Eğitim camiası için dün önemli bir günü geride bıraktık. Evet dün 24 Kasım Öğretmenler Günü’ydü. Pek çok ülkede 1994’ten beri her yıl 5 Ekim günü UNESCO tavsiyesiyle Öğretmenler Günü olarak kutlanıyor ancak bu gün ülkemiz için daha anlamlı bir tarihte kutlanıyor. O da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başöğretmen olduğu tarih olan 24 Kasım. 

Kutlanıyor desek de 24 Kasım’ın biraz da buruk kutlandığını belirtmekte fayda var. Çünkü bu gün yalnızca öğretmenler ve eğitim camiası için önem taşımıyor. Çocuklar ve dolayısıyla ülkemizin geleceği için de anlamlı bir gün. Dolayısıyla bu özel günde öğretmenlerin tüm gereksinimlerinin de bir kez daha hatırlanması gerekiyor. 

Öğretmenler ne kadar donanımlı olursa, ne kadar kendini geliştirmeye fırsat bulursa öğrencilerine de bir o kadar faydalı olacaktır. Ancak araştırmalar bu konuda bazı sıkıntılar olduğunu ortaya koyuyor. 

Örneğin Eğitim-İş her yıl yaptığı araştırmayı bu yıl da yaptı ve sonuçlarını kamuoyuna açıkladı. Eğitim-İş’in hazırladığı rapora göre öğretmenlerin yüzde 83’ünün toplam aylık hane gelirleri, yoksulluk sınırının altında. Ayrıca eğitim emekçilerinin yüzde 91’i ek iş arama ihtiyacı içinde.

Eğitim çalışanlarının yaklaşık yüzde 38’inin hiç tatile gidemediği, yüzde 57’sinin yılda bir kez tatil yapabildiği, sadece yüzde 4’ünün ise yılda birden fazla kez tatil yapabildiği raporda yer aldı. Buna göre; aylık geliri 35 bin -45 bin TL arasında olanların yüzde 24’ü, 45 bin TL ve üzerinde olanların yüzde 22’si, yılda birden fazla kez tatile gidebilirken, bu oran bin TL ve altında olanlarda ve 10001-15000 TL arasında olanlarda yüzde 2 olarak kaldığı görüldü.

Araştırmaya katılan eğitim çalışanlarının yüzde 74’ünün tatilini genellikle evinde ya da köyünde geçirdiği belirtirken, bu gruptaki eğitimcilerin; yüzde 47’si hiç tatile gidemediğini, yüzde 51’si yılda bir kez, sadece yüzde 1.5’i ise birden fazla kez tatile gittiğini belirtti. Araştırmaya katılan eğitim çalışanlarının neredeyse tamamı yüzde 99,77’si eğitim öğretime hazırlık ödeneğinin yetersiz olduğunu söyledi.

Eğitim çalışanlarının sadece yaklaşık yüzde 2’si hayalinin gerçekleştiğine inanırken, araştırmaya katılan eğitim çalışanlarının yüzde 99’dan fazlası öğretmenlik mesleğinin saygınlığının azaldığını düşünüyor.

Dolayısıyla Eğitim-İş’in yapmış olduğu çalışma bir kez daha gösteriyor ki, gelecek nesillerin daha iyi yetişebilmesi için öğretmenlerin özlük haklarının gözden geçirilmesi ve iyileştirilmesi gerekiyor.

Editör: TE Bilisim