Ülke genelinde ihaleye çıkarılan 14 şeker fabrikasının özelleştirilmesini istemeyen Şeker İş Sendikası Başkanı İsa Gök yönetimi ile birlikte, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken’i makamında ziyaret etti. Şeker İş Sendikası Başkanı İsa Gök, AB ve Türkiye’de yaşanan şeker konusuna dikkat çekerek şeker üreticisiçiftçiye destek verilmesini istedi.Bendevi Palandöken ise “Şekerde yaşanan sorunun çözümü için üretici, esnaf, sanayici ve tüm tarafların bir araya geldiği ortak akıl ile milli konsensüs sağlanmalı” önerisinde bulundu. 14 şeker fabrikasının özelleştirilmesini istemeyen Şeker İş Sendikası, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken’i makamında ziyaret etti.Bendevi Palandöken’e ziyaretlerini kabul ettiğinden dolayı teşekkür eden Şeker İş Sendikası Başkanı İsa Gök, Türkiye’nin son dönemdeki gündeminin şeker fabrikalarının özelleştirilmesi ve sonrasında yaşanacak olan etkilerin olduğunu belirtti. Şeker fabrikalarının ileride özelleştirilmesi ile yaşanacak hadiseleri bire bir anlatmak için TESK’i ziyaret ettiklerini ifade eden Gök, “Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi sonucunda, hemen hemen bütün fabrikalarımızın ilk etapta çoğu kapanacak ve 7-8 fabrikamız çalışır vaziyette olacak. Daha sonraki zamanlarda da Avrupa Birliği’nin şeker maliyetlerinin bize yansıyacağı ve kartellerin malzemesi haline geleceğimizi de Sayın Palandöken’e aktaracağım” dedi. “DIŞA BAĞIMLILIK HERKES İÇİN BİR FELAKET OLUR” TESKGenel Başkanı Bendevi Palandöken, Şeker İş Sendikasının ziyaretinin kendilerini duygulandırdığını belirterek ziyaret ile ilgili şunları söyledi: “Başkanın anlattıklarına ve getirdikleri dosyanın içinde yazanlara tamamen katılıyoruz. Memleketimizin işçisi eğer iyi kazanmazsa, fabrikaları iyi üretemezse dışa bağımlılık herkes için bir felaket olur. Yapılacak olan bir konsensüs ile hem hükümetin hem işçinin hem de işverenin bir arada olduğu diyalog ile bu meselenin konuşulması çok önemli. Zaman zaman hem sendikalarla hem memur konfederasyonlarıyla, hem tüccarlarla, hem de esnafla bir araya geliyoruz. Böyle önemli konularda görüş alışverişinde bulunuyoruz. Çünkü böyle konular anca bu şekilde çözülebilir.” “ŞEKER OLMAZSA OLMAZIMIZ” Palandöken, şekerin olmazsa olmazımız olduğunu ifade ederek 3 beyazın ülkemiz için çok önemli olduğunu vurguladı. Vatandaşlarımızın daha iyi beslenmesi ile ilgili önemli konular olduğunu belirten Palandöken, konuşmasına şu ifadelerle devam etti: “Fabrikalar sadece kar etsin diye kurulmuş fabrikalar değiller. Ülkemizdeki sanayinin gelişmesinde destek olunabilmesi, özel sektörün önünün açılabilmesi için kurulmuş fabrikalar. Avrupa pazarından eğer Türkiye mal ithal ederse ülkemizde de bunun sonucu olarak hayat pahalanacak, dolayısıyla ağzımızın da tadı kaçacak.” “FABRİKALARIMIZ REVİZE EDİLMELİ” Şeker fabrikalarımız eğer daha iyi revize edilebilir hale gelirse hem işçilerimiz mağdur olmayacak hem fabrikalarımız gene milli değer olarak kalmaya devam edecek diyen Palandöken, “İşçi, memur iyi ücret alacak ki esnaf iyi iş