Karslıoğlu: Biz ekmek yiyerek zayıflıyoruz

Kişisel Beslenme ve Eğitim Merkezi (KİBEM) 2010 yılından beri kişiye özel beslenme listeleriyle hizmet veriyor. KİBEM’de diyet yaparken, ekmek, pizza, poğaça, kek gibi ürünleri tüketebiliyorsunuz. KİBEM’in kurucusu Diyetisyen Hatice Karslıoğlu ile diyet mutfakları hakkında konuştuk. Karslıoğlu tam buğdaydan ürünler hazırladıklarını belirterek, ‘’Biz ekmek yiyerek zayıflıyoruz’’ dedi. ‘’BEYAZ UNU TERCİH ETMİYORUZ’’ Yaklaşık 22 yıldır obezite üzerine çalıştığını belirten Diyetisyen Hatice Karslıoğlu, KİBEM Diyet Mutfağın kuruluş hikayesini, ‘’Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümü 1995 yılı mezunuyum. 22 yıldır obezite üzerine çalışıyorum. 2010 yılında KİBEM, yani Kişisel Beslenme Eğitim Merkezini kurduk. Danışanlarımdan istek üzerine 2014 yılında KİBEM Diyet Mutfağı kurdum. Şu anda KİBEM diyet mutfakta özellikle tam buğday unundan her türlü ürünü yapıyoruz. Bunlar, ekmek, poğaça, pizza, pide, kek, mantı gibi ürünler. Özellikle hem diyet yapan, hem zayıflamak isteyen insanlara, aynı zamanda da şeker hastası olan kişilerin faydalanabileceği bir mutfak. Biliyorsunuz bizim tahıl ürünlerimiz herkes tarafından çok fazla tercih edildiği için diyetten bir süre sonra sıkılmaya başlıyorlar ve hamur işlerine yöneliyorlar. Günümüzde de beyaz un düşük randımanlı olduğu için biz diyetisyenler olarak çok tercih etmiyoruz. O yüzden insanları hep tam buğday unundan yapılan ürünlere yönlendiriyoruz. Ama piyasada da bu konuda ürün olarak böyle bir açığımız var. O yüzden KİBEM Diyet Mutfak olarak hem kişilere, zayıflamak isteyen insanlara diyet yemek servisleri yapıyoruz aynı zamanda da kurabiyesi olsun, ekmeği olsun, poğaçası olsun, keki olsun bu tür ürünlerden tam buğday unundan kendi ekşi mayamızla hazırladığımız ürünleri sunuyoruz. Unumuz Beypazarı’ndan geliyor’’ şeklinde anlattı. PİZZA VE LAHMACUNLA DİYET YAPIN Diyet ürünlerinin tam buğdaydan yapıldığını ve katkı maddesi bulunmadığı için çabuk tüketilmesi gerektiğini hatırlatan Diyetisyen Karslıoğlu, ‘’Herhangi bir katkı maddemiz yok. O yüzden de raf ömrü uzun ürünler değiller. O yüzden de sipariş üzerine çalışıyoruz. Ama aynı zamanda da diyet yemek servislerin içerisine de bunları koyuyoruz. İnsanlar diyetini yaparken aynı zamanda pide de yiyebiliyorlar, lahmacun da yiyebiliyorlar, pizza da yiyebiliyorlar. İnsanların yaşadığı en büyük problemlerden bir tanesi bu. Bu şekilde 3 yılımızı tamamladık, 4.yılımıza giriyoruz. İnsanlara hem tam buğday ürünlerini teşvik etmeye çalışıyoruz, hem de evlerinde de bu ürünleri sağlayabilmelerini ve yapabilmelerini istiyoruz ki artık zaten dünya buna yöneliyor’’ ifadelerini kullandı. TAM BUĞDAY KAN ŞEKERİNİ YAVAŞ YÜKSELTİYOR Tam buğday ununun ve tam buğdaydan yapılan ürünlerin özelliklerine değinen Diyetisyen Karslıoğlu, ‘’Özellikle glisemik indeksi düşük besinler bunlar. Bu çok önemli. Çünkü kan şekerini yavaş yükseltiyor. Tam buğday birincisi vitamin açısından, besin değeri açısından çok zengin. İçerisinde hem antioksidanlar taşıyor. Birçok ekmekte de aslında normalde bu besinler var ama tam buğday olduğu zaman, hem lif oranı artıyor, posa içeriği artıyor. Yani kabızlık problemi olan bir kişi için bağırsakları çalıştırıyor. Bir şeker hastası beyaz unu yediğinde kan şekeri çok hızlı yükseliyor. Ama tam buğday ekmeğini tükettiğinde ya da tam buğday unundan diğer ürünler tükettiğinde kan şekerini daha yavaş yükseltiyor’’ dedi. LİMİTSİZ TÜKETİM DİYE BİR ŞEY YOK Diyet ürünlerinin ve tam buğday ürünlerinin de sınırlı bir şekilde tüketilmesi gerektiğine dikkat çeken Diyetisyen Karslıoğlu, ‘’Ama bu demek değildir ki biz bunları istediğimiz kadar tüketelim. Bu ürünleri de limitli bir şekilde tüketmemiz gerekiyor. Biz de insanlara limitli olarak tüketmesi gerektiğini söylüyoruz. Ama günümüzde sadece şeker hastalığı yok. Günümüzde artık tiroit hastalığı, polikistik over hastası, insülin direnci gibi birçok hastalık var. Yani şeker hastası tanısı almamış ama şeker adayı olan kişilere de bu beslenmeyi öneriyoruz. Ama tam buğday