İçişleri Bakanlığı genelgesinde yer alan koşullar ve çalışma saatleri çerçevesinde kafe ve restoranlar geçtiğimiz günlerde hizmete açıldı. Ankara’da bulunan birçok işletmenin yaratıcısı olan Gürbüz Bekiş, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunarak “Son yıllarda medyadan da bilindiği gibi çok popüler olan sektörümüz pandemiyle beraber çok ciddi yaralar aldı. Bu dönemde işçi sorunları, kira sorunları, elektrik doğalgaz sorunları, açılma ve kapanma anındaki maddi ve manevi sorunlar ve daha birçok konu bizi perişan etti ve çok yordu, geçmiş tecrübelerimiz bizi bu dönemde ayakta tuttu ve şu an yola devam etmekteyiz’’ ifadesini kullandı.
Haziran ayında uygulanmaya konulan normalleşme süreci kapsamında birçok işletme yeniden belirlenen kurallar çerçevesinde faaliyete başladı. Ankara'da et ve balık restoranları ile isim yapmış olan Gürbüz Bekiş, gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Sektöre girmek isteyen yeni girişimcilere tavsiyede bulunan Bekiş, yeme- içme sektörü hafta tatili olmayan, bayram ve özel günlerde kapanmayan uzun bir yolculuktur. İşte bu sebeple alt yapıyı ve psikolojiyi bu yıllar ve zaman dilimi içinde olgunlaştırmak gerekiyor” dedi.
Merhabalar, öncelikle sizi daha yakından tanıyabilir miyiz? Kimdir Gürbüz Bekiş ?Sektöre nasıl başladı?
Gürbüz Bekiş 1969 doğumlu, Ankara’da doğmuş, büyümüş ve 1982 yılından beri yiyecek içecek sektörünün içersinde olan Ankara sevdalısı bir iş adamıdır. Sektöre başlamam okul yıllarında rahmetli babamın yanına giderek boş zamanlarımda yardım ederek olmuştur.Daha sonra da turizm ve gıda sektörünü çok sevdim hem okul yılları hem de çalışma yılları bir arada devam etti. Çalışma hayatım tam anlamıyla 1987 yılında Kent Otel'de başladı. Sektörde girişimciliğim 1998 yılında ilk işletmemi açmakla başladı, hem sektörün içinde olmam hem de aldığım eğitimlerle kısa zamanda bir iki derken yaklaşık 2020 yılına yani pandemi öncesi olan Mart 2020’ye kadar 7 işletme ve 230 çalışanla devam ediyordum, bu yıllar arasında Ankara’da ve yurt dışında birçok markaya danışmanlık ve işletmecilik yaptım.
"YEME İÇME SEKTÖRÜ BİRTAKIM FEDAKÂRLIKLAR İSTİYOR"
Gıdada girişimci olmak size ne ifade ediyor? Yeni girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Yeni girişimci arkadaşlara tavsiyem, sektöre girmeden önce sektörü sevmekle ilgili kişilik sorgulamalarını yapmaları gerek. Çalışma ve sosyal hayattan ödün vermeleriyle ilgili ve tabii ki tecrübeli işletmecilerden girişimcilik öncesi tecrübe deneyimlerini kazanıp işletme içi ve dışı kaynaklardan gelebilecek olan şeylerle ilgili olarak tavsiyeler alması gerekiyor.
Çünkü yeme içme sektörü bildiğimiz üzere, sabah 07- gece yaklaşık 01’e kadar devam eden hafta tatili olmayan, bayram ve özel günlerde kapanmayan uzun bir yolculuktur. İşte bu sebeple alt yapıyı ve psikolojiyi bu yıllar ve zaman dilimi içinde olgunlaştırmak gerekiyor.
‘’GEÇMİŞ TECRÜBELERİMİZ BİZİ BU DÖNEMDE AYAKTA TUTTU’’
Pandemi yiyecek içecek sektörünü doğrudan etkiledi.. Siz bu dönemi nasıl geçirdiniz? İzlenim ve deneyimleriniz nelerdir?
Son yıllarda medyadan da bilindiği gibi çok popüler olan sektörümüz pandemiyle beraber çok ciddi yaralar aldı. Ben aynı zamanda ATO 60. komite (cafe, lokanta, restoran ) başkanıyım, yaklaşık 16 aydır çok ciddi çalışmalar yaptık. İşletmelerin kapalı kalması çok uzun sürdü ve bu süre içinde bazı işletmeler bir daha açılmamak üzere kapandı akabinde de çalışanlar sektörü bıraktı.
Şahsen biz de bu dönemde sektörel bazlı hiçbir yardım alamadık ve çok ciddi oranlarda küçüldük. Şu an 3 işletme ile yola devam ediyoruz.
Bu dönemde işçi sorunları, kira sorunları, elektrik doğalgaz sorunları, açılma ve kapanma anındaki maddi ve manevi sorunlar ve daha birçok konu bizi perişan etti ve çok yordu, geçmiş tecrübelerimiz bizi bu dönemde ayakta tuttu ve şu an yola devam etmekteyiz.
“BU DÖNEMDE BİR TALEP PATLAMASINI ÖN GÖRMÜYORUM”
Son kabine toplantısında alınan kararları yiyecek-içecek sektörü açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? Hızlı aşılama sonrası veya pandemi sonrası sektörel bazda bir talep patlaması yaşanacağını düşünüyor musunuz?
Son Bakanlar Kurulu Kararıyla1 Haziran’da açılacak işletmelerin birçoğu çok zor durumda kaldı. Kapanma saatinin 21.00 da olması sektörün sıkıntısını iyice zorlaştırdığı kanaatindeyim. Bu dönemde bir talep patlamasını ön görmüyorum ama tabii ki insanlar dışarıya çıkmayı, sosyalleşmeyi özlediler. Gıdadaki ve içecekteki fiyat artışları da doğal olarak müşterilerimizi ve vatandaşlarımızı olumsuz etkiliyor.
İnşallah kısa zamanda bu pandemi dönemini atlatırız ve bu sürede daha başka işletme kayıplarına uğramadan yolumuza devam ederiz. Herkese sağlıklı günler dilerim..
(Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)
