Kuran kurslarında ders veren öğreticilerin artık öğretici ismini bırakılıp öğretmen olması gerektiğine dikkat çeken Diyanet-Sen 3 Nolu Şube Başkanı Zeki Saykılı, öğreticilik unvanı bana biraz basit ve yapay geliyor. Öğretmenlik kadrolarının öğreticilere de verilmesini ve öğreticilerin, öğretmenlerle aynı özlük haklarına sahip olmasını istiyoruz ifadelerini kullandı. Güvenpark’taki cami yapımı tartışmalarına da değinen Saykılı, “Bu ülkenin yüzde 98’i Müslüman’dır ve Güvenpark bölgesine ciddi bir cami ihtiyacı vardır” dedi. “CAMİLERE LOJMANLARIN YAPILMASI GEREKİR” Camilerin lojman problemi sorunu olduğunu vurgulayan Saykılı, “Camilerde ki arkadaşlarımız kendisine layık olmayan, nem alan ve çoluk çocuğunun sağlık problemleri yaşadığı lojmanlarda hala oturmaktadırlar. Biz bu arkadaşlarımıza lojmanların yapılmasını istiyoruz. Bu durum devlete ek bir yük değil. Devletin buralar için kendi cebinden çıkan bir para yok. İnsanların tamamen hayır ve hasılatları ile yapılan bir şeydir. Cami imamlığı bir PTT memurluğu gibi değildir. Biz 24 saat esasına göre görev yapıyoruz. Ev kirasının 2000-3000 bin olduğu lüks bölgelerde camilerimiz bulunuyor. Buralarda lojmanların yapılması gerekir” şeklinde konuştu. “YEREL YÖNETİMLER CAMİLER KONUSUNDA ELİNDEN GELEN HER ŞEYİ YAPIYORLAR” Yerel yönetimlerin, camiler, din görevlileri veya cami görevlileri ile hizmet noktasında herhangi bir problem veya sıkıntı yaşamadıklarını söyleyen Saykılı, “Camide herhangi bir problem ve sorun olduğunda belediye bunu kendi sorunu ve problemiymiş gibi görüyor. Çözüm noktasında da elinden geldiği her şeyi yapıyor. Yani gücü neye yetiyorsa onu yapıyor. Yerel yönetimler cami avlusunu biçebiliyor. Gelip camiyi temizleyebiliyorlar. Onların da belirli bütçeleri oluyor. Ve birçok değişik görevleri de bulunuyor. Fakat elinden gelen her şeyi yapıyorlar. Yerel yönetimler ile ilgili herhangi bir sorunumuz yok” diye konuştu. “RAMAZAN BİZİM HASAT MEVSİMİMİZDİR” Ramazan yaklaşması dolayısıyla cami imamlarını yoğun bir gündem beklediğini kaydeden Saykılı, “Ramazan bizim hasat mevsimimizdir. Manevi havanın zirve noktasına çıktığı bir dönemi insanlarla birlikte geçirmeye çalışıyoruz. Caminin din görevlisi ramazan boyunca cemaat ile görev yapmak zorunda. Bizim ulaşım sorunumuz yok. Fakat kuran kursu öğreticilerimizin öğretmenlerle aynı kısastan yararlanması gerekir. Kuran kursu hocası indirimli bilet uygulanmasından yaralanması gerekir. Bu durum bana göre zaruri bir ihtiyaçtır” dedi. “MELİH GÖKÇEK ANKARADAKİ CAMİ AÇIĞINI KAPATTI” Melik Gökçek’in son 20 yılda Ankara’da ciddi bir cami açığını kapattığını kaydeden Saykılı, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Allah kendisinden razı olsun. Bunu özellikle belirtiyorum. Ankara halk arasında mabetsiz şehir olarak bilinen bir isimdi. Ama şuan cami yönünden zirveye çıktığı bir dönemi yaşıyoruz. Bunu Melih Gökçek’e borçluyuz.” “CAMİ BİR İHTİYAÇ BİR MABETTİR” “Cami bir siyasetin merkezi değil, cami bir ihtiyaç, bir mabettir. İnsanların da camiye ihtiyacı var. Şimdi siz bunu bir siyasi çekişme içerisine sokarsanız, işlevselliğini yitirir ve kaybeder. Bir gurubun Güvenpark’ta cami yapılmalı bir gurubun ise yapılmamalıdır tartışmasını onaylamıyoruz. Bu tarz bir tartışmanın içine girilmemelidir. Bu milletin yüzde 98’i Müslüman’dır ve Kızılay bölgesine ciddi bir camiye ihtiyaç vardır. Çünkü burası Müslüman bir ülkedir. Birilerinin efendim ben buraya cami yaptırmam, buraya bir cami yaptırılırsa ben bir mağlubiyet hissi yaşarım durumunu doğru bulmuyoruz. Onun için herkes şunu iyi bilmeli; camiler bu ülkenin tapusudur, mozaiğidir. Camilere ideolojik olarak bakmamamız gerekir. Buralar din hizmeti veren yerlerdir. “ “OLAYLARA İDEOLOJİK OLARAK BAKMIYORUZ” “Biz şube olarak din görevlileri arkadaşlarımızın yanındayız. Doğruluk ve güzellik kimden gelirse gelsin biz onların yanındayız. Olaylara ideolojik olarak bakmıyoruz. Yani doğru olan her şey başımızın tacıdır. Yeter ki ülkemizin ve milletimizin menfaatine olsun. Devletimize yararlı olsun. Bu ülkenin birlik ve beraberliği için elimizden gelen her şeyi yapar ve taşın altına da elimizi sokarız. Her sorunu bir anda çözeriz desek olmaz. İnsan yaşadığı sürece bu sorunlar bitmez ve devam edecektir. Önemli olan bu sorunlara duyarsız kalmamaktır. “ Kadir GÜRHAN

Editör: TE Bilisim