Büyükşehir Belediyesi’nin ana sponsorluğunda düzenlenen “Anadolu Yetiştiriciler, Canlı Hayvan ve Çobanlar Fuarı”, Atatürk Kültür Merkezi’nde açıldı. 21 Mayıs tarihine kadar sürecek ve Başkentlilerin köy özlemini giderecek fuarda; 4 gün boyunca, bilgilendirici sempozyumlar yapılacak, birbirinden farklı etkinlikler düzenlenecek. Fuar, çoban meşalesinin yakılması ve "Çoban Deklarasyonu"nun okunmasıyla başladı. Fuar’a, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih gökçek, Gökçek’in Eşi Nevin Gökçek, Türkiye Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Başkanı Nihat Çelik ve birçok çoban ile çiftçi katıldı. Törenin açılış konuşmasını yapan Çelik, “Koyun keçi denildiği zaman basit olarak değerlendiriliyor. Ancak yetiştiricilik bu ülkenin milli serveti milli meselesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin sigortasıdır. Hepimizin yaşamını sürdürebilmesi için buna gereksinim vardır.  Geçmişe bakıldığında ülkeyi yönetenler, peygamberler ve liderler çobanlık eğitiminden gelmiştir. Temel eğitim çobanlıktır.  Çünkü hayvanların inisiyatifini anlamayan insan sevmeyi de beceremiyor” ifadelerini kullandı. “BİZ MALIMIZIN MÜLKÜMÜZÜN ÇOBANLARIYIZ” Bugün 10 milyon Suriyeliye sahip çıkamayan dünyanın 20 yıl içerisinde 700 milyon insana nasıl sahip çıkacağını soran Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Çelik, “Bu neyi gösteriyor, önümüzde gerçekten gıdaya, suya erişimle ilgili yaşanacak büyük badirelerin bizi beklediğini gösteriyor. Onun için ülkemizdeki tarım potansiyelini tarım alanlarını ve hayvancılığı kendi kendine yeterli olmanın yanında bizden beklentisi olan ülkelere insanlara da taşıyabilecek azim ve kararlılıkla bilimin öncülüğünde bu sektörde çalışma yapmamızın zorunluluğunu sizlerle paylaşmak istiyorum. Şimdi burada çoban kardeşim çok güzel bir şey söyledi, biz Anadolu’nun çobanlarıyız. Doğru, sürünün çobanlarıyız malımızın mülkümüzün çobanıyız çoluk çocuğumuzun da çobanıyız ama aynı zamanda şehit kanlarıyla sulanmış olan bu topraklarında çobanıyız” dedi. “BU TORAKLARI NE ELE, NE YELE, NE DE SELE VERECEĞİZ” Çobanlığın peygamber mesleği olduğunu vurgulayan Çelik, “Onun için bu toprakları sele vermememiz gerekiyor. Bu toprakları yele de vermememiz gerekiyor. Bu topraklara göz koyan ele de vermememiz gerekiyor. Ne sele, ne yele, ne de ele vermiyoruz.   Buradaki ana sorun ne biliyor musunuz? İstanbul boğazında oturuyor burada Çankaya da oturuyor kahvesini içiyor ve çoban diye tahrip ediyor. Bu doğru yaklaşım değil. Çoban ve çiftçi olmazsa geçinme şansın yok.  Bu nedenle mesleğin büyüğü küçüğü yok, çobana farklı bir isim de bulmaya çalıştılar yok sürü yöneticisi, bunlara gerek yok. Bundan şerefli başka bir meslek yoktur. Bu organizasyonu düzenleyenleri tebrik ediyorum. İnşallah çeşitli vesilelerle tarım da yaptığımız atılımları milli tarım projesinde küçükbaştan büyükbaşa, bitkisel üretime varıncaya kadar Türkiye’nin şaha kalkması noktasındaki çalışmalarımızı sizlerle paylaşacağım” şeklinde konuştu. “LİDERLER, PEYGAMEBERLER VE YÖNETENLER ÇOBANLIK EĞİTİMİNDEN GELMİŞTİR” Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği olarak bugün çobanların da bulunduğu bu fuara ev sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirten Türkiye Damızlık Koyun, Keçi Yetiştiricileri Başkanı Nihat Çelik, “Birlikle tüm zorluklar aşılır. Maddi ve manevi olarak bizlere bu kapıları açan fuarın ana sponsorluğunu yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e teşekkür ediyorum.  Buraya gelip katılan tüm yetiştiricilerimize de teşekkürü borç bilirim. Koyun keçi denildiği zaman basit olarak değerlendiriliyor. Ancak yetiştiricilik bu ülkenin milli serveti milli meselesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin sigortasıdır. Hepimizin yaşamını sürdürebilmesi için buna gereksinim vardır.  Geçmişe bakıldığında ülkeyi yönetenler, peygamberler, liderler çobanlık eğitiminden gelmiştir. Temel eğitim çobanlıktır.  Çünkü hayvanların inisiyatifini anlamayan insan sevmeyi de beceremiyor” diye konuştu. “TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK ARILI KOVAN PROJESİNİ GERÇEKLEŞTİRDİK” Emeği geçen herkese teşekkür ederek konuşmasına başlayan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ise şunları söyledi: Bundan sonra yapılacak tüm fuarlar gelişerek devam edecek. Özel idare yetkileri son yapılan kanuni değişikle bu seçimden önce Ankara büyükşehir belediyesine geçti. Bizler de köylerimize her dalda hizmet etmeyi şiar edindik. Nasıl hizmet edeceğimize ilişkin devamlı fikir yürüttük. Şuana kadar son 3 senede kırsal hizmet dairesi eski parayla 54 trilyon lira para sarf etti. Bu sarf etmiş olduğu paranın büyük bir ekseriyeti çiftçiye köylüye yardım olarak gitti. Türkiye’nin en büyük arılı kovan projesini biz gerçekleştirdik. 1400 çiftçimize 10 bin adet arılı kovan ve arıcılık malzemesi verdik. Üreticilere ise bal analiz kalite sistemi hizmeti sunuyoruz. Artık Ankara’da Ankara’ya özgü bal üretimi başladı.” “ANKARA’DA TARIMA UYGUN ALANLARI ÇOĞALTMA’YA ÇALIŞYORUZ” “Kırsal da işsizliği azaltmak için 92 genç çiftçimizi 3 bin adet anaç koyun ve 1600 adet keçi desteğinde bulunduk. 8 adet kırkım makinesi hediye ettik. Kırkım eğitimi verdik. Ulusal kırkım şampiyonasını düzenledik. 3 bin 166 çiftliğe 883 ton yem bitkisi dağıttık. 931 çiftçimize 67 bin 570 tane meyve fidanı dağıttık. 286 çiftçiye 89 bin kilogram katkısız arpa dağıttık. Afetten zarar gören çiftçimize 698 ton tohum verdik. 10 makine aldık ve bunlarla taş toplama hizmeti yapıyoruz.  Tarıma uygun alanları Ankara’da çoğaltmaya çalışıyoruz. İlçelerimize kendilerini burada tanıtmak için reyon verdik. Zannediyorum 12 ilçemiz burada stant açtı. Bu yaptıklarımız bir başlangıçtır. Ankara Büyükşehir Belediyesi her zaman hizmetinizdedir. Ankara köylüsünün, çiftçisinin ve çobanının yanındadır. Ayrıca çoban çiftçi kardeşlerimizi ramazan ayında yapacağımız toplu iftar yemeğine de davet etmek istiyorum. Orada hep birlikte sohbet etme fırsatı yine bulacağız.” (Kadir GÜRHAN)  

Editör: TE Bilisim