Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin Sağlık Statüsünün ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından sunulan ilgili hizmetlerin geliştirilmesi (Sıhhat) eğitim bileşeni kapanış töreni Ankara’da bir otelde gerçekleştirildi.  Törene katılan Sağlık Bakan yardımcısı Prof. Dr Muhammet Güven, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine değinerek ‘’Ülkemizde 3.6 milyonu Suriyeli olmak üzere yaklaşık 5 milyon zorunlu göçmen bulunmaktadır’’ dedi. Sağlık Bakanlığı tarafından Avrupa Birliği desteğiyle yürütülen ‘’ Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin Sağlık Statüsünün  ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından sunulan ilgili hizmetlerin geliştirilmesi (Sıhhat) eğitim bileşeni’’ kapanış töreni gerçekleşti. Törene Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Muhammet Güven ,Halk Sağlığı Genel Müdürü Doç. Dr. Fatih Kara ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Mali İş Birliği Bölüm Başkanı Andre Etienne Lys katıldı. Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin Sağlık Statüsünün  ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından sunulan ilgili hizmetlerin geliştirilmesi (Sıhhat) eğitim bileşeni kapanış töreninde söz alan Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Muhammet Güven, şunları aktardı: ‘’Bildiğiniz gibi insanlık tarihini “göç tarihi” olarak da nitelendirmek mümkün. Tarih boyunca göçler, farklı inanışa, farklı kültüre sahip olan insanları bir araya getirmiş ve günümüz toplumlarının oluşumuna zemin hazırlamıştır. Bu husus Türkiye için de benzer şekilde cereyan etmiştir.’’ ‘’Türkiye, bulunduğu coğrafi konumun yanı sıra toplum tarafından yabancıların benimsenmesini kolaylaştıran “kabul kültürü” nedeniyle asırlar boyunca birçok göç akınına sahne olmuştur. 2000’li yılların başlarında Türkiye daha çok göç veren ya da transit ülke olma vasfıyla anılırken, günümüzde, bölgesinde yaşanan krizler karşısında mağdur insanlara kucak açan politikalar benimsemesi ve sağladığı ekonomik ve siyasi istikrar neticesinde hedef ülke konumuna gelmiştir.’’ ‘’TÜRKİYE EN YÜKSEK SAYIDA ZORLA YERİNDEN EDİLMİŞ GÖÇMENE EV SAHİPLİĞİ YAPMAKTA’’ ‘’Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin 2017 yılında hazırladığı Zorunlu Göç Raporu’na göre Dünyada, 28,5 milyonu mülteci ya da sığınmacı olmak üzere 68,5 milyon kişi zorla yerinden edilmiş olup, Türkiye en yüksek sayıda zorla yerinden edilmiş göçmene ev sahipliği yapmaktadır.’’ ‘’TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ, HEMEN YANI BAŞINDA GERÇEKLEŞEN OLAYLARA SEYİRCİ KALMADI’’ ‘’Göç İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine göre ülkemizde 3.6 milyonu Suriyeli olmak üzere yaklaşık 5 milyon zorunlu göçmen bulunmaktadır.’’ ‘’Türkiye Cumhuriyeti Devleti, hemen yanı başında gerçekleşen olaylara seyirci kalmamış, Suriyeliler için açık kapı politikası izlemiş ve söz konusu kişilere “geçici koruma” statüsü vermiş, sağlık ve eğitim gibi temel hizmetlerden yararlanabilmelerine imkân sağlamıştır. Bu minvalde, ülkemizde geçici koruma altına alınan Suriyeli kardeşlerimize, Sağlık Uygulama Tebliği kapsamında yer alan sağlık hizmetleri, Bakanlığımıza bağlı sağlık kuruluşlarında, vatandaşlarımıza sunulduğu gibi sunulmaktadır.’’ % 72,8 ORANIYLA SAĞLIK HİZMETLERİ ‘’Yapılan bir bilimsel araştırma, Suriyeli geçici korunanların en fazla memnuniyet gösterdiği hizmetlerin % 72,8 oranıyla sağlık hizmetleri olduğunu ortaya koymaktadır.’’ SAĞLIK HİZMET VERİLERİ Konuşmasına bir kısım sağlık hizmet verilerini aktararak devam eden Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Muhammet Güven, şunları dile getirdi: ‘’Ülkemizde geçici koruma altına alınanlara, bu güne kadar geçen süreçte; - 63 milyon 465 bin 667 muayene, 2 milyon 233 bin 331 yataklı tedavi, 1 milyon 909 bin 983 ameliyat hizmeti verdik. - Hastanelerimizde 505 bin 860 doğum gerçekleştirdik. - Ulusal aşı takvimimize uygun olarak 5 milyon 851 bin 647 doz aşı yaptık. - Her yıl ortalama 130 bin geçici korunana, 112 acil sağlık ekibimizle müdahale ettik. Bu veriler dahi, ülkemizde, göç sağlığı kapsamında yürütülen faaliyetlerin büyüklüğünü ortaya koymaktadır.’’ ‘’Biz, ülke olarak bu hizmetleri, büyük oranda kendi imkânlarımızla gerçekleştirdik. Bu minvalde, beklediğimiz kadar olmasa da sunduğumuz sağlık hizmetlerini geliştirmek için dost devletlerden ve uluslararası kuruluşlardan da destekler aldık. Bu desteklerden belki de en önemlisi, Avrupa Birliği tarafından, ülkemizde bulunan geçici korunanlara sunulan sağlık hizmetlerini geliştirmek ve güçlendirmek amacıyla, FRIT kapsamında verilen 300 milyon Avro tutarındaki hibe desteğidir. Proje kapsamında, AB tarafından bu güne değin yaklaşık 196 milyon Avro aktarılmış, hali hazırda bu meblağın tamamı sözleşmeye bağlanmış, yaklaşık 170 milyon Avro nakdi harcama gerçekleştirilmiştir.’’ SIHHAT Projesi kapsamında edinilen bir kısım kazanımlardan bahsetmek istiyorum. Proje kapsamında;

  • 29 ilde açılan 183 göçmen sağlığı merkezinin faaliyetleri desteklenmiş,
  • Çoğunluğu Suriyeli olmak üzere 3 bin 199 personel istihdam edilmiş,
  • 113 kamu hastanesi için toplan 3 bin 910 tıbbi cihaz tedarik edilmiş,
  • 11 antijene yönelik yaklaşık 5.4 milyon doz aşı alınmış,
  • 6 milyon kutu D Vitamini, 2.4 milyon kutu da Demir preparatı alınmıştır.
Bütün bu faaliyetler ile bir taraftan sağlık hizmet kapasitemizin geliştirilmesi, diğer taraftan, alınan tedbirlerle nitelikli sağlık hizmetlerinin sunulması amaçlanmıştır. ‘’Görüldüğü gibi, Proje kapsamında sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi için, kapsamlı ve çok paydaşlı faaliyetler yürütülmektedir. Bu faaliyetlerin hepsi oldukça önemlidir. Ancak, bu faaliyetlerin en önemlilerinden birinin, bu gün kapanışını gerçekleştirdiğimiz eğitimler olduğu açıktır. Kaliteli ve sürdürülebilir hizmetler için eğitim yapılmasının gerekliliği hepinizin malumudur’’ (Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)    
Editör: TE Bilisim