Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) dün gerçekleşti. Milyonlarca adayın ter döktüğü sınav geride kalırken Özel Masa Temel Lisesi’nden Rehber ve Psikoloji Danışmanı Emre Pekdemir’le YGS değerlendirmesini ve Haziran’da gerçekleşecek Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS)’nı konuştuk. Dün gerçekleşen sınavın bilgi içeren ve farklı soru tiplerini barındıran bir sınav olduğunu söyleyen Pekdemir, öğrencilerin bilgiye dayalı sorularda zorluk çektiğini anlattı. “SINAVIN KOLAY OLMASI BİZİM ÇOK FAZLA İSTEDİĞİMİZ BİR DURUM DEĞİL” “Dünkü sınavda öğrencilerden aldığımız bilgilere ve sorulara baktığımızda bazı testlerde özellikle bilgi seviyesi LYS tarzında sorulmuş. Örneğin Felsefede daha öncesinde görülmemiş biçimde bilgi sorulmuş, Coğrafyada da bilgi soruları öne çıkmıştı. Buna bağlı olarak öğrencilerin sosyal testlerde en fazla zorlandığı test Coğrafya ve Felsefe olarak göze çarpıyor. Tarih diğerlerine göre nispeten daha kolay görünüyor. Dil Bilgisi sorularında ise diğer senelere göre biraz daha fazla soru görüyoruz. Paragraf soruları kısa tutulmuş, Matematikte problem sayısı artmış ki bu problem soruları öğrencilerin biraz daha zorlandığı alan içeriyor. İşlem biraz daha fazla olan sorular sorulmuş. Bu da öğrencilerin zamanı kullanımını zorlaştırmıştır. Matematik sorularındaki işlem uzunluklarından kaynaklı fazla sayıda sınavı yetiştiremeyen öğrenci var. Fizik, Kimya, Biyolojide ise diğer yıllara göre daha kolay sorular göze çarpıyor. Geçen sene yapılan YGS önceki yıllarla kıyaslandığı zaman  daha kolay bir sınavdı. Daha kolay bir sınav olduğu için öğrenci yüksek puan almasına rağmen barajı geçen öğrenci sayısını bir önceki sınava göre arttırdığından öğrencilerin sıralamaları düşme eğilimi göstermiştir. Sınavın kolay olması bizim çok fazla istediğimiz bir durum değildir. Çünkü kolay bir sınav çalışan öğrenciyle çalışmayan bir öğrencinin farkını ortaya koymuyor. YGS daha çok pratik, analitik düşünmeye, yoruma dayalı bir sınav olduğundan dolayı çok fazla bir ders çalışmamış fakat bahsettiğim tarafları kuvvetli olan öğrencinin çalışan öğrenciyle aynı puanı almasına neden olabiliyor.” 15 DAKİKA UYGULAMASI Dün gerçekleşen sınavda bu yıl ilk kez uygulanan sınava 15 dakika kala öğrencilerin içeri alınmamasını değerlendiren Pekdemir, bu uygulamanın çok adil olmadığını savundu. “15 dakika uygulaması daha önceki yıllarda görülen bir uygulama değil. Bu konuda mağduriyet yaşayan çok öğrenci var. Normal şartlarda sınav başladıktan sonra öğrenciler alınmıyordu, ama bu 15 dakika geriye çekildi bunun nedeni sınav esnasında öğrencilerin dikkatinin dağılmaması olarak duyuruldu. Bununla ilgili ÖSYM kamu spotu da hazırlandı. Bu kural konuldu ve buna elbette uymak gerekiyor. Ama büyükşehirlerde trafik yoğunluğu var, bin bir türlü insanlık hali var ve öğrenci son 15 dakika kala değil de 13 dakika kala girse sınav başlamadığı için diğer öğrencilerin dikkatini de dağıtmayacaktır. Kurallara uyulmalı ama bana sorarsanız bu uygulama çokta adil değildi.” “MOTİVASYONU DÜŞÜRMEDEN GÖZÜMÜZÜ LYS’YE ÇEVİRMELİYİZ” “YGS hem bir baraj sınavıdır hem de öğrencilerin toplam sınav puanına etki eden bir sınavdır. LYS’yle karşılaştığımız zaman YGS’nin %40 etkisi var. LYS’nin ise %60 etkisi var toplam puana. Dolayısıyla LYS’nin çok daha önemli bir sınav olduğunu söyleyebiliriz. YGS’den beklediği puanı alamayan, düşük puan alan öğrencilerin moralini bozmadan, çalışmayı bırakmadan hatta daha çok emek ve sabırla önümüzdeki üç ayı iyi değerlendirmesi gerekir. Genelde özellikle YGS’den düşük puan alan öğrenci, baharın yazın da gelmesinin etkisiyle çalışmayı bırakırlar, bu da rakiplerini o öğrencinin önüne geçirir. Öğrencilere tavsiyem, dünkü sınavdan sonra bugünü dinlenme olarak düşünürsek yarından itibaren LYS’ye asılmaları çok önemlidir. Bunun örnekleri de çok fazla, YGS’den düşük almış ama yeterli çalışmayla LYS’den yüksek alıp istediği yere yerleşen çok öğrencimiz var. Dün olan sınav nasıl geçmiş olursa olsun öğrencilerin artık YLS’ye yönelmeleri ve motivasyonlarını düşürmeden çalışmaya devam etmeleri çok önemlidir.” Atlas YANAR