Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM), "Emekliliğiniz İçin Buluşuyoruz, Türkiye BES'leniyor" projesi kapsamında, Ankara’da, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) ev sahipliğinde bir panel düzenledi. EGM Yönetim Kurulu Başkanı Taylan Türkölmez, EGM Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Sincek, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in konuşmacı olduğu panelin moderatörlüğünü gazeteci Noyan Doğan üstlendi. Panelde konuşan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, TESK olarak bireysel emeklilik sistemini desteklediklerini dile getirdi. TESK il başkanlarının hazır bulunduğu panelde, Otomatik Katılım’ın 5 – 9 çalışanı kapsayan son fazı, bireysel emeklilik sistemlerinin yıllara göre gösterdiği performans, mevzuat değişikliği ve işveren katkısı hakkında bilgi verildi. ‘’BİREYSEL EMEKLİLİK HEM KİŞİNİN EMEKLİLİK HAYATINDAKİ REFAHI HEM DE ÜLKE KALKINMASI İÇİN SON DERECE ÖNEMLİ’’ TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken  konfederasyonun geçmişinin 900 yıllık ahilik teşkilatına dayandığını dile getirerek, “81 ilde 13 mesleki federasyonla birlikte yaklaşık 2 milyona yaklaşık iş yeriyle ve yaklaşık 2 milyona yakın üyesiyle Türkiye’de en büyük sivil toplum örgütüyüzşeklinde konuştu. Türkiye’nin en önemli sorununun tasarruf olduğunun altını çizen Palandöken, bu anlamıyla bireysel emeklilik sistemlerinin hem kişinin emeklilik hayatındaki refahı hem de ülke kalkınması için son derece önemli olduğunu kaydetti. Palandöken,  il başkanlarına sistemi şehirlerine döndüklerinde diğer üyelere anlatmalarını söyledi. EGM Yönetim Kurulu Başkanı Taylan Türkölmez’in verdiği bilgilere göre 2003 yılında uygulamaya konulan Bireysel Emeklilik Sistemi’ndeki fon büyüklüğü 90 milyar liraya ulaşırken, katılımcı sayısı 7 milyonu buldu. 2017 yılında yürürlüğe giren Otomatik Katılım sisteminde ise katılımcı sayısı 5 milyona ve fon büyüklüğü de 5 milyara ulaştı. Türkiye istihdam piyasasını yakından ilgilendiren Otomatik Katılım sisteminin son fazının başladığını ifade eden Taylan Türkölmez, 5-9 çalışanı bulunan 200 bine yakın şirketi ilgilendiren sürecin Şubat sonuna kadar devam edeceğini dile getirerek bu koşullara sahip iş yerlerinin emeklilik şirketleri aracılığı ile katılım sürecini tamamlamaları gerektiğini söyledi. ‘’GİRİŞLERİNİ GERÇEKLEŞTİRMEYEN BU FİRMALARA ŞUBAT SONUNA KADAR HAK TANINDI’’ Taylan Türkölmez sözlerine şu şekilde devam etti: “Temmuz 2018’de çalışan sayısı 10 – 50 olan firmaların Otomatik Katılıma girişleri oldu. Ancak orada sisteme girmesi gereken 131 firmadan yaklaşık 100 bini katılım gösterdi. 30 bin firmanın yükümlülüğünü yerine getirmediği gözüküyor. Otomatik katılım mevzuatında yakın zamanda düzenlemeye gidildi. Ve sisteme girmeyen, girişlerini gerçekleştirmeyen bu firmalara Şubat sonuna kadar hak tanındı.” Düzenlemeyi af olarak niteleyen Türkölmez, çalışanların sisteme girişini sağlamayan ve buradaki yükümlülüğünü yerine getirmeyen firmaları bekleyen cezalar olduğunu söyleyerek, yeni sürecin iyi değerlendirilmesi çağrısında bulundu. Mevzuat gereği sisteme girmiş ve sonra çıkmış kişilerin 3 yıl sonra tekrar Otomatik Katılım’a dahil edileceğini aktaran Türkölmez, “2017 yılında sisteme girmiş ve sonrada çıkmış olan yaklaşık 5,5 - 6 milyon civarında katılımcının 2020’de tekrar sisteme katılımını sağlamış olacağız” dedi. ‘’TEŞVİKLERLE İŞVERENLERİN YÜKÜNÜ ÇOK ARTIRMAYAN BİR YÖNTEM KURGULANABİLİR’’ Türkiye’de ortalama yaşam süresinin 79’a çıktığını, bunun da 20 – 25 yılları bulan emeklilik süresi anlamına geldiğini dile getiren Türkölmez, “Bu göz önüne alındığında emeklilik hayatımız ile toplumsal refahımızın yolunun tasarruf sistemlerinden geçtiğini aşikar. Bireysel Emeklilik ile Otomatik Katılım tasarruf için en uygun sistemlerdirifadelerini kullandı. Otomatik Katılım odağında yaşanan “işveren katkısı” konusuna da değinen Türkölmez, sistemin diğer ülkelerindeki örneklerinde işveren katkısı bulunduğunu ve başarısının da buradan kaynaklandığını söyledi.  Türkiye’de işveren katkısı bulunmadığını, ancak çeşitli teşviklerle işverenlerin yükünü çok artırmayan  bir yöntem kurgulayabileceklerini de ifade etti. Bireysel emeklilik sisteminde yer alan faizsiz fonlar ve ulaştığı büyüklük hakkında bilgi veren EGM Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Sincek de şunları kaydetti: “Otomatik Katılım sisteminde faizli ve faizsiz fon seçenekleri mevcut. 16 – 17 emeklilik şirketi de bu alternatif fon çeşitlerini sisteme girip, kalmaya karar vermiş olan çalışanlara sunuyor. Burada çalışan istediği fonu tercih edebiliyor. Otomatik Katılım sistemi içinde kalmayı tercih eden 5 milyon çalışandan yüzde 60’ının faizsiz fon tercihinde bulunduğundan bahsedebiliriz.” “TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ İÇİN, ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİ İÇİN ŞİRKETLERİN ASLINDA BURADA TEŞVİK EDEN TARAFTA OLMALARINI ARZU EDİYORUZ” Sincek, devletin bireysel emeklilik sistemi içinde kalmaya karar verenlere sağladığı yüzde 25’lik desteği de hatırlatarak yapının bonkörlüğüne dikkat çekti. Bazı işverenlerin Otomatik Katılım sistemine dahil olduktan sonra çalışanlarına bir iki ay içinde çıkmalarını önerdiğini söyleyen Sincek, “Türkiye’nin geleceği için, çocuklarımızın geleceği için şirketlerin aslında burada teşvik eden tarafta olmalarını arzu ediyoruz” diye konuştu.  Norveç başta olmak üzere birçok ülkede tasarruf fon büyüklüklerinin ülkelerinin gayrisafi milli hasılasını geçtiğini belirten Sincek, İngiltere’deki işveren katkısının yüzde 1 ile başladığını açıkladı. (Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)    

Editör: TE Bilisim