CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu partililerine seslendi. TBBM’de konuşan Kılıçdaroğlu hükümetin ekonomi politikalarını eleştirerek, “Sayın Erdoğan, 100 günlük icraat programını açıkladı. 100 gün doldu, ne oldu?” dedi. Kılıçdaroğlu konuşmasında emekli aylıklarının en az 1000 TL olması için çabaladıklarını ifade ederek, “Biz kanun teklifi hazırladık, madem söz verdiler. Biz teklifi getiriyoruz göreceğiz” şeklinde konuştu. “AKILCI BİR BORÇLANMA POLİTİKASI TAKİP EDİN DEDİK” Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satır başları şöyle: "100 günlük icraat programını Sayın Erdoğan açıkladı. 100 gün doldu, ne oldu? 100 günlük programın açılışında milletimize sesleniyordu, yastık altından gelin dövizleri çıkartın, yerli ve milli direnişinizi dünyaya karşı ortaya koyun dedi. Bazı vatandaşlar sahte ve bir dolarları aldı meydanlarda yaktı. Bu krizden nasıl çıkabiliriz onun yollarını anlatmaya çalıştık. Ve dedik ki eğer Türkiye bu krizi aşacaksa, Türkiye egemen güçlerin himayesine girmeyecekse bu krizi aşmak zorundadır. Bunun için 13 maddelik bir öneri paketini paylaştık. İsraftan sakının dedik. İsraf yaparsanız krizin önünü alamazsınız dedik. Liyakata önem verin dedik, sorunu çözebilecek kapasitede olanları göreve getirmezseniz aşamazsınız dedik. Akılcı bir borçlanma politikası takip edin dedik. Vergi politikasını yeniden düzeltin dedik. Rant ekonomisini değil üretim ekonomisini destekleyin dedik. Bir ülke üretmez sadece tüketirse egemen güçlerin söylediklerini yapmak zorunda kalırlar dedik.” 100 GÜNLÜK EKONOMİ PLANI 3 Ağustos'ta 100 günlük icraat planı açıkladılar. 100 günlük programın açılışında "Buradan milletimize sesleniyorum yastık altından dövizlerinizi çıkarın yerli ve milli direnişimizi tüm dünyaya gösterelim" dediler. Bunun üzerine protestolar yapıldı. Bunlar havuz medyasında günlerce yayınlandı. 100 günün sonunda döviz hesapları arttı, TL hesapları eridi. Bizim insanımız akıllı, kendisini garantiye almak istiyor. E sana bakıyor bu lüks için para mı harcayacağım diyor. Ben çocuklarımın geleceğini düşünmek zorundayım diyor. "Vatandaşlarımızın mesnetsiz ihbarlar nedeniyle suçlanmaması için kapsamlı tedbirler alınacak" diyor. Yani vatandaş lekelenmeme hakkı üzerinden korunacak. Bu uygulama için ne yapıldı. Bir örnek vereceğim, Cenk Yiğiter KHK ile atıldı. Atılması yetmedi dergilerde yazı yazması yasaklandı, yetmedi bazı bilimsel toplantılara katılması yasaklandı, kamuda çalışması yasaklandı, yetmedi vakıf üniversitelerinde de çalışmayacaksın dendi. Avukat olmak istiyorum dedi, avukatlık da yapamazsın dedi. E o zaman yeniden üniversiteye gireyim dedi, girdi sınavı kazandı öğrenci de olamazsın dediler. Sonra siz bana her şeyi yasakladınız bari yurtdışına çıkayım, çalışayım dedi. Onu da yasakladılar. Tek örnek mi hayır, Eren Erdem de aynı şekilde. Bunların hepsi bu şekilde, öğrenciler, akademisyenler hapiste okudukları, yazdıkları için hapiste. Hiç biriniz lekeli değilsiniz, lekeli olanlar size bu acıları çektirenlerdir. Bunların karşısında durmak da bizim görevimizdir. "Çocuklarla cinsel istismarla mücadelede cezaları artıracağız" dediler 100 günde buna bile önlem almıyorlar. Biz veriyoruz teklifi reddediyorlar. Yap kardeşim, biz de destek verelim. Üstelik seçimden önce partiler bir araya geldi bunda uzlaştık. Hayvanlara dönük