I. Dünya Savaşı’nı noktalayan Mondros Mütarekesi imzalanıncaya kadar Güney Cephesi (Filistin)’nde savaş devam etti. Filistin Cephesi, güneyde Hicaz, batıda Kanal harekâtlarının devamı olarak gelişti. General Allenby’in komutasındaki İngiliz Ordusu ve Mekke Emiri Şerif Hüseyin’in oğlu Şerif Faysal komutasındaki Arap Ordusu, koordineli olarak 19 Eylül 1918’de başlattıkları Genel Taarruz (Nablus Meydan Muharebesi) sonucu Ordularımızı bozguna uğratmışlar, Filistin, Ürdün, Lübnan ve Suriye’yi ele geçirmişlerdi. 

Osmanlı Devleti’nin, İtilaf Devletleri adına İngiltere’yle imzaladığı Mondros Mütarekesi’nin 1, 2, 5, 7, 10, 16, 19, 25. maddeleri, Anadolu’nun, Boğazlar’ın ve Ortadoğu bölgesinin gelecekteki statüsünü yakından ilgilendirmekteydi. İtilaf Devletleri, Mütareke’nin 7. maddesini gerekçe göstererek Anadolu’yu da işgale başlayacaklardı. 

I. Dünya Savaşında Irak ve Sina-Filistin Cephesinde yenilen Osmanlı Devleti’nin, Ortadoğu toprakları İngilizlerce işgal ediliyordu. İngiliz kuvvetleri Ocak 1917’de Güney Filistin’i, 9 Aralık 1917’de Kudüs’ü, 23 Eylül 1918’de Hayfa’yı, 1 Ekim 1918’de Şam’ı, 8 Ekim 1918’de ise Beyrut’u işgal ettiler.  İngilizler, I. Dünya Savaşı sırasında Mekke Emiri Şerif Hüseyin’e bağımsız bir Arap Krallığı kurdurma sözü vererek, 10 Haziran 1916’da Osmanlı Devleti’ne isyan etmesini sağladılar.

Türk Ordusu, 1 Ekim 1918’de Şam’ı boşalttı, hızla kuzeye çekildi. 14 Kasım’da İskenderun’u işgal ettiler ve göstermelik bir seçimle kentte yeni bir belediye başkanı görevlendirdiler. Fransızlar, 7 Aralık’ta da Antakya’yı işgal ederek denetimleri altına adılar. Osmanlı topraklarının işgali sürüyordu: 3 Kasım 1918'de Musul'u işgal eden İngilizler, 9 Kasım 1918’de İskenderun’u, 6 Aralık 1918’de Kilis’i, 17 Aralık 1918’de Antep’i, 22 Şubat 1919’da Maraş’ı ve 24 Mart 1919’da Urfa’ı işgal etmişti. Irak bölgesinin Siirt, Mardin ve Diyarbakır Sancakları’nı da içine aldığını iddia ederek burayı işgal etmek istemişlerse de 13’üncü Kolordu’nun direnmesi karşısında buna cesaret edememişlerdi.

100 Yıl Önce Batı Cephesi

25 Temmuz 1921 - 8 Temmuz 1921’de Yunan ileri hareketiyle başlayan 15 gün süren Kütahya-Eskişehir Savaşları Türk Ordusunun yenilgisiyle sonuçlandı. Türk Ordusu Sakarya’nın doğusuna çekildi. Bir ay sonra bu mevzilere karşı Yunanlıların ileri harekete geçmesiyle Sakarya Savaşı başlayacak. Türkiye halkının I. ve II. İnönü Savaşı sonunda yükselmiş olan morali düştü.

1 Ağustos 1921 Mustafa Kemal, ordunun Eskişehir doğusuna çekildiğini bir bildiri ile açıkladı; ordunun zamanı gelince düşmana karşı kesin savaş vereceğini bildirdi.

2 Ağustos 1921: Cepheden dönen milletvekilleri Meclis’te izlenimlerini anlattılar. Durumun tehlikeli olduğu üzerinde durularak olağanüstü tedbirler alınması ve bütün yurt kaynaklarının harekete geçirilmesi istendi.

3 Ağustos 1921 : Batı Cephesi Komutanlığı, halkın moralini ve direnme gücünü artırmak için sivil makamlara bir genelge gönderdi.

4  Ağustos 1921 : Cephede genel durgunluk. Savaş hazırlıkları devam ediyor. Meclis’in gizli birleşiminde düşmanı geri sürmek için bütün kaynakları harekete geçirmek gerektiği, milletin bütün mal ve mülkünü vermeye hazır olduğu, bir başkomutanlık kurulması ve bu makamın olağanüstü yetkilerle donatılması konuları görüşüldü.

