Bu yıl ÖSYM tarafından ilk kez düzenlenecek olan YKS yani Yükseköğretim Kurumları Sınavı için geri sayım başladı. 2 milyondan fazla aday, 30 Haziran ve 1 Temmuz’da düzenlenecek sınav için gün sayıyor. Uzun bir çalışma maratonunun ardından yorucu sınav yolculuğu sona ererken adaylar sınav günü neler yapmalı, kaygıları ile nasıl başa çıkmalılar? Kendisi de eğitimci olan Mustafa Kayaalp ile sınav kaygısı üzerine konuştuk. Geleceği için binlerce gencin ter dökeceği sınava sayılı günler kaldı. Bu dönemde öğrenci sınava ne kadar çok hazırlanırsa hazırlansın sınav stresine yenik düşebiliyor. Sınav kaygısı sadece öğrencilerin değil, ailelerin de sorun yaptığı konulardan birisi. Çünkü sınav anında yaşanan stres, başarının önündeki en büyük engeli oluşturabiliyor. Stresin esasında kontrol edilebilir bir duygu olduğunu ifade eden eğitimci Mustafa Kayaalp, adaylara sınav stresi hakkında önerilerde bulundu. AİLE, KAYGILARINI BELLİ ETMEMELİ Eğitimci Mustafa Kayaalp yaşanan sınav kaygısının her şeyi eksiksiz tam olarak yapmak isteyen, mükemmelin peşinde koşan öğrencilerde görüldüğünün altını çizdi. Yaşanılan kaygı ile öğrenci konuya tam anlamıyla hakim olsa dahi, yaşadığı kaygı ve stresten dolayı unutkanlık yaşayabilir ya da dikkatinin dağılmasına neden olabilir ifadelerini kullanan Kayaalp sınav kaygısı ile ilgili şunları aktardı: “Kaygıyı sadece öğrenciye yüklememek lazım. Burada başka faktörler de rol oynayabiliyor. Bunlardan birisi de ailenin beklentilerinin yüksek olması, öğrencinin de bunu düşünerek stres altına girmesine neden olabiliyor. Aile çoğu zaman kendi kaygılarını çocuğuna yansıtabiliyor. Aile çocuğuyla ilgili kaygı konusunda sınırlarını bilmeli, çocuğunu yüksek stres altına sokmamalıdır. Çünkü aile farkında olmadan kaygılarını belli ederek ya da direkt çocuğuyla paylaşarak çocuğun geleceğini etkileyebiliyor. Aile sınavı yüceltmemeli, çocuğuna sınav sonucunun dünyanın sonucu olmadığı fikrini vermelidir. Tabi şunu da eklemek gerekir sadece aile değil, sosyal çevre de gencin etkilenmesine neden olabiliyor.” STRES, KONSANTRASYON EKSİKLİKLİĞİNE NEDEN OLUR Stresin kendi içerisinde ikiye ayrıldığını belirten Kayaalp, “Stres bazen olumlu bazı zaman da olumsuz duygulara neden olur. Olumlu stres bazen kişiyi harekete geçirebiliyorken bazen de yapılan işe konsantre olamamasına neden olabilir. Çünkü olumsuz stres, öğrenciyi etkisi altına alarak kaygılarını artırıp, karamsar duygular verebiliyor. Bu sadece kişiyi psikolojik olarak etkilemiyor biyolojik olarak da etkileyebiliyor. Örneğin sindirim sisteminde de bazı bozukluklara neden olabiliyor. Böylesi durumlarda daha büyük sorunlara yol açılmaması için stres hemen kontrol altına alınmalıdır. KİŞİ KENDİSİNİ MOTİVE ETMELİDİR Kayaalp, adayların genelde sınava farklı anlamlar yüklediklerinden stres yaşadıklarını ifade ederek, sınava ilişkin muhakkak eksikliklerin olabileceğini ve bundan dolayı da stres yaşayabileceklerini belirtti. Farkında olunan eksiklilerin kaygı ile giderilemeyeceğini belirten Kayaalp şunları söyledi: “Eksikliklerinin farkında olan kişi bunun için kaygılanmaktan ziyade elinde olan