İzlerini siliyor!

Mustafa Tuna, Eski Başkan Melih Gökçek’in ardından radikal karalar almaya devam ediyor Ankara Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Melih Gökçek tarafından genişliği 12 metreye çekilerek isimleri değiştirilen Başkentin sokak ve caddeleri eski isimlerine kavuşuyor.  Göreve geldiği günden beri Gökçek’in tartışmalara neden olan birçok uygulamasına son veren Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mustafa Tuna, 15 metrenin altında olan cadde ve sokakları ilçe belediyelerine bıraktı. Tuna, verdiği bu karar ile Eski Başkan Gökçek’in geçmişteki tartışmalı izlerini silmeye devam ediyor. Tuna’nın, 15 metrenin altında olan cadde ve sokakları ilçe belediyelerine bırakma kararı ile birlikte ilçe belediyelerine geri verilen cadde ve sokakların, eski isimlerine kavuşması da gündeme gelebilecek. Bu konuda İlçe Belediyeleri ile Büyükşehir Belediyesi ortak çalışma yapacak. Gökçek döneminde, Atatürk’ün hafızalara kazınmış olan “Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz İleri” sözü, yaklaşık 40 yıl önce Anıtkabir’in güneydoğusunda kalan bölgedeki cadde ve sokaklara isim olarak verilmişti. ”Ordular, İlk, Hedef ve İleri” sokaklar Akdeniz caddesine açılıyordu. Ancak Melih Gökçek 2009 yılında yaptığı değişiklikle, Anıtkabir’in önündeki ”Akdeniz” caddesini ”Abdullah Gabdulla Tukay” olarak değiştirdi. Kimsenin tanımadığı Abdullah Gabdulla Tukay, 104 yıl önce ölmüş ve Tatar Milli Marşını yazmıştı. Bu değişiklik Atatürk’ün ünlü sözünü de havada bırakmış oldu. “ESKİ İSİMLERİ GERİ İSTİYORUZ” Başkentin cadde ve sokak isimlerinin değiştirilmesi için Change.org sitesi üzerinden imza kampanyası başlatıldı.Başlatılan kampanyada, “Melih Gökçek’in Belediye Başkanı olduğu tarihten itibaren, Ankara’nın birçok semtinde yıllardır kullanılan yerleşik sokak, cadde ve meydan isimleri değiştirildi, sokaklar cadde yapıldı. Ankara’nın kent kültürüne ve kimliğine uygun olmayan bu değişiklikler sevilmedi ve benimsenmedi. Ankaralılar olarak eski sokak, cadde ve meydan isimlerimizi geri istiyoruz. Cadde ve sokaklarımıza asıl isimlerinin geri verilsin” ifadelerine yer verildi. “ORTAK ÇÖZÜM SAĞLANIR” Yenimahalle Belediye Başkan yardımcısı ve CHP'li Belediye Meclis Üyesi Yaşar Neslihanoğlu, “Daha önce meclis kararında 12 metre üzerindeki yolların tamamı cadde olarak isimlendirildi. Şimdi 15 metrenin altındaki yollar ilçe belediyesine geçti. Bu karar cadde ve sokak isimlerini de etkileyecek” açıklamasında bulundu. Meclis Başkanvekili Ali İhsan Ölmez ise, “Bu konu üzerinde düşünülür. İlçe belediye başkanlarıyla görüşülerek ortak bir çözüm sağlanır” şeklinde konuştu. “YENİ İSİMLERİN TELAFUZU BİLE ZOR” Gökçek döneminde, Ankara'nın Kavaklıdere semtindeki Bilir Sokağın adı da, ‘'Abay Kunanbay Sokak'' olarak değiştirmişti. Kunanbay da 105 yıl önce ölen bir Kazak şairdi. Çayyolu'ndaki bir caddenin adı Bengaldeş'in kurucusu ‘'Bangabandhu Şeyh Mucibur Rahman'' olarak değiştirilirken, çevrede oturan vatandaşlar tepki gösterip, ‘'Cumhuriyet Devrimlerinin Bekçisiyiz Bulvarı'' adlı yeni bir tabela yaptırıp caddeye asmıştı. Balgat Caddesinin adı ise Süleyman Hacı Abdullahoğlu Caddesi oldu. Bu kişinin Ankara ile ilgisi olmayan ve Denizli'nin Kızılcabölük beldesindeki ‘Hacı Abdullahoğlu'' sülalesinden bir ağa olduğu belirlenmişti. Gökçek döneminde Bahçelievler’de yıllardır 7. cadde gibi numaralar ile bilinen caddelerin isimleri de ”Taşkent, Kazakistan” gibi isimlerle değiştirildi. “TAKILAN TABELALAR SÖKÜLMÜŞTÜ” Bir ilginç değişiklik ise Yenimahalle’deki Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı’nın önündeki cadde oldu. ‘'Çınardibi'' olan bu caddenin adı da, ‘'Şehit Binbaşı Ahmet Cem Ersever Caddesi'' olarak değiştirildi. JİTEM'in kurucusu olduğu öne sürülen ve bazı faili meçhul cinayetlerle anılan Ersever, MİT'te görev yapmadı. Susurluk sürecinde Binbaşı rütbesindeyken istifa eden Ersever, yardımcısı Mustafa Deniz ile birlikte öldürüldü ve katilleri yakalanamadı. MİT, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan, bu caddeye MİT eski Müsteşarı Adnan Ersöz'ün adının verilmesini istemiş, ancak belediye caddeyi ‘'Şehit Binbaşı Cem Ersever'' olarak değiştirmişti. Bu değişikliğin ardından caddeye asılan tabelalar, bazı kişilerce sökülmüş ve daha sonra belediye tarafından aynı tabelalar yeniden takılmıştı. (Kadir GÜRHAN)