Ak Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, ressam ve ses sanatçısı Asım Yücesoy’u ziyaret etti. Amasyalı ressam ve ses sanatçısı Yücesoy’u ziyaret eden Bostancı, Amasya’da Asım Yücesoy adına inşaa edilecek bilim-sanat merkezi hakkında sanatçının fikirlerini aldı. İçinde bir müze bölümü, öğrencilerin yetişebileceği bir dershane ve bunları halka tanıtacak sosyal merkez gibi bazı bölümlerin olacağı sanat merkezi için hedefler belirlendi. “BİLİM VE SANAT MERKEZİ İÇİN ARAŞTIRMALARIMIZ DEVAM EDİYOR” Asım Yücesoy’un bilim-sanat merkezi kurma davranışının çok asil bir davranış olduğunu dile getiren Naci Bostancı, “Kurulacak olan bilim-sanat merkezi gelecekteki kuşaklar için de muhakkak  öğretici bir mekan olacak. Ben Asım Bey’e de söyledim. Burayı bilim-sanat merkezi tarzında bir yer olarak düşünüyor. Belediye Başkanı’na da söyledim. Uygun mu diye bakın dedim. Çünkü Amasya’da insan trafiğinin belli güzergahları var. Açılacak olan yerin de bu sosyal akışa uygun bir yerde bulunması, tabiri caizse coğrafyasıyla uyum içinde olması lazım. Vilayete yakın bir yer, böyle bir mekan için son derece uygun bir yer. O bakımdan bakacağız. Tarihi bir sit alanıysa oraya yapı yapılamıyor. Onu biz o zaman başka türlü düşünmek durumundayız. Sit alanı formatına uygun bir tarzda ne yapabiliriz” şeklinde konuştu. Bostancı, ziyaret sırasında şu konulara değindi: “ASIM BEY’İN NİYETİNİ GERÇEKLEŞTİRMEYE ÇALIŞIYORUZ” “Asım Bey’in çalışmaları, hatıralarının yaşatılan, hem de Amasyada gelecek kuşakların bu mekandan istifade edecekleri şekilde bir düzenleme nasıl yapılabilir? Samsun’da tabiat varlıklarını koruma kurulu vardır. Sit alanlarına ilişkin çalışmalar yapılırken orayla da temas kurulur. Orası zaten her tarafı sit alanı olacak bir yer. Nereyi kazsanız muhakkak altından tarihe ilişkin bir şey çıkıyor. Onu bir çalışırlar bakarlar. Arsanın durumu nedir, sit alanı olma vasfı nedir, ne yapılabilir? Sizin eğitim ve sanat maliyetlerinizin, sürekli oraya gelenlere hizmet edeceği bir mekan olarak orayı teşekkül ettirmek. Ne yapabiliriz ona bakacağız. Ben belediye başkanı ile de konuştum. Şehir planlamasına bakıyorlar arsa  nerede diye. Mekana ilişkin bir çalışma yaparlar, ne mümkün onu bize söylerler. Sizin bir niyetiniz var Asım Bey. Siz inşallah, en uygun şartlarda nasıl gerçeklik kazanabilir buna bakacağız.” “BİR FİKRİMİZ VAR VE BU FİKRİ HAYATA GEÇİRMEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ” “Elimizde bir fikir var; bu arazinin yerini tespit etmek. Arazinin vasfını görmek, bu vasıf üzerine bizim şu anda düşündüğümüz bilim sanat merkezi olma durumu nedir? Veya ne yapılabilir bu nitelik çerçevesinde tespit etmek, ondan sonra bir protokolle yol almak. Hangi mahiyette bir yapı olacağı belli.  İçeriğinin nasıl doldurulacağı belli.  Asım Bey’in hayat boyu hep yapmaya çalıştığı şeylerin devamı mahiyetinde. İşin sanat tarafı, kültür tarafı hem sizin bir devamınız hem de faaliyetlerin yer alacağı bir mekan olarak düşünüyorum. Ne kadar büyük bir arazi?” “ASIM BEY’İN BU TAVRI SON DERECE ASİL BİR TAVIR” “Asım Bey Amasyalı. Bütün dünyayı dolaşmış bir sanatçı. Dünyada iki yeri çok beğendiğini ifade ediyor. Biri Kafka’nın memleketi Prag, diğeri de Amasya. Amasya hakikaten muhteşem bir şehir.  