Serbest taksiciler, 100 puan üzerinden devreye sokulan puan ceza sisteminden kaynaklı mağdur olduklarını belirtti. 100 puanı dolduran taksicinin ehliyetine el konulduğunu söyleyen serbest taksiciler, her seferinde ceza olarak kesilen 10 puanın ise oldukça yüksek olduğuna dikkat çektiler. En ufak bir ihlalde 10 puan ceza kesildiğini kaydeden Taksiciler, kesilen cezanın 5 puan veya altına indirilmesi gerektiğini belirtiyor. 100 puana ulaştıklarında ehliyetlerine el konulduğunu vurgulayan Taksiciler, “Ehliyetimize el konularak mağdur duruma düşürülüyoruz. Ehliyetimiz ekmek kapımızdır. Bir nevi ekmeksiz bırakılıyoruz. Hepimiz aile geçindiriyoruz. Ehliyetimiz elimizden alındığında, ehliyetsiz çalışmak zorunda kalıyoruz. Bunların tamamına köklü çözümler üretilmelidir” açıklamalarında bulundular. “HABER VERİLMEDEN CEZA KESİLİYOR” Yaklaşık 15 yıldır taksicilik yaptığını söyleyen Nihat Türk, puanlama sisteminin çok eskiye dayandığını belirterek, “Herhangi bir kural ihlalinden dolayı daha önce 5 puan ceza kesiliyordu. Şimdi ise bu cezayı 10 puana çıkardılar. 10 ufak ihlalden 10 defa ceza demek oluyor. Bu ceza 100 puana ulaştığında ehliyetimiz elimizden alınabiliyor. Cezalar ehliyetimize yazılıyor. Polis memurları ters yoldan gelerek bize ceza kesiyorlar. Özellikle puanımız dolsun diye bunu yapıyorlar. İnsan avına çıkmış gibi bizi yakalamaya çalışıyorlar. Bir pusu sistemi uyguluyorlar diyebiliriz. Çoğu zaman da bize hiç haber verilmeden cezalar kesiliyor. 100 puanı doldurmak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Bizim mağdur olmamız onları zerre kadar ilgilendirmiyor. Her bir ihlalde 10 puan ceza kesiliyor” dedi. “SİSTEM RANTA DÖNÜŞTÜ” Ehliyetlerine el konulduktan sonra sürücü kursuna gittiklerini anlatan Serdar Esen ise, “400 TL civarında bir para ödeyerek kursa tabi tutuluyoruz. Kursa tabi tutulduktan sonra bir evrak alıyoruz. O evrak ile Trafik Şube Müdürlüğüne giderek ehliyetimizi alıyoruz. Evrak olmadan ehliyetimizi alamıyoruz. İki ay boyunca ekmeksiz bırakılıyoruz. Bu sistemin ranta döndürüldüğünü düşünüyoruz. Başka da bir yararı olduğunu düşünmüyoruz. Ceza yazmak için aramadıkları bahane kalmıyor. En ufak bir bahane de bile ceza yazıyorlar. Gün içerisinde üç ya da dört defa ceza yazdıklarını biliyoruz. 100 puanımızı doldurtup ehliyetimizi elimizden almak için her şey yapılıyor. Puanı silme gibi bir durumda yok. Verilen puan ancak bir yıl sonra silinebiliyor” diye konuştu. “RENGİMİZ SARI DİYE, HER ŞEY YAPILIYOR” Kızılay’da çalışan ticari taksicilere polis memurları tarafından tavır alındığını vurgulayan Türk, “Bu şekilde plakalarımızın değeri inanılmaz şekilde düşüyor. Ve Ankara gibi bir yerde plakalarımızın değeri 500 Bin TL. İstanbul’da ise 2,5 trilyon civarındadır. Yani buranın dört katı kadar bir para. Polisler buraya geldiklerinde sadece ticari taksicilere para kesiyorlar. Park halindeki diğer araçlara dokunmuyorlar. Sadece bize dokunuyorlar. Burası yasak bölge, he bizim için hem de diğer araçlar için yasak bölge. Fakat cezaya gelince sadece bize kesiliyor. Bize git dediklerinde, biz gidiyoruz. Fakat diğer sivil araçlar yerinde bekliyor. Yani rengimiz sarı diye, bize yapılmayan şey kalmıyor” şeklinde konuştu. “EHLİYETSİZ ÇALIŞMAK ZORUNDA KALIYORUZ” ‘Türkiye’de yaşamanın şartları eskisi gibi değil’ diyen Esen, “Şuan yaşamak oldukça zorlaştı. Önceden bir evde tek baba çalışırdı ve ailenin tamamına bakardı. Fakat şimdilerde ise, bir evden dört kişi çalışmasına rağmen yine de geçim sıkıntısı yaşanıyor. Aileye ve çoluk çocuğa baktığız için, ehliyetimize el konulduğunda da ehliyetsiz çalışmaya çalışıyoruz. Çünkü aile geçindiriyoruz. İki ay boyunca boş kalamıyoruz. Çalışmak zorundayız. Çocuk okutuyoruz, bunların giderlerini nasıl karşılayacağız ki? Günlük cebimize koyduğumuz altmış lira ile hem aile geçindiriyoruz, hem fatura ödüyoruz. O yüzden hangi şartlar altında olursa olsun, ehliyetsiz çalışıyoruz. Yakalandığımız zaman da mecburen cezasını ödüyoruz” ifadelerini kullandı. “YILLIK 6 BİN TL TRAFİK CEZASI” Öncelikle mağduriyetin giderilmesi için, puanlama sisteminin düşürülmesi gerektiğinin altını çizen Esen, konuşmasına şu şekilde devam etti: “10 puan yerine 5 puan ceza kesilebilir. Ya da daha düşük bir puan olabilir. İstanbul’daki sistem göz önünde bulundurulabilir. İSPARK diye bir sistem var. Örneğin İSPARK’a giriş yapıldıktan sonra 5 TL park ücreti ödeniyor. Ondan sonra park ücreti ödeyen taksici öğlen saat üçe kadar gittiği her yerde park edebiliyor. Yani aracın plakası sistemden görünüyor. Araç her yere park yapabiliyor. Aynı sistem Ankara’da da uygulanabilir. Tabiki de her yere uygulanmayabilir. Birkaç önemli yer belirlenir. Sistem bu yerlerde uygulamaya konulabilir. Dışarı da durağı olmadan çalışan araçlar için bu düzenleme getirilmelidir. Şoförler Cemiyeti Başkanımız, Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımızın bunu konuşarak halletmeleri gerektiğini düşünüyoruz. Ankara’nın vergi yükünü, devlete kazandırdığı paranın alayını ticari taksicilerden kazanıyorlar. Kızılay’da çalışan bir ticari taksici, yıllık ne kadar ödemese 6 Bin TL trafik parası cezası ödüyor. Nerden baksanız dışarı da çalışıp, fakat durağı olmayan 4 bin civarında taksi var. Ona göre kesilen cezaları hesaplayabilirsiniz.” (Kadir GÜRHAN)