zamanı doğru şekilde planlayarak eksikliklerini bertaraf edebilir. Bu tamamen kendinin elinde olan bir şeydir. Yani strese karşı koymak her hâlükârda kişinin elinde olan bir şeydir. Eğer ki kişinin kafasında ben henüz sınava hazır değilim, yeterince vaktim yok ya da sınav için öğrendiğim bilgiler ileride hayatımın hangi noktasında işime yarayacak gibi düşüncüleri aklından geçiriyorsa biran önce bu düşüncelerden uzak durmalıdır. Çünkü bir konu düşünüldükçe insanda strese yol açar. Bunun yerine en iyi iyisini yapacağım, dünyanın sonu değil gibi düşüncelerle kendisini motive etmelidir. Zira negatif düşünceleri sürekli aklında geçirirse bu kendisinde strese neden olacak, bu da başarısını etkileyecektir.” SINAV KAYGISIYLA BAŞA ÇIKMAK İÇİN ÖNERİLER… Sınav kaygısıyla başa çıkmak için çeşitli önerilerde bulunan Kayaalp, eğer ki kişi kaygılarıyla başa çıkamayacak durumdaysa bunun için bir uzmandan yardım alınabileceğini ifade etti. Çünkü kaygılarını yönetemeyen kişide ileride ruhsal bozukluklar çıkabilir. Bunlar, depresyon, anksiyete bozukluğu ya da uyku bozuklukları gibi olabilir. Tabi bu raddeye ulaşmayan kişiler evde dahi kaygılarından kurtulabilirler. Bunun için yapılması gerekenler:

  • Kaygıya neden olan düşüncelerinizi sorgulayın. Aklınızı kurcalayan sorunları tekrar değerlendirin ve başka bakış açılarıyla yaklaşmaya çalışın,
  • Çeşitli nefes alma ve gevşeme egzersizleri işe çok yarayacaktır. Düzenli olarak mutlaka bu tür egzersizleri yapın,
  • Var olan kaygıyı bastırmaktan ziyade kaygınızla yüzleşin ve onu tanıyın,
  • Dikkatinizi başka yöne çekmeye çalışın ve aklıdaki kötü düşünceleri durdurun,
  • Bütün bunlara rağmen kaygı ile baş edilemiyorsa bir uzmandan yardım alın.
Bununlar birlikte ailelerin yapabilecekleri:
  • Aile çocuğuna erken yaşlardan itibaren verdiği sorumlulukların sadece sonucuna odaklanmamalıdırlar,
  • Yaşanılan süreçte sadece sonuca odaklanmamakla birlikte onlara diğer seçenekleri de sunmalı, bu konuda yol göstermelidirler.
  • Bununla birlikte aile çocuğuna yeni sorumluluklar alma konusunda da teşvik edici olmalıdır.
SINAVDAN ÖNCE VE SINAV ZAMANINDA YAPILMASI GEREKENLER Kayaalp sınav günü yapılacaklar ile ilgili şu önerilerde bulundu: “Sınavın olduğu hafta aday spora başlayıp, beslenmesini daha sağlıklı hale getirebilir. Spor yapmak kişi de stresi azaltmaya muhakkak yardımcı olacaktır. Bununla birlikte kişi uykusunu da düzene sokmalıdır. Erken uyuyup, erken kalkmaya özen gösterirse sınav günü de problem yaşamayacaktır. Unutulmamalıdır ki uyku iyi alınırsa gerginlik ve stres de azalacaktır. Uykusuzluk kişi de gerginliğe neden olur. Sınav günü ise kişi muhakkak kahvaltısını yapmalıdır. Kahvaltının ise fazla sulu olmamasına dikkat edilmelidir. Bununla birlikte sınav günü giyilecek kıyafetler de rahat olmalıdır. Sınava başlamadan önce gevşeme ve nefes egzersizleri yapılarak kişi kendisini rahatlamalıdır. Sınava başladığında ise yanıtlayabileceği sorulardan başlamalı, kendisini uğraştıran sorulara çok vakit ayırmamalıdır. Bu tür sorulara vakti kaldığında dönüp tekrar yapabilir.” (Türkan ÇATAL YILDIZ)
Editör: TE Bilisim