LGS’de yerleştirme sonuçları açıklandı. Şimdi nakil süreci yaşanıyor.  Sınavda istediği başarıyı yakalayamayan ve yaşadığı hayal kırıklığı ile baş etmekte zorlanan çocuklara zamanında ve doğru müdahale edilmesi gerektiğini vurgulayan kaydeden Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “Zamanında müdahale edilmemesi, depresyon ve kaygı bozukluğu gibi sorunlara yol açabilecektir.” uyarısında bulundu. Ergür, bu dönemde ‘Ben başarısızım’, ‘Ben yapamam’ gibi olumsuz kendilik inançları ile kaçınma davranışı sergileyen çocukların öz güveninin olumsuz etkileneceğini belirterek bu durumun da hızlı fark edilip müdahale edilmesinin gerekliliğini vurguladı.

YEME VE UYKU DÜZENİNDE DEĞİŞİKLİK GÖZLEMLENİYORSA DİKKAT!

Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, şunları söyledi: “Öğrencinin mutsuzluk hali yoğun bir şekilde devam ediyorsa, işlevselliği olumsuz etkileniyor, günlük aktivitelerini yerine getiremiyor ise, isteksizlik içinde olduğu gözlemleniyor, yeme ve uyku düzeninde de fark edilir bir değişiklik görülüyorsa uzman desteği almak uygun olacaktır. Bu depresif belirtilerin yanı sıra ‘Ben başarısızım’, ‘Ben yapamam’ gibi olumsuz kendilik inançları ile kaçınma davranışı sergileyen çocukların da dikkatten kaçırılmaması önemlidir. Çocuğun öz güveninin bu denli olumsuz etkilenmiş olması ne denli hızlı fark edilirse o kadar çabuk düzenlenebilir.”

YA YİNE BAŞARISIZ OLURSAM…

Depresyon ve özgüven eksikliğinin yanı sıra kaygı bozukluğunun da çocukları oldukça etkilediğinin görüldüğünü kaydeden Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, “’Ya yine başarısız olursam’ düşüncesi çocukların gelecekte atacakları adımları da olumsuz etkiliyor olacağından kaygı seviyesinin arttığı ve yapabileceği işlerde gerçek performansını sergileyemiyor hale geldiği fark edildiğinde bir uzmana başvurmak uygun olacaktır.” dedi.

Ailelerin istediği başarıyı elde edememiş olan çocuklarına nasıl yaklaşacakları konusunda zorlandığını ifade eden Eda Ergür, “Olumlu yaklaşsak şımarır mı, olumsuz yaklaşsak daha kötü hisseder ve kendine zarar verebilir mi gibi sorular ailelerin zorlanmasına sebep oluyor. Ebeveynlerin öncelikle çocuklarının yaşadığı hayal kırklığı ve üzüntünün normal bir duygu olduğunu fark ederek çocukların bunu yaşamasına izin vermesi uygun olacaktır.” dedi.

ÖNEMLİ OLAN ÇOCUKLARIN YANINDA OLDUĞUNU HİSSETTİRMEK

Ebeveynlerin bu aşamada çocuklarına kendi duygularını paylaşarak örnek olabileceğini kaydeden Eda Ergür, “Çocukların üzülmesinden kaçınmamak gerekir, yeter ki bu üzüntüyü yaşarken yanlarında olalım ve bu duygunun üstesinden gelip sakinleşebilmeleri için onlara destek olabilelim. Bu sebeple ailelere tavsiyem çocuklarının duygularına eşlik ederek, sakinleşme yolculuğunda yanlarında olsunlar. Bunun yalnızca bir sınav sonucu olduğunu, hayatlarının tamamını olumsuz etkileyebilecek güçte bir olay olmadığını görmelerine yardımcı olmak önemlidir. Bu sayede çocuklar durumu kabullenip, şu anda yapabilecekleri seçimlere odaklanarak yeni hedefler ve planlamalar yapabilir böylece hayatlarının kontrolünü ele alabilirler.” tavsiyesinde bulundu.  

Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, sözlerini şöyle tamamladı: “Aileler her durumda olduğu gibi çocuklarına destek olarak yanlarında olduğunda, duygularını kabul ederek baş etme yöntemleri geliştirmelerine destek olduklarında çocuklar zorluklarla daha kolay baş edebileceklerdir. Çocuğun yaşadığı zorluk bu destek ile aşılamıyor, uzun süreli hale geliyor ve çocuğun işlevselliğini olumsuz etkiliyor ise de vakit kaybetmeden bir uzman desteği almak uygun olacaktır.” (Murat KARABULUT)

Editör: TE Bilisim