Ankara Ticaret Odası (ATO) ve Ankara Sanayi Odası (ASO) işbirliğinde; Ankara Valiliği ile Sağlık Bakanlığı’nın desteği ile düzenlenen ‘Türkiye Mezunları Ankara İş Dünyası Buluşmaları Sağlık Sektörü Konferansı’nda konuşan Sağlık Bakanı Müsteşar Yardımcısı Şuayip Birinci, Sağlık turizminin Türkiye’nin gelecek vizyonunda önemli bir başlık olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin 1,5 milyar nüfusa hizmet sunabilecek noktada olduğunu söyleyen Birinci, “Bugün Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkeler ile mücadele edebilecek insan kaynağına sahibiz. Bu büyük bir zenginliktir.  Birçok alanda iddialı konuma gelmiş durumdayız. 2023’te Türkiye’yi bölgenin sağlık merkezi yapmayı hedefliyoruz. Uzun vadeli hedeflerimizden biri de sağlık yatırımlarının artırılmasıdır” ifadelerini kullandı. Konferans programı 1 Mart Perşembe günü gerçekleştirilen özel hastane ve üretim tesislerinin gezilmesi ile başladı. Sheraton Otel’de gerçekleştirilen konferansın açılış konuşmalarını Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Şuayip Birinci, Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran, Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, Kırgızistan Sağlık Bakanı Talantbek Batıraliyev, Somali Sağlık Bakanı Fevziye Abikar, Libya Sağlık Bakanı Ömer Beşir el-Tahiri ve Azerbaycan Askeri Hastaneler Başhekimi Prof. Dr. Kenan Yusufzade yaptı. “BİRLİKTELİĞİMİZİ GELECEĞE TAŞIMALIYIZ” Eğitim veya başka bir nedenle Türkiye ile bağ kurmuş herkesi selamlayan Sağlık Bakanı Müsteşarı Şuayip Birinci, “Bu birlikteliklerin mutlaka geleceğe taşınması gerektiğine inanıyoruz” dedi. Birinci, “Hepimiz yaşadığımız ülkelerde ortak bir amaç uğruna emek harcıyoruz. Sağlık gibi kıymetli bir hazineyi evrensen düzeyde korumak ve güçlendirmek için hayatımızı adıyoruz. Sağlık alanındaki tüm birikim ve imkanları tüm insanlar için seferber kılma, bu kutsal mesleğin mensupları için temel bir sorumluluktur. Bugün bu toplantı ile 50 ülkeden dostlarımızla sağlık dolu bir gelecek için sorumluluklarımızı yerine getirmiş oluyoruz” şeklinde konuştu. “İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN” “Sağlığın evrensel kapsayıcılığını tesis etme meselesi dünya ülkelerinin ortak çabası ve insan merkezli küresel bir vizyon ile mümkün olacaktır”  diyen Birinci, “Türkiye olarak tüm toplumumuza “Önce insan, önce sağlık” anlayışı ile hizmet sunuyoruz. Aynı anlayış ile erişebildiğimiz diğer toplumlara da elimizi uzatıyoruz. Dünyanın neresinde olursa olsun sağlık hakkını, yaşama hakkını her türlü maddi kaynağın önünde tutuyoruz. “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” diyen kadim bir medeniyet anlayışımızı sınırlarımızın dışına taşıyabilmek için bütün imkanlarımızı seferber ediyoruz” diye konuştu. “SAĞLIK POLİTİKASINDA ÜÇ İLKE” Türkiye’nin kendisine sağlık alanında büyük hedefler belirlediğini vurgulayan Birinci, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Sağlık politikamızda önem vereceğimiz üç husus var. İlki, ülkemizdeki sağlık endüstrisinin geliştirilmesi, sağlık turizminin geliştirilmesi ve kaliteli salık hizmetlerinin sunulmasının devam etmesidir. Bunu yapabilmek için sağlık teknolojilerini üretebiliyor olmamız gerek. Kanser gibi büyük maliyeti olan tedaviler