5 Ağustos 1921 : İçinde olağanüstü durum sebebiyle, Meclis uzun bir gizli birleşim yaptı. Olağanüstü tedbirler almanın gereğinde birleşildi. Düşmanı 3 ay içinde yurttan kovacağı umuduyla Mustafa Kemal Paşa’ya, Meclis yetkilerini kullanması kaydıyla başkomutanlık yetkisi verildi. 169 mebus karara olumlu oy kullanırken 13 mebus karşı çıktı.  Orduya serbest hareket etme imkânı vermek için hükümet merkezinin gerektiğinde Kayseri’ye taşınması konusunda Hükümet kararı kabul edildi. 

6 Ağustos 1921 : İngiliz Yüksek Komiseri Rumbold, İngiltere’den dönüşü münasebetiyle Padişah Vahdettin’i ziyaret ederek İngiliz Kralı’nın selamını söyledi. Sultan’ın yakında birleşmiş bir Türkiye üzerinde saltanat süreceğini umduklarını bildirdi. Padişah, İngilizlerin Yunanlıları niçin durdurmadığını ve Kemalistleri ezmediğini sordu. Kendisine Müttefikler’in barış istediği ve müdahale zamanının henüz gelmediği cevabı verildi. 

7 Ağustos 1921 : Mustafa Kemal, milletin maddi kaynaklarını savaşın emrine verebilmek için çıkardığı 10 maddelik Tekâlif-i Millîye (Millî Yükümlülük) Emirleri’nin 6’sı bugün yayımlandı.

8 Ağustos 1921 : Mustafa Kemal’in ilk 6’sını yayımladığı  10 maddelik Tekâlif-i Milliye (Millî Yükümlülük) Emirleri’nin 7-10 numaralı emirleri bugün yayımlandı.

9 Ağustos 1921 : Genelkurmay Başkanlığı, muhtemel Yunan saldırısına karşı, Ankara Çayı Ağzından Çayırhan’a kadar olan Sakarya hattının halkın elindeki araç gereçlerle tahkim edilmesi gerektiğini Batı Cephesine bildirdi. Üçüncü Kafkas Tümeni Komutanlığı, Genel Kurmay Başkanlığı’na, 12 sandık içinde 72.000 Rus Sovyet altınının gerekli tedbirler alınarak motorla Trabzon’dan yola çıkarıldığını bildirdi.

10 Ağustos 1921 : Sakarya Savaşı’na doğru.. Yunan Küçük Asya Ordusu Başkumandanı Anastasios Papulas, birliklere yayımladığı emirde, 14 Ağustos saat 0.5’te genel saldırıya geçileceğini bildirdi, hareket planını verdi ve Türk ordusunun aldığı savunma tedbirlerini anlattı. 

11 Ağustos 1921 : Türk ordusu, saldırıya hazırlanan Yunan ordusuna karşı savunma tedbirlerini artırıyor. 

12 Ağustos 1921 : Mustafa Kemal, Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa ile birlikte Polatlı’daki cephe karargâhına gitti. 

13 Ağustos 1921 : Yarın Sakarya’ya doğru ileri bir harekâta geçecek olan Yunan kuvvetleri, saldırı için son hazırlıklarını yaptılar. İki tarafın kuvvetleri şöyle: Türkler: 46.000 tüfek, 515 ağır makinalı, 167 top. Yunan kuvvetleri : 85. 000 tüfek, 876 ağır makinalı, 248 top.

14  Ağustos 1921 : Yunanistan’ın Anadolu İşgal ordusu, Türk ordusunu yok etmek ve Ankara’yı ele geçirmek için 3 koldan harekete geçti. 3. Kolordu Porsuk’un kuzey ve güneyinden, 1. Kolordu Sivrihisar Yaylası ile Sakarya güney kolu arkasından, 2. Kolordusu ise Sakarya güneyinden saldırı için ilerliyor. Türk ordusu, 25 Temmuz’da yerleştiği Sakarya’nın doğusundaki sarp mevzilerde savunma için bekliyor.

15 Ağustos 1921 : Dün başlayan Yunan genel harekâtı devam etti.  Kral Konstantin, ordusuna “Ankara’ya!” emrini verdi. Sıcak havada ilerleyen Yunanlılar, Sivrihisar’ı ve Sarıköy’ü işgal ettiler. 

-Devam edecek -

Editör: TE Bilisim