TBMM’nin açılışının 100. yılında bugün de 18 Ekim 1924’te ilk oturumunu yaparak faaliyete geçen ikinci Meclis binasını anlatacağım. Kurtuluş Savaşı bittikten sonra Birinci Meclis binası artık yetersiz gelmeye başlamıştı. Milletvekillerinin odaları, komisyonların toplantı salonları da sıkıntılıydı. Milletvekilleri yeni bir bina yapılmasını istedi. Ancak bütçe de kısıtlıydı. Bu tartışmalar sürerken Birinci Meclis binasının 100 metre aşağısında yeni bir inşaata başlanmıştı. Ünlü mimar Vedat Tek, Cumhuriyet Halk Fırkası’nın yeni genel merkezini İstasyon Caddesi’nde inşa ediyordu. İnşaatında ağırlıklı olarak Kurtuluş Savaşı’nda esir edilen Yunan askerleri çalışıyordu. Yeni bir meclis binasına olan ihtiyaç ve ülkenin ekonomik durumu göz önüne alınarak binanın Halk Fırkası’na verilmesi yerine Meclis binası olarak kullanılmasına karar verildi. Binanın caddeye bakan ve görece basit kabul edilen girişi değiştirildi. Bunun yerine Selçuklu tarzı kemerli taç kapı yapıldı. Böylece yeni Türk Devleti’nin geçmişine yani köklerine bağlılığına işaret ediliyordu. Alt katın pencereleri sade ve dikdörtgendi. Üst kat pencereler ise sivri kemerli ve yine Selçuklu etkisi hissediliyordu. Kemerlerin üzerindeki Turkuaz çini işlemeler ve geniş saçaklar binanın dış görüntüsünü tamamlıyordu. Ana kapıdan girer girmez Genel Kurul Salonu tam karşıda kalıyordu. Özel akustiği sayesinde de mikrofon kullanmaya bile gerek kalmıyordu. Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı’nda kullanılan ahşap kürsü de girişe yerleştirilince her şey tamamlandı. Genel Kurul Salonu’nun tavanı ahşap çıtalarla karelere bölünmüştü. Bu karelerin içine sekiz köşeli Selçuklu yıldızı, ahşap panoları çepeçevre saran kenar bordürlerin içine ise Osmanlı tarzı bitkisel motifler motifleri yerleştirildi. Bu binanın karşısına ise Mebusan Kulübü olarak yapılması düşünülen binanın inşaatı başladı. Bu da Ankara Palas’tı. İki bina gizli bir tünelle birbirine bağlanıyordu. Üçüncü Meclis binası 6 Ocak 1961’de açılınca İkinci Meclis’in 36 yıllık yaşamı da başka bir boyuta taşındı. 1979 yılına kadar Merkezi Antlaşma Teşkilatı CENTO’nun genel merkezi olarak kullanıldı. Sonra Kültür Bakanlığı’na devredildi. 30 Ekim 1981’de ise Cumhuriyet Müzesi oldu.
Editör: TE Bilisim