ile mücadele edebilmek için sağlık teknoloji üretebiliyor olmamız gerekiyor. Türkiye’de kısa vadede tüketilen ilaçların kutu bazında yüzde 79,5’i, değer bazında yüzde 45’i yerli üretim. Kullanılan tıbbı malzemelerin en az yüzde 50’sinin yerli üretim olması hedefimiz var. İlaçların yerelleştirilmesi için önemli adımlar atıyoruz, atmaya da devam edeceğiz. Sağlık bilimi alanında yapılan bilimsel çalışmaları destekliyoruz.” “DÜNYANIN EN BÜYÜK 13’ÜNCÜ AVRUPA’NIN EN BÜYÜK 5’İNCİ EKONOMİSİ” 56 ülkeden 200’den fazla sağlık mezunu ile katılımcı ülkeden üst düzey yöneticilerin kendileri ile buluştuğunu kaydeden Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, “Üniversite eğitimlerin ülkemizde tamamlayan ve bugün aramızda olan konuklarımıza hoş geldin demek istiyorum. Ülkemizde eğitimleri alarak ülkelerine dönen Türkiye mezunları ile etkin, sürdürülebilir bir işbirliği sürdürmek için bu konferansı düzenliyoruz. Bu etkinliği ülkemiz ve Ankara açısından önemsiyoruz. Ekim 2017 tarihli IMF raporuna göre ülkemiz dünyanın en büyük 13’üncü Avrupa’nın en büyük 5’inci ekonomisi oldu. TÜİK 2017 verilerine göre, 87 milyona ulaşan genç ve dinamik nüfusu ve istikrarlı siyasi ortamı ile dünyanın gelişen ekonomilerinden biridir. Ülkemiz son çeyrekte dünya rekoru kırarak yüzde 10,1 gibi bir büyüme gerçekleştirdi. Ülkemizi dünya ekonomileri arasında daha üst sıralara taşımak için var gücümüzle çalışmaktayız” dedi. “ANKARAYI SAĞLIK TURİZMİN BAŞKENTİ YAPACAĞIZ” Geçmiş yıllarda Ankara’nın, ülkenin dört bir yanından gelen hastalara sağlık hizmeti veren bir il iken bugün yurt dışından gelen hastaların tercih ettiği bir il haline geldiğine dikkat çeken Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran ise şunları söyledi: “Günümüzde sağlık sektörü, turizmin en önemli dalı haline geldi. Birçok ülke bu alanda birbirleri ile rekabet eder hale geldi ve bu alandan ciddi gelirler elde ediliyor. Ülkemiz de sağlık turizmi ile adından söz ettirmeye başladı. Hekimlere duyulan güven ve hizmet kalitesi ile Ankara, sağlık turizminde ilk sıralarda yer alıyor. Şehir Hastanelerinin tamamlanması ile Ankara’da 15 bin yatak kapasitesine ulaşılacak ve Ankara’nın sağlık alanında gelişmesi hızla devam edecek. Biz Ankara’yı sağlık turizmin başkenti haline getirebileceğimize yürekten inanıyoruz. Çünkü Ankara’da bu potansiyel var.” “ÜLKELER ARASINDAKİ İLİŞKİ GÜÇLENECEK” Baran, “Ankara’nın sağlık turizminin başkenti haline gelmesi için ortak bir irade sergilemek gerekiyor. Biz bu konuda üzerimize düşeni yapma gayret içindeyiz. Bu konferansın amacı; Ankara’da sağlık turizmi ve sağlık sektörünün daha da gelişmesini sağlamak, sağlık turizmi ile daha fazla turist ve sağlık yatırımı çekmek. Konferans kapsamında 3 gün boyunca sağlık turizmi, sağlık yatırımları, sağlık reformları gibi başlıklar görüşülecek. Hizmet ve üretim tesisleri gezilecek. Yeni teknolojilerin tanıtımları ve taraflar arası birebir görüşmeler gerçekleştirilecek. Sizler Türkiye’de eğitiminizi tamamladıktan sonra ülkelerinize dönerek önemli yerlere geldiniz. Bu eğitim sırasında aramızda oluşan bağların sağlık sektöründe işbirliği ve güç birliğine dönmesini arzu ediyoruz. Bu konferans ile ülkelerimiz arasındaki ilişkiler daha da güçlenecek.” (Kadir GÜRHAN)