şiddet yasası çıkaracağız dediler, geldi mi hayır gelmedi. Onlar bizim dünyamızın parçası. Biz bu dünyada tek başımıza yaşamıyoruz. Dünyanın bir dengesi var, arılar olmasa insanlığın sonu gelir. Biz bunları korumak zorundayız. Emekli aylıklarının en az 1000 TL'ye tamamlanması sözü verdiler. Ben seçimlerden önce de sonra da bin liranın altında maaş alan binlerce emekli var dediğimde Kılıçdaroğlu yalan söylüyor dediler. Baktılar doğru söylüyoruz bunu teklif ettiler. Ne zaman yapacaklar ilk 100 gün içinde yapacaklar. Kanun teklifi yine gelmedi. Biz kanun teklifi hazırladık, madem söz verdiler. Biz teklifi getiriyoruz göreceğiz. “SAYIN ERDOĞAN NE OLDU BU PARA?” 'Şehit yakınları ve gazilerin SGK'ya borçlarını sileceğiz' dediler, kanun geldi mi gelmedi. 15 Temmuz şehit yakınları ve gazileri için 300 milyon lira para toplandı. Sayın Erdoğan ne oldu bu para? Asgari ücretli kardeşime sesleniyorum, saraya karşı durmak senin borcundur. Kendi maaşına yüzde 26 zam. Asgari ücreti göreceğiz bakalım. Tarım Bakanı 'Biraz daha tavuk ve balık yersek Türkiye kendi kendine yeter' diyor. Tavuğa yüzde 200 zam gelmiş. Bunlar bakan falan değil, Türkiye ateş gibi yanıyor. Daha reel sektör krizi görmedi, mutfaklara da yansımadı." İnsanlar geçinemiyor ve böbreklerini satmaya başladı. Üç çocuk babası bir kişi, '2 yıldır iş bulamadım, böbreğimi satacak duruma geldim. Şu anda çaresiz bir şekilde böbreğimi satmayı bekliyorum' diyor. Sarayın, damadın bunlardan haberi var mı? Her 10 vatandaşımızdan 7'si Türkiye'de kriz var diyor. Demeyenler dolarla ihale alanlar. Büyük ihaleleri kapatanlar için kriz yok. Vatandaş her kuruşun hesabını yapıyor. Bu krizin tek bir sebebi var, basiretsiz yönetim. Freni olmayan bir kamyona bindik yokuş aşağı gidiyoruz. Fatura kime çıkıyor. Vatandaşa çıkıyor. Kasaya damadını koyarsan böyle olur. Ekonomiyi betona gömersen böyle olur. Üretmek yerine rantı tercih edersen böyle olur." 'Sendikalaşma oranını yükselteceğiz' dediler. Yapabilen işçi varsa tebrikler. Flormar işçileri sendikalaştı hepsini işten attılar. Çalışma Bakanlığı sahip mı çıktı? Ve sanıyorlar ki 100 gün geçti millet unuttu. Millet unutabilir ama Kılıçdaroğlu unutmaz. “DOKTORLAR ELDİVEN ALACAKLAR, ELDİVEN YOK” “Ameliyatlar durdu, ilaç yok piyasada. Doktorlar eldiven alacaklar, eldiven yok. Hasta yakınına eldiven al diyorlar. Valilikler genelge yayınlıyor, hasta sevk etmeyin diye. Piyasada 175 ilaç yok. Ameliyatlar durmuş vaziyette. Bunların dışında hastaneye başvurduğunuzda 14 ayrı ödeme alınıyor. Ne adım atarsanız para ödüyorsunuz ama hiçbir Suriyeli bunu ödemiyor.35 milyar dolar harcadık diyorlar Suriyelilere yalan. Onlar da sefalet içerisinde yaşıyor." “CEMAL KAŞIKÇI ERİTİLDİ VE YOK EDİLDİ” “2 Ekim'de İstanbul'da cinayet işlendi. Cemal Kaşıkçı eritildi ve yok edildi. Cinayeti işleyenler her türlü hazırlığı yapıp geldiler. Resim görevle geldiler. Cinayeti işlediler ellerini kollarını sallayarak yurt dışına gittiler. Şimdi Saray'da oturan zat "Biz bu ses kayıtlarının hepsini kim istediyse dinlettik. İstihbarat örgütümüz hiçbir şeyi saklamadı. Kayıt gerçekten felaket. Hatta Suudilerin istihbaratçısı 'herhalde eroin aldı" diyor. Bunu gazetecilere anlatıyor. Bu ses kaydını önce sen dinledin, sen cinayeti bildiğin halde neden serbest bıraktın diye sormuyorlar.” (Kadir GÜRHAN)  

Editör: TE Bilisim