Diyanet-Sen Toplu Sözleşmeden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Yaman, Toplu Sözleşme öncesi Diyanet-Sen’in taleplerini ve din görevlilerinin ulaşım, barınma ve atama sorunlarını Güçlü Anadolu’ya anlattı. 10 binin üzerinde din görevlisi açığı olduğuna dikkat çeken Yaman, “Ramazan ayının yaklaştığı bu günlerde boş bulunan din görevlileri kadroları bir an önce doldurulmalıdır. Devlet bu kadroları doldurmazsa isteyen istediği şekilde bu kadroları doldurabilir. Özellikle hepimizi kandıran bir yapıdan sonra çok dikkatli olmamız gerekir” dedi. “ÜLKEMİZİN BİRLİK VE BERABERLİĞİ OLMAZSA OLMAZIMIZDIR” Diyanet-Sen’in Memur-Sen’e bağlı Diyanet İşleri Bakanlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde sendikalaşmış, örgütlenmiş bir sendika olduğunu belirten Yaman, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nda 14 yıldır yetkiliyiz. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde ise son beş yıldır yetkiliyiz. Dolayısıyla üyelerimizin hak ve menfaatlerini korumak açısından kurumla, hükümetin ve din görevlisi ile müftülük arasındaki sıkıntılarını çözüm odaklı olarak çalışıyoruz. Ülkemizin birlik ve beraberliği ise olmazsa olmazımızdır. 15 Temmuz ruhu taşıyoruz ve 15 Temmuz’da ise aktif görev almış bir sendikayız. 85 bin civarında üyemizin olduğunu tahmin ediyoruz ” şeklinde konuştu. “HÜKÜMETİMİZ VE DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI’MIZ TALEPLERİMİZİ OLUMLU YANITLADILAR” Son 14 yıldır Diyanet İşleri Başkanlığı’nda hem personel alımı konusunda, hem de alınan personellerin eğitimi hususunda ciddi kazanımlar elde ettiklerini vurgulayan Yaman, “Hükümet ve Diyanet İşleri Başkanlığımız taleplerimize olumlu cevaplar verdiler. Sendika olarak kurumla yılda iki kez Kurum İdari Kurul (KİK) görüşmeleri yapıyoruz. Bu görüşmelerle kurumun içerisindeki memur ile idare anlamındaki aksaklıkları düzeltmeye çalışıyoruz. Bu görüşmeleri nisan ve ekim aylarında yapıyoruz. Bize intikal edilen sıkıntıları kurumun en üst makamıyla istişare ederek çözeriz. Şimdiye kadar 4 bin maddeyi müzakere ettik. Birçok maddeyi de çözdük. Bu konuda kurum yetkililerine teşekkür ediyorum” diye konuştu. “DİN GÖREVLİSİNİN DEVLET NEZDİNDE DEVLET MEMURU OLMASINI İSTİYORUZ” İki yılda bir ve tekli rakamlı yıllarda toplu sözleşme imzaladıklarını kaydeden Yaman şunları söyledi: “Bu sözleşme daha önce toplu görüşme olarak geçiyordu, Memur-Sen’in çalışmaları ile toplu sözleşmeye çevrildi. Toplu sözleşme görüşmelerinde kurumlar Memur-Sen’in şemsiyesi altında, hükümet ile maddeleri görüşürler. Bütün memurları ilgilendiren zam konusu, özlük hakları, kıdem tazminatları ve iş güvenliği konuları görüşülür. Memur-Sen’in istediği genel çalışma şartlarını biz istiyoruz. Mesela önümüzdeki dönemin zam tespitini, kıdem tazminatını ve iş güvenliğini Memur-Sen ister. Fakat bizim özelde istediğimiz ise kendi çalışma şartlarımızdır. Örneğin daha önce dini bayramlarda mesai ücreti istemiştik ve kabul edildi. Buradaki temel görüşümüz para değil, ama din görevlisinin de devlet nezdinde devlet memuru olmasını istiyoruz. Çünkü cezada devlet memuru olarak yargılanıyoruz. O zaman diğer türlü de devlet memuru olarak algılanmalıyız. Biz dini bayramlarda görev yapmayalım demiyoruz. Biz para da almazsak camileri açacağız, ezanı susturmayacağız. İdealimiz ve düşüncemiz budur. Sadece pastadan eşit pay alalım