Yeni bir haftanın daha içine girdik, günlerden Salı. Özellikle Kızılay Güvenpark meydanı telaşla,işe yetişmek veya Ankara sokaklarını dolaşmak isteyenlerle dolu. Pandemiden dolayı özellikle hafta sonları çok dışarı çıkmıyorum daha doğrusu herhangi bir işim yoksa kalabalıklardan uzak duruyorum malum delta virüsü yayılıyor bu konuda hassasiyet ve özen göstermeliyiz.

Bu hafta sonu evde otururken gastronomiye merak saldım çeşitli ülkelerin, şehirlerin, illerin yemeklerine göz attım ama en çok kendi topraklarımızın yemeklerine göz gezdirdim. Yıllardır Ankara’da yaşıyorum fakat şehrimizin yemeklerine ne derece hakimim kendimi sorguladım. İnternette dolanırken Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Kente Bakış sayfasına denk geldim ve Ankara mutfağına yakından baktım. Neler mi var dersiniz? Düğün çorbası, Uruş kapama, pilavlar, köfteler say say bitmiyor. Ama en çok adını yeni duyduğum Uruş kapama, et yemekleri ilgimi çekti. Başkent’in et yemekleri Ankara tavası, alabörtme, calla, çoban kavurması, ilişkik, uruş kapama, homaça, orman kebabı, patlıcanlı et, sızgıç, siyel ve siyer çoğunun adını yeni duymuş ve daha önce hiç denememiş olmam son derece ilgimi çekti. Neden kendi kültürümü daha yakından tanımayım, neden yöresel lezzetlerimizi tatları sofralara taşımayalım. Haftaya kolları sıvayacağım.. Yöresel lezzetlerimizi sırayla deneyeceğim.

Editör: TE Bilisim