Türk Eczacıları Birliği (TEB) ve Bayer'in işbirliği ile hazırlanan Kadın Sağlığı Akademi Platformu’nun tanıtım toplantısı yapıldı. Kadın Sağlığı Akademi Platformu ile eczacıların kadın sağlığı hakkında güncel bilgilere ulaştırılması hedeflenirken proje kapsamındaki eğitimler, Prof. Dr. Bülent Urman danışmanlığındaki akademisyenler tarafından hazırlandı. “KADINA ŞİDDETTE KÖTÜ BİR KARNEMİZ VAR” Kadın Sağlığı Akademi Platformu’nun tanıtım toplantısında konuşma yapan Türk Eczacıları Birliği Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, konuşmasına 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlayarak başladı. Öncelikle kadına yönelik şiddet hakkında konuşan Çolak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kadına şiddette yıllardır kötü bir karnemiz var. 2018'in başındayız ve Ocak ayında 28, Şubat ayında 47 kadın şiddete kurban gitti. Bunun yanı sıra hemen her gün şiddet, taciz ve tecavüz haberleriyle karşı karşıya kalıyoruz. Kadınların yaşam tarzlarına yönelik saldırılara maruz kaldığı, pek çok alanda baskıyla karşılaştığı, şiddete karşı ses çıkarmalarının önlendiği bu atmosferde her birimizin elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Yaşamın ve yaşatmanın önemini bilen bir sağlık meslek örgütü olarak şiddetin önüne geçecek kapsamlı politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” KADIN SAĞLIĞI Kadın sağlığı konusunda toplumsal bilincin istenen seviyede olmadığını vurgulayan Çolak şu ifadeleri kullandı: “Toplumun sağlık okuryazarlığının ilkokul 2 seviyesinde olduğu okuma yazma bilmeyen kadın nüfus oranının erkeklerden 5 kat fazla olduğu ülkemizde, kadın sağlığı konusunda kolektif bir bilinç oluşmasının elzem olduğu kanaatindeyim. Bu noktada sizlerle ülkemize dair bazı istatistiki verileri paylaşmak istiyorum:

  • Kadın istihdam oranı, erkeklerin istihdam oranının yarısından az.
  • Her 10 kadından yaklaşık 4'ü yaşadığı çevrede kendini güvensiz hissediyor
  • Türkiye'de her yıl yaklaşık 1 buçuk milyonun üzerinde bebek dünyaya geliyor ve 2016 göre, bir canlı doğuma karşılık 10 bebek ölümü düşüyor
  • 2016 yılında 15-19 yaş grubundaki her bin kadın başına 24 doğum düştü
  • Modern aile planlaması yöntemlerine başvuranların oranı %47 civarında
Gördüğünüz üzere tablo pek parlak değil. Bu noktada Bayer ile ortaklaşa geliştirdiğimiz Kadın Sağlığı Akademi projesini çok kıymetli buluyorum. Kadın sağlığı konusunda toplumumuzun bilinçlenmesi amacıyla yapılan çalışmaların önemine inanıyorum. Eczane merkezli çalışmaların da bu alanda çok etkili olduğunu düşünüyorum.” 'HALKA EN YAKIN SAĞLIK DANIŞMANI' Çolak, eczacıların 'halka en yakın sağlık danışmanı' olarak tanınmadığını belirterek, “Kadınlar eczaneye sıklıkla başvuruyor ve doğum kontrol yöntemleri, gebelikte ilaç kullanımı, gebelikte beslenme, üreme sağlığı gibi pek çok konuda eczacıya danışıyor. Projemizde de kadın sağlığı konusunda ilk danışılan merkezlerden birisi olan eczacıların konuya ilişkin bilgilerini tazelemesini hedefledik. Eğitim programının akademisyen, jinekolog ve eczacılar tarafından oluşturulduğu projeyle 26 binden fazla eczacımıza uzaktan eğitim yoluyla ulaşmayı amaçlıyoruz” diye konuştu. “TOPLUM SAĞLIĞINA KATKI SAĞLANACAK” Güncel ve güvenilir bilgilerin yer aldığı eğitimlerin kadın sağlığı konusunda toplumun bilinçlenmesine katkı sağlayacağını ifade eden Çolak, “Eczacılarımız projede yer alan eğitimlerle bilgilerini tazeleyecek, üreme sağlığı alanındaki gelişmelerden ivedilikle haberdar olacak, danışanlarına güvenilir bilgilerle hizmet sunacak, toplum sağlığına daha fazla katkıda bulunacak. Biz bu projenin hayata geçmesi için iki yıl boyunca canla başla çalıştık. Çünkü kadın sağlığına yapılan her yatırım, hem insan gücü hem de maliyet anlamında, toplumun geleceğine yapılan yatırımdır diye düşünüyoruz. Kadın Sağlığı Akademi projesinin benzeri projelerin önünü açması, benzeri projelerin artması ve kadına dair tablonun bir an önce düzelmesi, daha eşit bir toplumsal hayat dilekleriyle sözlerimi burada sonlandırıyorum” dedi. “KADIN SAGLIĞI ALANINDA 100 YILLIK DENEYİM” Bayer Healthcare Kadın Sağlığı ve Erkek Sağlığı Pazarlama Müdürü Pelin İçil, toplantıda konuşma yaparak kadın sağlığı ve Bayer hakkında bilgiler verdi. İçil şunları söyledi: “Yaklaşık 100 yıl önce kadın sağlığı alanındaki ilk araştırmalarına başlayan Bayer, kamu adına faydalı çalışmalar ve projeler üreterek milyonlarca insanın yaşam kalitesini iyileştirmeyi en önem misyonlarından biri olarak görmektedir. Türk ilaç