Muhtar Ali Gölpunar öncülüğünde, “Barışa, eşitliği, özgürlüğe yeni bir yol açalım” sloganı ile düzenlenen 17’inci Halk Şenliği coşkulu bir şekilde kutlandı. Keçiören Belediyesi bağlı 19 Mayıs Mahallesi Muhtarı Ali Gölpunar öncülüğünde düzenlenen halk şenliğine Gülseren Kılıç, Grup Yolcu ve Sadık Erkmen gibi sanatçıların yanı sıra Türk halk müziğinin efsane ismi Sabahat Akkiraz da sahne aldı. Şenlik öncesinde 19 Mayıs Mahallesi Muhtarı Ali Gölpunar, Kadın Dayanışma Atölyesi’nden Fatma Abu Şehadet ve Gençlik Kültür Evi’nde görevli Aslı İğde önümüzdeki döneme ilişkin projelerini anlattı. “ŞENLİĞİN MASRAFLARI DAYANIŞMA İLE SAĞLIYORUZ” Gölpunar, şenliği neden yaptıklarını şöyle anlattı: Biz bütün faaliyetlerimizi bir bütün olarak yapıyoruz. Bütün faaliyetlerimiz iç içe geçmiş. Şenliğimizin bütün masrafları mahalledeki esnaf ve buradaki arkadaşlarımızın dayanışması ile yapıyoruz. Bunu da şöyle açıklayabiliriz. Siz topluma doğru, inandığı bir iş koyduğunuzda insanlar size maddi manevi destek oluyor. Biz bu şenliği yapmaya karar verdiğimizde cebimizde 20 TL’miz yok ama 20 bin TL’lik bir işe girişiyoruz ve bu işten de yüzümüzün akı ile çıkıyoruz. Bunun altında yatan temel neden, dayanışma. Kadını, çocuğu, genci, mahalle esnafı hepsi omuz omuza vererek bunu başarıyoruz. Mali disiplin işini titizlikle yapıyoruz. Şenlikte sadece sanatçıların türküleri söylemesinden öte, mahallede yaptığımız çalışmalarda şunu gördüm ki insanlar stres atmak istiyor. Ekonomik krizden, kadın cinayetinden, baskıdan bunalan mahalle sakinleri şenlik ile bir iki saat de olsa başka bir dünyayı yaşamak istiyor. Engelli maaşı alan da, kadınlarda dayanışma için şenliğe destek oluyor. Dayanışma bulaşıcıdır ve bağımlılık yapar. Her bünye bunu kaldıramaz. Bizlere yıllarca beyin yıkıyorlar dediler. Şimdi ise geldiğimiz noktada bütün mahalle dayanışma ile hareket ediyoruz” “BİRÇOK ALANDA ATÖLYELERİMİZ HİZMET VERİYOR” Yaklaşık 10 yıldır devam eden kursların bu yıl da süreceğini söyleyen Kadın Dayanışma Atölyesi’nden Fatma Abu Şehadet, “Önümüzdeki süreçte neler yapmak istediğimize ilişkin bir toplantı düzenleyerek bütün arkadaşlarımızın fikirlerini alacağız. Geçen yıllarda yaptığımız gibi bu yıl da atölyelerimiz olacak. Toplumsal cinsiyet atölyesi, dramalar bunlar devam edecek. Hukukçular ve doktorlardan destek almaya devam edeceğiz. Psikolojik eğitimler almaya devam edeceğiz. Film gösterimlerimiz, tiyatro eğitimlerimiz, koro eğitimlerimiz yıllardır devam ediyor. Tiyatromuz TAKSAV Tiyatro Festivali’ne bir oyun yetiştirmeye çalışıyor. “Çocuktu Gelin” isimli bir oyunu hazırlıyoruz. Çalışmalarımız devam ediyor. Koro çalışmalarımız sürüyor. El becerisi kurslarımızın çeşitliliğini artıracağız. Bu sene bir de teorik dersler de eklemeyi planlıyoruz. Diksiyon, ingilizce ve bilgisayar gibi teorik dersleri de eklemeyi planlıyoruz. Gezilerimiz oluyor onlar devam edecek. Sene sonunda kermeslerimiz oluyor. Burada atölyenin çalışmalarında kadınların hep beraber karar alma ile hep beraber yürüdüğümüz bir çalışma bu. Hangi kursları vereceğimizden, gezilecek yerlerin belirlenmesine kadar hepsine beraber karar vererek, birlikte karar alıyoruz. Amacımız da ne kadar çok kadına ulaşırsak, kadını dört duvar arasından çıkararak, bilnçlendirebilirsek, hayat adına kendini, hayatının öznesi yapmasına katkı sunabilir isek bizim ilk amacımız bu” ifadelerini kullandı. “HAYATIN İÇİNDE ZORLUKLARLA MÜCADELE EDİYORUZ” ‘Hayatın merkezinde, yoksulluğun, şiddetin merkezinde mücadele etmeye çalıştığımız, o sorunların  tam da kalbinde yaşıyoruz’ diyen Şehadet, “Bu durum hem avantaj hem dezavantaj. Sıkıntıları yaşayarak mücadele ediyoruz. Bunları birebir yaşayan insanlarla çalışmak gerçekten çok zor. Bir kadın oğlunun babası tarafından taciz edildiğini söylediğinde onunla mücadele etmek ve çözüm arayışı içinde olma hali gerçekten çok zor ama bizler dayanışma ile her şeyin üstesinden gelmeye çalışıyoruz. Kadın dayanışma atölyesinin kadın mücadelesindeki yeri burası. Aslında biz belki eylemlerde bayrak sallayarak en önde yürüyemiyoruz ama hayatın içinde zorluklarla en önde mücadele ediyoruz. Sorunu olan kadınlar buraya geldiğinde sorunlarına çözüm bulunacağını biliyorlar. Kurslar vasıtası ile geliyorlar ve buranın dayanışma ile yürüdüğünü ve sorunlara ortak çözüm bulunduğunu biliyorlar. Bu 10 yıllık emek sorunu gelinci. Eskiden bunlar solcular uzak duralım denilirken, bunlar solcu diye çocuklarını yollamazlardı. Şimdi kadınlar çok özel dertlerini anlatabildiği, işsiz ise çocuklarım kötü etkilendi diyenler ve geri dönüşümleri çocuklarım iyileşti diyenler var” diye konuştu. (Eren GÜVENDİK)  
Editör: TE Bilisim