İhlas Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Tuncer Akalın: 'İştirakçilerin fıkıh kitaplarına uygun bir vekâlet vermelerini sağlıyoruz. Hayvan alımlarına da özen gösteriyoruz,Hayvanın kesim yerine getirilmesinden itibaren videosu çekiliyor ve kayıtlar bağışçılarımıza yollanıyor' dedi. Yaklaşan kurban bayramı nedeniyle Türkiye Gazetesine bir demeç veren İhlas Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Tuncer Akalın bu güzide müessesenin faaliyetleri hakkında bilgiler verdi: Efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem “İnsanların iyisi insanlara faydalı olandır” buyurmuşlar. İhlas Vakfı da bunu kendine şiar ve maksat edindi. Kurucumuz Enver Ören Bey bize şu iki ölçüyü verdi. Kanunlara uyun, suç işlemeyin; dinimizin emirlerine uyun, günah işlemeyin. Bizler de bu çizgide yürümeye gayret ediyoruz. İhlas Vakfımız tarihî misyonu icabı bilhassa Üniversite öğrencilerine hizmet etti ve bu konuda hayli mesafe aldı. Şu anda 30 vilayetimizin 33 öğrenci yurdunda 3 bin civarında talebe barınıyor. Devletimiz de bize sahip çıkıyor. Bakanlar Kurulu Kararı ve Sayın Cumhurbaşkanımızın onayı ile “kamu yararına çalışan vakıf” statüsüne kavuştuk. Bu bize bazı vergilerden muafiyet sağlıyor, önümüzü açıyor. Biz de bu teveccühe lâyık olmaya çalışıyoruz. Nitekim planlarımıza göre kısa bir zaman sonra yurt sayımız elliye ulaşacak ve 5 bin öğrenciye sahip çıkacağız. UNUTULMUŞU İHYA Biliyorsunuz kurban kesmek Hanefi mezhebi mensupları için vacip. Diğerlerinde ise sünnet-i seniyye, yani mükellefiyet yok, keserlerse ecrine nail oluyorlar. Afrika'daki kardeşlerimiz Hanefi değiller. Kaldı ki, aralarında nisap miktarı malı parası olan da çok az. Hâliyle hayvan kesemiyorlar. Bayram namazına gelen müminler kucaklaşıyor tebrikleşiyor, günü farklı kılan sadece farz namazlarından sonra söylenen teşrik tekbirleri oluyor. Türk hayır kuruluşları girdikten sonra o ülkelerde de kurban heyecanı yaşanmaya başladı. Hayvanlar seçiliyor, süsleniyor, kesiliyor, etler dağıtılıyor. Bir mangal, kavurma telaşı, etrafa neşe yayılıyor. Tamam o insanlar için et değerli ama daha değerlisi yaşanan bayram heyecanı. Çocuklar “iyd-i adha” kelimesini unutacaklardı yoksa. Bunun için gözleri yollarda, bizim vesilemizle o sevinci yaşıyorlar doya doya. VEKÂLET MÜHİM Kurban bir ibadet. Bu yüzden hassasiyet gösteriyoruz fazlasıyla. “Yatır parayı tamam” demiyor, iştirakçilerin fıkıh kitaplarına uygun bir vekâlet vermelerini sağlıyoruz. Bağışçılarımız sözlü ya da yazılı olarak “Allah rızası için üzerime vacib olan bayram kurbanımı almaya, aldırmaya, kesmeye ve kestirmeye, etini ve derisini dilediğine vermeye seni veya filancayı (net bir şekilde ilgilinin adı dillendiriliyor) umumi vekil ettim” diyor. Elektronik ortamda “vekil ettim” lafzı söylenmedikçe ya da tasdik edilmedikçe bir sonraki adıma geçilmiyor. Kardeşlerimiz bu hususta ikaz ediliyor. Hayvan alımlarına da özen gösteriyoruz, bazı danalar iri görünmelerine rağmen daha bebekler. Hâlbuki dinen iki yaşını doldurmuş olmaları gerekiyor. Bunu dişlerine bakarak anlamak mümkün, tabii bilginiz tecrübeniz varsa. Vakfımız vacip kurbanların yanı sıra adak, akika, şükür, mevtalar için de kesimler yapıyor. Senenin her mevsimi insanımıza yardımcı oluyoruz ki isteyen www.ihlasvakfi.org.tr adresinden ulaşabilir kolayca. Aklınıza gelecek sorular için bir arkadaşımız telefon başında, 0212 451 49 00'dan arayabilirsiniz rahatlıkla. VİDEOSU YOLLANACAK Kurban bedeli bu sene yurt içinde 950, yurt dışında ise 750 lira. Yurt içinde kesilen hayvanların etleri buzhanelere kaldırılıyor ve yurtlarımızda kalan çocuklarımıza yemek olarak sunuluyor. Yurt dışında ise Afganistan, Çad, Gazze, Kamerun, Somali ve Sudan gibi ülkelerin muhtaçlarına dağıtılıyor. Her ne kadar mahallî yardım kuruluşları ile iş birliği yapsak da kesimlerin kendi nezaretimizde olmasına gayret ediyor, bu ülkelere ekipler gönderiyoruz mutlaka. Hayvanın kesim yerine getirilmesinden itibaren videosu çekiliyor ve kayıtlar bağışçılarımıza yollanıyor. Tamam bizi seçenler İhlas Vakfına güveniyorlar ama “Nasıl bir hayvandı, ne gibi bir ortamda kesildi, kimlere dağıtıldı?” bilmeye görmeye hakları var. SU GİBİ AZİZ OLUN Az gelişmiş ülkelerde temiz su çok büyük bir sıkıntı. Mesela Afganistan Türkmenleri nehirden kanallarla gelen suyu göllendiriyor, sonra birikintiden kullanıyorlar. Bardağı kaldırıyorsunuz içinde kurtlar böcekler net bir şekilde görünüyor. Orada bir çocuğun bağırsak hastalıklarından ölmesi sıradan vaka, hafta geçmiyor ki, bir bebek naaşı konmasın musallaya. Son yıllarda kuyu açma işine hız verdik. Sağ olsun devletimiz de bizim gibi kamu yararına çalışan vakıflara destek oluyor. Şöyle ki bağış sahibi bu bedeli vergi matrahından düşebiliyor. Halkımız yurt yeri için arsa bağışlayarak, yaptırdığımız binalara iştirak ederek bize omuz veriyor. Arzu edenlerin isimleri çeşmelere, yurtlara, etüt odalarına veriliyor. Böylece adları yaşatılıyor, hayırla yâd ediliyorlar yıllarca. (İHA)

Editör: TE Bilisim