ununu özellikle önermemizin nedeni besleyici yönünden çok zengin olması. Tam buğdayın, potasyum, magnezyum yönünden, lif yönünden, B vitaminleri açısından zengin olması ve antioksidan özelliği taşıması gibi özellikle çok önemli. Bunların yanında sağlıklı, herhangi bir hastalığı olmayan kişilere de bunu öneriyoruz. Sadece bazı hastalıkları ayırmak gerekiyor. Bunlar bir mide hastalığı varsa, ülseri varsa, gastriti var tabii ki bunlar muhakkak bir uzmana diyetisyene ya da doktora danışmaları gerekiyor’’ şeklinde konuştu. ‘’İNSANLAR TATTIKTAN SONRA RAĞBET ARTTI’’ Son dönemde diyet ürünlerin, lezzetsiz olma algısının kırıldığını belirten Diyetisyen Karslıoğlu, ‘’Eskiden insanlar kepek ekmekleri tanıyorlardı. Kepek ekmeği tanıdıkları için de bu ekmeğe karşı ön yargılılar. Çünkü bunun hep lezzetsiz olduğunu düşünüyorlar. Bunu en çok ben çocuklarda görüyorum. Yetişkinler en azından şu anda günümüzde tam buğday unundan ürünleri ve ekmekleri tanıyorlar, lezzetini biliyorlar. Son dönemde özellikle katkısız doğal ekmekler yapılmaya ve satılmaya başladı. Sayı olarak Çok fazla ürün ve çeşit bulamasalar da bunları aslında yetişkinler daha bilinçli hale geldiler’’ yorumunu yaptı. ‘’DAHA LEZZETLİ HALE GETİRİYORUZ’’ Hazırladıkları ürünlerin lezzetli olması için çaba sarf ettiklerini belirten Diyetisyen Karslıoğlu, ‘’Çocuklar yönüne baktığımız zaman çocukların bu tip ürünlere daha büyük tepkisi var. Ama bu ürünleri tattıklarında fikirleri değişiyor. Bizim bu yola çıkmamızın en önemli sebeplerinden bir tanesi bu. İnsanlar bu ürünleri tattıktan sonra daha fazla talep almaya başladık. Biz bu talebi karşılayamayınca daha geniş ve daha büyük bir mutfak açmaya karar verdik.  Çünkü bir de diyet ürünleri olarak bakılıyor. Ama aslında biz burada sadece ürünün ununu tam buğday unundan kullanıyoruz ve organik olmasına dikkat ediyoruz. Kendi hazırladığımız ekşi mayayı da ürünlerin içerisinde bulunduruyoruz. Bizim ürünlerimizin en önemli özelliği, içerisinde hiçbir katkı maddesi olmaması. Biraz da ürünleri hazırlarken onların kalori miktarına, porsiyon miktarına dikkat ediyoruz. O yüzden de aslında daha lezzetli bir hale getiriyoruz. Daha lezzetli hale getirip, insanların talebi artsın ve lezzetsiz olmasın diye başka malzemelerle bunu renklendiriyoruz. Başka malzemelerle renklendirdiğimizden dolayı o zaman daha lezzetli oluyor, yemesi daha keyifli oluyor’’ diye konuştu. ‘’ÜRÜNLER İŞTAHI DA KONTROL EDİYOR’’ Tam buğdaydan yapılan ürünlerin, iştahı kontrol etme ve uzun süre acıkmayı engelleme gibi özelliklerinin de olduğuna değinen Diyetisyen Hatice Karslıoğlu, ‘’Ama bir beyaz un kadar çok tüketim yapamıyorlar. Çünkü beyaz un kan şekerini hızlı yükseltiyor ve midede daha kısa süre kalıyor. Daha kısa sürede sindirimi ve emilimi yapıldığından dolayı kişi onu daha fazla tüketmek istiyor. Ama bu ürünler daha fazla tüketimi de engelleyen ürünler. Aslında bir anlamda iştahı da kontrol eden etkenlerden birisi oluyor. O anlamda da önemli bir fark yaratıyoruz. Türkiye’de ilk tam buğday unundan bu kadar çeşidi yaratan KİBEM diyet mutfağı oldu. Birçok kişi tam buğdaydan ürünler hazırlıyor ama bu kadar geniş ürünlerden yelpazesi olmuyor. Türkiye’de bu konuda ilkiz’’ ifadelerini kullandı. ‘’BESLENME TELEVİZYONDAN ÖĞRENİLMEZ’’ Son olarak ekmeğe karşı oluşturulan ön yargının kırılması gerektiğini ve sağlıklı beslenme için bilinçlenmenin önemli olduğunu altını çizen Diyetisyen Karslıoğlu, ‘’Biz ekmek yiyerek zayıflıyoruz. Ekmeğimize sahip çıkalım. Ekmek bu kadar korkutucu bir besin değil. Bu konuda daha fazla bilgiye ihtiyacımız var. Bu konuda anlatılan, reklamı yapılan konulara fazla inanmamamız gerekiyor. O nedenle de önce bilinçlenmemiz gerekiyor. Sağlığımızı tehdit edecek unsurlara dikkat etmemiz lazım. Çünkü bir beslenME kişinin sadece başka bir arkadaşından, komşusundan ya da televizyondan aktarılacak bir durum değildir. Kişinin yaşına, cinsiyetine, hastalıklarına, genetik faktörlerine bağlı olarak gelişen ve kişisel beslenmeyi dikkate alarak hareket edilmesi gerekiyor’’ dedi. (Onur BİNGÖL)