Korona virüs pandemisinden dolayı uzun süreden bu yana Ankara’da kurulmayan antika pazarı geçtiğimiz pazar günü Ümitköy Semt Pazarı’nda koleksiyoncular ile buluştu. Şehir dışından gelerek stant açan antikacı esnafı hijyen kurallarına dikkat ederken, ziyaretçilerin de sosyal mesafe kurallarına dikkat ettiği gözlemlendi. Gazetemize açıklamalarda bulunan Anadolu Antikacıları Kültür ve Yaşatma Derneği Başkan Şükrü Sarı, eğer tekrar bir kapanma yaşanmazsa 4 Nisan’da da Ayrancı Pazarı’nda antika pazarının kurulacağını ifade etti.

Bir yıldır tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs pandemisi bir çok sektörü derinden etkilemeye devam ediyor. Antika pazarları da pandemiden payına düşeni alarak uzun süredir Ankara’da kurulamıyor. En son Kasım ayında Ümitköy Semt Pazarı’nda açılan Antika Pazarı geçtiğimiz Pazar günü yeniden kuruldu. Anadolu Antikacıları Kültür ve Yaşatma Derneği Başkan Şükrü Sarı, hayatta kalabilmek için paraya ihtiyaç olduğunu fakat antika merakının paradan da daha öte bir şey olduğunu belirtti.

“PAZARDA BÜTÜN KURALLARA DİKKAT EDİLİYOR”

Anadolu Antikacıları Kültür ve Yaşatma Derneği Başkan Şükrü Sarı, korona virüs pandemisinin kendilerini de olumsuz etkilediğini ifade etti. Her ayın ilk pazar gününde Ayrancı Pazarı’nda, 3. pazar gününde ise Ümitköy Semt Pazarı’nda antika pazarının kurulduğunu ifade edilen Sarı, pandemiden dolayı uzun süredir Ankara’da pazar kuramadıklarını ifade etti. Ankara’nın az da olsa normale dönmesi ile Kasım ayından bu yana ilk kez Ümitköy Semt Pazarı’nda antika pazarının kurulduğunu ifade eden Sarı, “Bizim için pandeminin zor geçtiğini söylemek mümkün. Bu iş ile hayatını idame ettirmeye çalışan, çocuğunun okul masraflarını antikadan kazandığı para ile karşılayan ve sadece Ankara değil burada tezgah açmaya Ankara dışından gelen birçok kişi var. Bir şeyler bulup pazarda üç, beş kuruş ile satarak para kazanmaya çalışan insanlarla dolu şuan bu pazar. Bizim için bu dönemin zor geçtiğini söylemek mümkün.” dedi.

“Elimizden gelen tedbirleri alarak Ümitköy Semt Pazarı’nda vatandaşlar ile buluştuk” ifadelerini kullanan Sarı, “Kurallara uyarak pazarımızı açtık. Esnaf sayısını ise yüzde 30 azalttık, yine de ona rağmen 100’ün üzerinde satıcı var burada. Bugün açılan pazarda yoğunluğumuz da fena değil. Herkes maskesini takıyor, dezenfektanını eksik etmiyor. Sosyal mesafe kurallarına dikkat ediyor. Antika camiası elinden gelen bütün özveriyi gösteriyor. Ekmek kazandıkları yere ihanet etmiyorlar.” dedi.

“ANTİKA EŞYALAR TARİHİMİZİN, KÜLTÜRÜMÜZÜN PARÇASI”

Sarı, bizim pazar ortamlarımız bir aile ortamı gibidir ifadelerini kullanarak sözlerini öyle sürdürdü: “Bir panayır alanı gibi pazarlarımız. Pazarlarda bir şeyler kazanmanın ötesinde burası eş-dostla buluşma noktasıdır. Sırf burada bu havayı teneffüs etmek için gelen kişiler var. Fakat ilerleyen süreçte ne olur bilemiyoruz. Eğer kısıtlama olursa pazarlarımız yine açılmayacak maalesef. Şuan önümüzü göremiyoruz.”

