. Nihayet, adamın direnme gücü tükenince Sokrates genç adamı sudan çıkarır, öğrenci adayını sahile yatırır ve pazar yerine döner. Genç adam gücünü toplar toplamaz Sokrates’i bulur. Ona kızgınlıkla, “Sen ki bilge bir kişisin, bana neden bu kadar kötü davrandın?” der. Sokrates sorar: “Suyun içindeyken her şeyden çok ne istedin?” Genç adam: “Hava istedim.” der. Bunun üzerine Sokrates şunu söyler: “Bilgi ve anlayışı hava kadar istediğin zaman, kimseden bunu sana vermesini beklemeyeceksin. Buna her yerde ve her zaman sen sahip olacaksın.”  

Editör: TE Bilisim