düşüncesindeyiz. Hükümetimize bu konu da teşekkür ediyoruz.” “YILBAŞININ TATİL OLMAKTAN ÇIKMASINI İSTİYORUZ” 2015 yılındaki toplu sözleşmelerde resmi tatilleri aldıklarını hatırlatan Yaman, “Nedir bu resmi tatiller; 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos ve 21 Ekim’dir. Yılbaşı da resmi tatildir fakat biz onu istemiyoruz. Hatta yılbaşının tatil olmaktan çıkmasını istiyoruz. Birazdan Hıristiyanlara benzeme düşüncesidir” ifadesini kullandı. “MAAŞ DAĞILIMINDAN ADİL BİR ŞEKİLDE FAYDALANMAK İSTİYORUZ” “Kurum içerisinde gelir adaletsizliği var. Bunların ön plana çıkmasını ve düzeltilmesini istiyoruz. Mesela ilçelerde müftüden sonra gelen vaiz arkadaşlarımızın maaşları düşüktür. Murakıp arkadaşlarımızın maaşları, eğitim merkezlerinde çalışan arkadaşlarımızın, müftü yardımcılarımızın ve müftü yardımcılarımızın ücretleri yine aynı şekilde çok düşüktür. Biz bunlarla ilgili bir çalışma yapacağız. Genel Bakanımızın ısrarla dile getirdiği bir rotasyon sorunu var. Rotasyon sorununu da çözmek istiyoruz. Kurum, ben yaptım oldudan ziyade adil bir rotasyon istiyoruz. Maaş dağılımından adil bir şekilde faydalanmak istiyoruz. Fahri kuran kursu hoca hanımları var. Bunların sayısı da hayli yüksek. Bunların aylıkları 800 TL’yi geçmez. Bu durumun da düzeltilmesini talep edeceğiz.” “DEVLETİN EN UCRA KESİMİNDE DEVLETİ TEMSİL EDEN TEK RESMİ KİŞİ DİN GÖREVLİSİDİR” “10 binin üzerinde din görevlisi açığımız var. Ramazan ayının yaklaştığı bir dönemde devlet bu kadroları doldurmazsa, camilerde var olan boşlukları isteyen istediği şekilde doldurabiliyor. Burada da kimin iyi niyetli, kimin de art niyetli olduğunu ölçecek bir ölçümüz yok. Dolayısıyla hepimizi kandıran bir yapıdan sonra çok dikkatli olmamız gerekir. Vekil imamlarımız var. Bu imamlarımızın sınavla da olsa kadroya alınmaları veya 4B statüsüne alınmaları gerekir. Bunların yerine de vekillerin atanıp, o vekillerin de biran önce göreve başlamalarını talep ediyoruz. Müftülerimize resmi nikah yetkisi istiyoruz. Sayın Başbakanımız Yıldırım’da bunu dile getirdi. Şimdiye kadar nikah kıydı diye birçok arkadaşımız mahkemelerde yargılanıp ceza aldı. Nikah kıymadığında da cemaat arasında itibarı kalmıyor. Devletin en ücra kesiminde temsil eden tek resmi kişi din görevlisidir. Onun için din görevlisinin bilgi ve donanım anlamında çok iyi olması gerekir.” “DİN GÖREVLİLERİNE MAHRUMİYET TAZMİNATINI İSTİYORUZ” “Çalışan din görevlilerimizden yüzde 75’i köylerdedir. Bu bağlamda köylerde çalışan din görevlilerimize mahrumiyet tazminatının verilmesini talep ediyoruz. Türk Ceza Kanunu’nun 219’üncü maddesi bize sıkıntı veriyor. Yani siyasi partinin yanından bile geçerken istismara maruz kalabiliyor. Suistimale açık bir madde. Oradan öğretmen geçse bir şey olmuyor. Ama bize oluyor. Kırsal kesimde, köylerde lojman yok. Bırakın lojmanı, kiraya verilecek ev bile yok. Kırsal kesimlerde kalan din görevlilerinin çocukları için yurt desteği istiyoruz. Boş kadroların doldurulmasını istiyoruz. Sınavsız lisans tamamlama istiyoruz. Bu yolda önemli bir mesafe katlettik. Sizlerin desteğiyle de inşallah halledeceğiz. Vakıflar Genel Müdürlüğü çalışanlarına, din görevlilerine istediğimiz gibi lojman istiyoruz. Din görevlisinin mesai başlangıcı sabah dörttür, bitişi ise gece 11’dir. Din görevlisi bu saatler arasında camiye bağımlıdır. “ Kadir GÜRHAN

Editör: TE Bilisim