CHP’den Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın kentte yaşamak zorunda kalan Suriyeli mültecilere ilişkin sözlerine demokratik kitle örgütleri ve mülteci dernekleri, barolar, meslek örgütleri tepki gösterdi. Mülkiyeliler Birliği’nde gerçekleşen ortak açıklamaya çeşitle mülteci dernekleri, İzmir Barosu, İHD,  Türk Tabipleri Birliği’nin de bulunduğu 30’un üzerinde kurum destek verdi. Özcan’ın Anayasanın eşitlik hükmüne ve Belediye Kanununa aykırı hareket ettiğini dile getiren Kurumlar, yapılan ortak açıklamada, ırkçı saldırı ve linçlerin yaşanmaması için bu tür açıklamalara hoşgörü gösterilmemesi gerektiği söyledi. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın Suriyeli mültecilere her türlü yardımı kestiğini ve iş yeri açma ruhsatı vermeyeceğini açıklamasına birçok kurumdan ortak tepki geldi. İnsan Hakları Derneği, Mültecilerle Dayanışma Derneği, İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi, İzmir Barosu, Mülkiyeliler Birliği, Sosyal Demokrasi Vakfı, Türk Tabibler Birliği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı gibi birçok kurumdan temsilcinin katıldığı basın toplantısı, Mülkiyeliler Birliği Toplantı Salonunda gerçekleşti. Mülkiyeliler Birliği Başkanı Dinçer Demirkent, söz konusu kararın hukuka ve insan haklarına aykırı olduğunu belirterek, ilticaya erişimin bir lütuf değil hak olduğunu dile getirdi. Anayasanın eşitlik hükmü gereği, Belediyeler Kanununda belirtilen kentli haklarının sadece vatandaşları değil mültecileri de kapsadığı hatırlan Demirkent, hemşehrilerin belediye idaresinin yardımlarından yararlanma hakları olduğu dile getirildi. “HERHANGİ BİR MAAŞ SÖZ KONUSU DEĞİLDİR” Demirkent, Özcan’ın iddia ettiği gibi Suriyeli mültecilere maaş verildiği iddiasının tamamen yanlış olduğu belirterek, “Suriyeli ve diğer mültecilere devlet tarafından bağlanan herhangi bir maaş söz konusu değildir. Çok sözü edilen Kızılay Kart desteği, Avrupa Birliği’nin vaat ettiği 3 milyar avro kapsamında Sosyal Uyum Yardımı adı ile tüm Suriyelilere değil, sadece belirli koşulları taşıyan mültecilere verilmektedir. Tutarı da ayda 120 TL’dir. Ayrıca bu yardım, yabancı kaynaklardan fonlanmış dahi olsa, ihtiyaç sahibi Türkiyeli ailelere verilen destek ile uyumlu olarak ve bu desteği aşmayacak şekilde hazırlanmıştır” şeklinde konuştu. “IRKÇI SALDIRILARA UYGUN ORTAM HAZIRLAR” Bu tür söylem ve yaklaşımların, dünyada ve Türkiye’de nefret söylemi anlamına geldiği belirten Demirkent, bu suçların, ırkçı saldırı ve linçlere uygun ortam hazırlayabileceği uyarısında bulundu. Geçtiğimiz haftalarda yaşanan Yeni Zelanda saldırısının da bu türden bir saldırı olduğu hatırlatan Demirkent, “Benzer saldırıların Türkiye’de de olmasını istemiyorsak yerel seçim kampanyaları döneminde farklı partilerde de görülebilen bu şekildeki açıklamalara prim ve hoşgörü gösterilmemelidir” dedi. (Sinan ONUŞ)

Editör: TE Bilisim