İşçi Filmleri Festivali 12. Yılında işçi ve emekçileri konu alan filmler ve etkinliklerle sürerken İşçi Filmleri Festivali Emekçisi Koray Özbal’la festivali ve geçen 12 yılı konuştuk. 12. Yılında da kentlerle ve seyircilerle buluşan İşçi Filmleri Festivali’ni anlatan Özbal, İşçi Filmleri Festivali’nin bağımsız sinemacılara destek sağladığını vurguladı.  “FESTİVALİMİZ ÖZELLİKLE BAĞIMSIZ SİNEMAYA YER VERİYOR” Özbal, “Festival olarak 1 Mayıs’ta alanlarda, 2 Mayıs’ta da salonlarda başlıyoruz diyerek perdelerimizi açıyoruz. Ankara, İstanbul, İzmir ve Diyarbakır’da eş zamanlı olarak başlıyor. Onun dışında hiç bir ilde gösterim yapılmıyor. Bu dört ilde gösterimler sonlandıktan sonra biz Anadolu’yu il il hatta köy köy dolaşmaya başlıyoruz. Her il kendi festivalini yapıyor. Festivali düzenleyenler kurumların yani DİSK, TÜRK-İŞ, KESK, Türk Tabipleri Birliği ve Halkevleri’nin il yada ilçede olması yeterli biz bu festivali yapıyoruz dedikleri an bir kaç arkadaşımızı gönderip orada festivali düzenleyebiliyoruz” dedi.  Festivalde ilk başta gönüllü olarak başladığını belirten Özbal, “Festivalin gönüllü ekibindeydim daha sonra ben neden bu işin mutfağında değilim diyerek işin mutfağına girmeye başladım. Şuan film seçim ekibindeyim. Festival filmlerini Aralık ayında duyuru yaparak başlatıyoruz. Film başvuru talebimiz yılın tüm zamanı internet sitemizde açık oluyor. Sadece değerlendirme sürecimiz Aralık ayında başlıyor. Hızlandırılmış bir süreç oluyor. Şubat ayına kadar son başvuru tarihi belirliyoruz. Başvurular geliyor, eksik kalınan veya başvuruların olmadığı noktalarda film seçim ekibinden arkadaşların önerileri oluyor ve yönetmenlerle iletişime geçiyoruz. Bağımsız sinema yapan yönetmen ve yapımcılar festivalde filmlerinin gösterilmesi noktasında daha istekli oluyorlar. Aslında İşçi Filmleri festivali bağımsız sinemacılara destek sağlar nitelikte” şeklinde konuştu.  EMEĞİ YARIŞTIRMAYACAĞIZ Özbal, “Festival ekibi olarak 2006 yılında festivale ilk başladığımızdan beri tek kaygımız var biz filmleri yarıştırmayacağız. Emeği yarıştırmanın mantığını biz bir türlü kuramadık. Hiç bir şekilde ödül törenimiz yok. En iyi film, en iyi yönetmen gibi sıralamaya gitmiyoruz. Bizim için her film en iyidir, her yönetmen en iyidir düsturuyla hareket ediyoruz. Festival filmleri seçilirken daha çok filmin bir derdi olmasına dikkat ediyoruz. Festival seçkisini oluştururken her yıl en az bir tane LGBTİ filmi koymayı hedefliyoruz olmazsa olmazlarımız bunlar. Mesela Kürt Hareketiyle ile alakalı bir film yada birden fazla bir onun dışında çevre ile alakalı yada kentsel dönüşüm ile alakalı filmler muhakkak oluyor. Aslında insana dokunan her şeyi festivalde barındırmaya çalışıyoruz. Emek gücü, fabrikada işçinin çalışması, Babamın Kanatları filmi tarzı değil sadece. Bu yıl festival seçkimizde Major filmi var. Amerika’daki bir trans seks işçisinin Stonewall İsyanı’ndaki simgelerinden biridir Major. LGBTİ dediğimiz kontenjanda gösteriyoruz” dedi.  “HADİ BİR CESARET DİYEREK PERDELERİ AÇTIK” İşçi Filmleri ve Engelsiz Filmler Festivali tırnak içinde büyük diye tabir ettiğimiz filmlerin dışında oldukça özel bir yerde durduğunu belirten Özalp, “Festivale olan ilgiden oldukça memnunuz, diğer festivaller aynı düzlemde. İstanbul’da da aynı şey Malatya’da da aynı şey bunların dışında tematik bir festival olunca ki Uçan Süpürge’de bunlardan biridir yada Film Mor bu tarz festivaller diğer festivallerden ayrı bir yerde durduğu için ilgi biraz daha farklı olabiliyor. Seyirci sayımız giderek artıyor. Geçen yıl ve bu yılın seyirci sayılarını kabaca karşılaştırdığımız zaman ciddi anlamda bir artış var. Oysa ki biz bu yıl OHAL’den kaynaklı daha az bir katılım bekliyorduk. Festival temasının belirlenme süreci gündemi yakalayabilmek adına olabildiğince geç bir tarihe erteleniyor. Bu yıl hadi bir cesaret diyerek perdeleri açalım dedik. Filmlerde bu temaya oldukça uygun oldu. Ken Loach’un son filminde Daniel Blake’in haksızlıklar karşısındaki cesaretini bize gösteriyor. Festivale Yeşilçam’dan da filmlere yer veriyoruz. Bu sene Maho Ağa’ya karşı Kibar Feyzo’nun cesaretini konu alan Kibar Feyzo’ya yer verdik” diye konuştu. Zeynep NAMLI

Editör: TE Bilisim