yapsın. Bu mantıkla da bakılırsa ülkemizde on binlerce kişi çalışıyorsa bunun arka planında da yüz binlerce kişinin olduğu unutulmamalıdır. Ekonomik bir büyüklük düşünülürse sadece bunu bir yönüyle değil her yönüyle düşünmek gerekir. Pancar çiftçilerinin ve farklı alanlarda çiftçilik yapanların hepsi netice itibariyle esnafa, sanatkâra gidecek ve alışverişini yapacak” dedi. “ŞEKER SADECE ŞEKER OLARAK GÖRÜLMEMELİ” Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi konusunda en önemli konunun insan sağlığını tehdit eden boyutu olduğunu dile getiren Palandöken, “Şeker fabrikalarının satılması konusu gerçekten de kayda değer bir konu. Şeker fabrikalarının milli olması ve bu kesimdeki insanların mağduriyetinin söz konusu olmasından dolayı bu konu tekrar düşünülmelidir. Şeker fabrikaları yarım yüzyıldan beri ayakta olan, Türkiye’nin farklı alanlarından insanları bir araya getiren bir örgütsel yapı haline de dönüşmüş vaziyetteler. Şeker pancarı üretimi tarımda çalışanların gelirini artırıcı bir meta olarak görülmüş. Dolayısıyla şekeri sadece şeker olarak görmekten ziyade hayvansal değer olan küspesi gibi konularla da birlikte düşünmek gerekli. Her alanda kullanıma açık olan şeker ile ilgili kötü bir karar ülkemiz için kayıp olacaktır” diye konuştu. FABRİKALAR İÇİN SON TEKLİF VERME TARİHLERİ BAŞLADI Şeker İş Sendikası Başkanı İsa Gök, 3 Nisan’da 4 fabrika için verilen tekliflerin son tarihi olduğunu belirterek şunları söyledi: “Teklif verme tarihlerinin kapanmış olması fabrikaların hemen satıldığı anlamına gelmiyor. Daha önce kaybettiğimiz bir satışı dahi kamu yararına uygun bulunmadığından Cumhurbaşkanımızın girişimleri ile iptal edilmişti. Benim burada esasında dikkat çekmek istediğim konu şu ki Avrupa Birliği’nin olduğu şeker sektöründe sonrasında Türkiye’de neler cereyan edecek bunu iyi incelememiz gerekiyor. Bu iyi analiz edildiği takdirde konu daha iyi anlaşılacaktır.” 11 YILLIK GEÇİŞ DÖNEMİ… 11 yıl içinde şeker pancarı ekilen alanlar nasıl daraltılacak ve daraltıldığında üretim dağılımı nasıl yapılacak gibi konuların konuşulması gerektiğine dikkat çeken Gök, “11 yıl için bir geçiş dönemi hazırlandı. Hazırlanan bu geçiş döneminde pancar ekimini terk eden çiftçiye 4 yıl boyunca çeşitli teşvikler verildi. Bu süreç içerisinde de AB ülkeleri Amerika gibi şeker fiyatlarını yükseltti. Türkiye özelleştirmeyi eğer ki bu şekilde yaparsa Türkiye’deki şeker fabrikalarının ayakta kalma şansı bitiyor. Bunun için hem devlet hem üreticiler hem çalışanlar hem de diğer aktörler gerçek değerler hakkında konuşacakları bir masa etrafında toplanmalılar” dedi. “UMUYORUZ Kİ BU YANLIŞTAN YAKIN ZAMANDA DÖNÜLÜR” Türkiye’nin 8-10 yıla kalmadan Avrupa Birliği’nin pazarı haline geleceğine vurgu yapan Gök konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Tütünde, yemde, et-balıkta yaşadığımızı şeker konusunda da yaşamamak için bilgilendirme yapma gayretlerimiz devam ediyor. Bunun için TESK Başkanına da gerekli konuları anlatacağız. Umuyoruz ki bu yanlıştan yakın zamanda dönülür.”(Kadir GÜRHAN)

Editör: TE Bilisim