pazarındaki faaliyetlerini 1954 yılında başlatan firmamız; bu süre boyunca her yıl başarılı işlere imza atmakta, kadın sağlığı konusunda yenilikçi bilimsel ve eğitsel çalışmalarını hayata geçirmektedir. Kadın Sağlığı alanının lideri olarak yaptığımız sosyal sorumluluk faaliyetleri çerçevesinde, tüm dünyada üreme sağlığı konusundaki eğitimlere destek vererek, özellikle gençlerin kendilerinin ve ailelerinin sağlığı ile ilgili daha bilinçli kararlar vermelerine yardımcı oluyoruz.” SAĞLIK ALANINDA MEKAN SINIRLARI ORTADAN KALKIYOR... Son dönemde teknolojinin verdiği olanakları da kullanarak, sağlık alanında mekan sınırlarını ortadan kaldıran yeniliklere imza attıklarını belirten İçil, “Bayer olarak 2014 yılında hayata geçirdiğimiz Kadın Sağlığı TV ile şu ana kadar 3 milyondan fazla kadın, başkalarına sormaktan çekindiği infertilite, gebeliğe hazırlık, adet dönemi, menopoz gibi A'dan Z'ye kendilerini yakından ilgilendiren tüm konularda hekimlerine canlı olarak danışma ve cevaplarını anında alma olanağı buldu. Bu projemiz ulusal ve uluslararası pek çok ödüle de layık görüldü” ifadelerini kullandı. 4 KADINDAN BİRİ, ECZACI İLE KONUŞMAKTAN UTANIYOR Kadınların, kadın sağlığı konusunu konuşmaktan utandıklarını vurgulayan İçli sözlerine şöyle devam etti: “Yaptığımız araştırmalar gösteriyor ki, konu özellikle kadın sağlığı olduğunda kadınlar eczanede üreme sağlığı ile ilgili konular gündeme geldiğinde diyalog kurmaktan çekiniyor. Oysa eczacılar, kadınları doğru yönlendirebilecek, sorularına cevap verebilecek ve gerekli durumlarda hekime yönlendirebilecek, çok önemli danışma merkezlerinden bir tanesidir. Türk Eczacıları Birliği (TEB) ve Bayer'in işbirliği ile hazırlanan Kadın Sağlığı Akademi Platformu ile, 25 binden fazla eczacının kadın sağlığı konusunda bilgi düzeyinin arttırılmasını hedefliyoruz.” KADIN SAĞLIĞI AKADEMİ İLE M-ÖĞRENİM DÖNEMİ İçil, Kadın Sağlığı Akademi Platformu hakkında şunları anlattı: “Eczacılarımızın yoğun programlarında en verimli şekilde eğitim almalarını sağlayacak platformumuzun en önemli özelliği, m-eğitim prensiplerini gündeme alarak tasarlanması. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, günde ortalama 2600 kez dokunduğumuz mobil cihazlarımızdan öğrenim, masa üstü cihazlara göre %45 daha hızlı gerçekleşiyor. Platformu muzda kullandığımız teknolojiyle, eczacılarımız istedikleri mekanda, istedikleri konuları önceliklendirerek bilgi ihtiyaçlarını karşılayabilecek, hatta ihtiyaçlarına göre eğitim programı ile tanışmalarını sağlamış oluyoruz.” İçil, sözlerini şöyle sürdürdü: “Toplumun en önemli bilgi kaynaklarından biri olan eczacıların, Kadın Sağlığı Akademi ile uzaktan eğitim alarak bilgilerini tazeleyeceğini, üreme sağlığı ve diğer alanlardaki yeni gelişmelerden haberdar olarak, kadınlara daha iyi danışmanlık vereceklerini düşünüyoruz. TEB öncülüğünde ve uzman hekimlerimizin desteği ile, eczacılarımızın kadınları sağlıkları konusunda bilinçlendirmesi misyonu ile yürüteceğimiz Kadın Sağlığı Akademi projesini hayata geçirdiğimiz için oldukça heyecanlı ve mutluyuz.” “MESLEK ÖRGÜTÜMÜZÜN YÜZDE 50’SİNDEN FAZLASI KADIN” Türk Eczacıları Birliği Denetleme Kurulu Başkanı Ecz. Aylin Çal Yalçınkaya ise kadın gazetecilerimizin Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum diyerek konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Biz Türk Eczacıları Birliği olarak üye olan serbest eczacıların yüzde 50'sinden fazlasının kadın olduğu bir meslek örgütüyüz. Meslek örgütümüzün içinde de kadınların güçlendirilmesi için çalışıyoruz. Diğer yandan, sağlık çalışanları olarak, kadın sağlığının çok önemli ama genellikle ihmal edilmiş bir alan olduğunu değerlendiriyoruz. O nedenle bu açığı kapatmaya eczacılardan başlamak istedik. Biz eczacılar özellikle üreme sağlığı noktasında kadınların ilk başvurduğu merkezlerden birisiyiz. Çünkü onların aynı zamanda kapı komşusu, arkadaşı, sırdaşıyız. Bu danışmanlık hizmetini verirken güncel bilgilere dayanmak da bizim sorumluluğumuz. Kadın Sağlığı Akademi Projemiz, bu sorumluluğumuzu yerine getirmek için bize bir fırsat sunacak. Hem de eczanede ya da evde, uzaktan eğitim yoluyla bu eğitimlere ulaşabileceğiz. Benzer örneklerin artmasını, başta kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi olmak üzere kadın sağlığını ilgilendiren her konuda acil önlemler alınmasını temenni ediyorum.” Toplantı, Türk Eczacıları Birliği ve Bayer’in Kadın Sağlığı Akademi Platformu’nun sözleşmesini imzalaması ile sona erdi. (Türkan ÇATAL YILDIZ)