Şimdi biz bir ön çalışma yapacağız. Öncelikle bu arsanın yerini tespit edeceğiz. Arsanın durumunu göreceğiz. Sit durumunu. Ne yapılabileceğini. Asım Bey’in buradaki düşüncesi  son derece asil, insani, ülkesine şehrine bağlılık esaslı, gelecek kuşaklara karşı da sorumluluğa uygun bir yaklaşım. Asil bir tavır.  Sonuçta derler ya mal da yalan mülk de yalan. Şu anda burada mutabık olduğumuz hususlar burada yazdığımız hususlar. Asım Bey’in arazisini bir bilim-sanat merkezi olarak bağışlaması. Ve buraya böyle bir yer yapılmasına izin vermesi. Şimdi bize düşen görev arazinin durumunu görmek, böyle bir çalışmaya elverişli mi bunu tespit etmek. Eğer birtakım bürokratik zorluklar varsa zorlukları aşacak şekilde yazışmaları yapmak. Ve sonuçta yola çıkmak. Protokol yapılır. Herşey açıklığa kavuşur. Yola devam edilir.” “DIŞ ÜLKELERDEKİ SİSTEMİ GÖRDÜKTEN SONRA BURAYA İNTİBAK EDEMEDİM” Ailesinin sanata büyük bir şans verdiğini belirten Asım Yücesoy ise şunları söyledi: “Ben 36 sene Ankara radyosunda şarkı söyledim. Eskişehir Porsuk Üniversite’si çok güzel tekliflerde bulundular. Gazi tekrar hocalığa dönmemi istiyor. Amerika’da, Almanya’da akademiyi okudum. Dış ülkelerdeki sistemden sonra intibak edemedim. Adamlar o kadar sistemli çalışıyorlar ki. Bizdeki laubaliğin teki yok. Gazi zamanında çok iyiydi. Benim hocalık yaptığım dönemde. Hakikaten tam gazi üniversitesiydi” “AMASYA’DA EŞSİZ BİR KÜLTÜR VE TARİH MEVCUT” Amasya nüfusu 100 bini geçti. Geçmişte uzun bir yaşanmışlık var. Şehirde normların hakim olduğu bir kültür varsa orası şehirdir. Orası böyle bir yer. Bazen nüfusu 1 milyon olur, orada şehir özelliği görmezsiniz. Baze 100 bin olur, evet burası bir şehir dersiniz. Amasya bir şehir. Ortasından yeşil ırmak geçiyor. Tabiat son derece uygun. Hem tarihsel olarak yerleşmeye, hem de göç yollları üzerinde olduğu için farklı yerlerden insanlar gelmişler Amasya’ya. Ve burada adeta eşsiz bir kültür ve hayat tarzı oluşturmuşlar. Çok müsamahakar bir halkı var. Geçmişte ermeniler de vardı. Ben çocukluğumda hatırlıyorum. Beyaz eşya işiyle uğraşan ermeniler vardı. Rahmetli babam onlardan alışveriş ederdi. Osmanlı İmparatorluğu’nun mahallelere serpilmiş farklı insanlar vardı. Hepsi barış içinde yaşarlardı. Bugün de öyledir. Erzurum’dan, Azerbaycan’dan doğudan, batıdan her yerden gelmiş insanlar orada Amasyalı olmuşlardır. Ortak bir kültürde buluşmuşlardır. Kültürel olarak farklı unsurlardan beslenmek insanları hayata karşı daha müsammahakar bir hale getiriyor. Şehir olmak da böyle bir şey. İnşallah Asım Bey böyle bir yer kurmak istiyor. Vilayete yakın bir yerde. Ki vilayet ırmağın kenarındadır. Son derece uygun.” “ESKİ DEĞERLERİ VE MEVCUT YAPILARI BİR ARAYA GETİRMEK İSTİYORUM” Hedef sanat ve kültürü tarihi ortamda geliştirmek. Eski değerleri, mevcut yapıları, o günden kalan resimler, ailenizin rahmetli babanızdan kalan sanatla ilgili olan bütün belgeler onların hepsini bir araya getirmek. Bunları yapmak, tanıtmak, yeni nesiller için program dahilinde gerekli çalışmaları yapmak. (Rozita Hamidi, Kadir Gürhan, Zeynep Namlı)  

Editör: TE Bilisim