Pazarda antika eşyaların alım satımının yapıldığını ifade eden Sarı, pazarda satılan ürünleri alarak evlerinde değerlendirdiklerini belirtti. Antika eşyaların yok olmaması için kendilerinin de çaba sarf ettiklerini ifade eden Sarı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çöpe gidecek, hurdaya çıkmış eşyalar burada değerlendiriliyor. Burada satılan eşyalar esasında bizim tarihimizin, kültürümüzün bir parçası. Biz de tarihimiz kaybolmasın istiyoruz ve burada bu eşyaların alımını satımını yapıyoruz. Amacımız ise geçmiş kültürü günümüzde de sürdürerek yeni nesil ile aralarında bir köprü vazifesi kurmasını sağlamak. Pazarda satılan ürünlerin arasında 400-500 yıllık ürünler var. Müzede sergilenmeleri gerekirken burada satışa çıkarılıyorlar. Manevi değeri yüksek olan ürünler burada alıcıları ile buluşuyor. Biz de böyle bir şeye vesile olduğumuz için çok mutluyuz.”

Anadolu Antikacıları Kültür ve Yaşatma Derneği Başkan Şükrü Sarı

Gürsel Yılmaz: Antika merakım evvelden beri var. Gelip pazarı gezmek bile keyfimi yerine getirebiliyor. Fakat pandemiden dolayı bu hobimizi de yaşayamaz olduk. Bugün burada pazarın açılması ile soluğu hemen burada aldık. Beğendiğim birkaç bir şey var, pazarı gezmeyi bitirdikten sonra almayı düşünüyorum. Gördüğünüz gibi burada herkes hijyen kurallarına da dikkat ediyor. Eğer vaka sayılarından dolayı bir kapanma yaşanmazsa umuyoruz ki bir sonraki ay yeniden pazar kurulur.

Abdullah Çiçek: Ben kendimi saat koleksiyoneri olarak tarif etsem yanlış olmaz. Koleksiyonum da yaklaşık 50 tane saat var, acaba bende olmayan bir model pazara gelmiş midir diye geldim ve geziyorum burada. Pandemi tabi sosyal hayatımızı da etkiledi. Benim belki de tek eğlencem buydu ama Pazar kurulamadığından dolayı bundan da mahrum kaldık. Şuan burada olduğum için çok mutluyum. Çünkü antika demek benim için mutluluk demek.

Şevket Sarı: Emekli olduktan sonra antika eşyalar satmaya başladım. 10 yıldan bu yana da bu işle ilgileniyorum. İş dediğime bakmayın. İş deyince insanların aklına para kazanmak geliyor. Ama benim için antika satmak bu anlamı taşımıyor. Benim için ayrı bir heyecan, ayrı bir hayata tutunmak için motivasyon kaynağı. Ben Konya’dan geldim ve burada tezgah kurdum. Fakat pandemiden dolayı çok sık gelip gidemiyorum. Korona virüs biran önce biter umarım ve bizde koleksiyonerlerle buluşma fırsatı yakalarız.

Veli Pınar: Antikapazarındagramofon ve plak satışı yapıyorum. Son zamanlarda gramofon ve eski plaklara olan ilginin arttığını söylemek mümkün. Bugün bu pazara sırf bunun için gelen meraklıları var örneğin. Eski olan her şeyin zamanla değerleneceğini düşnüyprum. Bunlardan birisi de gramofon ve eski plaklar. Vaktinde o kadar ilgi çekmezken neredeyse son 10-15 yıldır ilgi arttı. Biz de eski eşyalara ilginin artmasından memnun oluyoruz açıkçası. Çöpe gitmesindense meraklıları ile buluşması çok daha iyi.

(Türkan ÇATAL YILDIZ)

Editör: TE Bilisim