İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray TBMM’de basın toplantısı yaptı. Çıray, toplantıda şu ifadeleri kullandı: “Ekonominin gittikçe bozulması, dış politikanın fiyasko ile sonuçlanması ve Reza Zarrab davasının iç siyasete etkileri Erdoğan’ı bir panik havasına soktu.” “SAKIN REZA’YI PAZARLIK KONUSUNU YAPMAYIN!” Sayın Erdoğan ne zaman efelense, ‘Acaba ne taviz veriyorlar’ diye yüreğimiz sızlar, diyen Çıray konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sayın Mehmet Şimşek’in bazı pazarlıklar için ABD’ye gittiğini biliyoruz. İYİ Parti olarak AK Parti Hükümetini uyarıyoruz; önünüze Suriye’den çıkın, Kıbrıs’ta toprak konusunda taviz verin, İran’la aranıza mesafe koyun gibi kabul ettiğinizde insan yüzüne çıkamayacağınız öneriler gelebilir. Bunu önlemenin yolu rüşvet olayında adı geçen bakanları ve bürokratları derhal Türk mahkemelerinde yargılanmalarının önünü açın. Türkiye Cumhuriyeti Devleti hemen Reza Zarrab davası ile arasına mesafe koymalı ve hukukun üstünlüğüne geri dönmelidir, Amerika’ya çuvaldızı batıranlar iğneyi de kendilerine batırmalılar. Ancak çuvaldızı Amerika’ya batırırken iğneyi de Türkiye’yi 15 yıldır yöneten AK Parti iktidarına batırmak zorundayız.” “FETÖ İLE KURUMSAL DEVLET MÜCADELESİ YAPILMIYOR” Çıray, “AK parti iktidarı tarafından devletin kozmik odasına kadar girilmesine izin verilen FETÖ’nün, ülke sırları yanında devleti yöneten önemli siyasilerin kirli ilişkilerine delil teşkil edecek belgeleri de yurt dışına götürmüş olması şaşırtıcı değildir. Şaşırtıcı olan Kozmik Oda’dan ordumuzun gizli bilgileri götürüldüğünde bugün gösterilen tepkinin binde birinin gösterilmemiş olmasıdır. Buna mukabil AK Parti iktidarının, onlarla etle tırnak olan ve hala içinde barındırdığı siyasetçiler nedeni ile FETÖ ile kurumsal bir devlet mücadelesi yapamadığı açıktır. AK Parti FETÖ ile mücadele yerine, FETÖ’yü başarısız olduğu her alanın günah keçisi ve karşıtlarını suçlama aracı olarak kullanmayı tercih etmektedir. FETÖ ile mücadeleyi bir devlet politikası olarak İYİ Parti iktidarı yapacaktır.” dedi. “ERDOĞAN TÜRK DIŞ POLİTİKASININ EKSENİNİ KAYDIRDI” Çıray konuşmasına şöyle devam etti: “Sayın Erdoğan’ın sürekli esip gürlemesi, ancak bir türlü yağmaması, Suriye’de koyduğu tüm kırmızı çizgilerinin silinmiş olması, savrulan bir dış politika anlayışı, ülkemizi dış dünyanın kötü niyetli ve istismarcı faaliyetlerine açık hale getirmiştir. Yani Türkiye Sayın Erdoğan’ın isabetsiz politikaları ve ne olursa olsun iktidarını devam ettirme arzusu yüzünden çok ciddi iç ve dış tehditlere ve tehlikelere maruzdur. Kısacası Sayın Erdoğan Türk dış politikasının eksenini kaydırmıştır.” “ZAFER ÇAĞLAYAN VE SÜLEYMAN ASLAN KURULAN KOMPLONUN NERESİNDELER?” Reza Zarrab ile ilgili çeşitli sorular yönelten Çıray, “Sayın Erdoğan, “ABD’deki davanın iddianamesinde komplo iddiası doğrudur ama bu komplo Türkiye’ye karşı kurulmuş bir komplodur” sözlerine dikkat çekiyoruz ve soruyoruz; koskoca Türk devletine kurulan bu komployu FETÖ ve Reza Zarrab ile birlikte Türkiye’deki hangi bürokrat ve siyasetçiler kotarmıştır? Reza Zarrab’dan rüşvet aldıkları iddia edilen Zafer Çağlayan ve Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın bu komplodaki rolleri ne? Reza Zarrab’ın malvarlığına ‘casusluk suçlaması’ ile el konduğuna göre Zafer Çağlayan ve Süleyman Aslan nasıl oluyor da ellerini kollarını sallayarak geziyorlar? Eski İçişleri Bakanı’na neden bir ‘casus’un önüne yattabilecek kadar samimiyet kurduğu sorulmayacak mı? Soruyoruz; Türk Bayrağı’nı Zarrab’a fon yapanlar kimler? Kimler onu ekrana çıkarıp ‘Cari açığın yüzde 15’ini ben kapattım’ derken alkışladılar? Erdoğan Reza Zarrab davası hakkında ‘Türkiye yargılanıyor’ demiştir. Açıkça belirtiriz ki, büyük Türk Milleti’ni ve devletini kim yargılamak isterse karşısında önce İYİ Parti’yi bulacaktır. Ancak Amerika’da görülmekte olan davada yargılanan Türkiye değil, Reza’dır. Hiç kimse Reza Zarrab’ın itirafçı olduğu davanın utanç verici mahiyetini ‘Türkiye yargılanıyor’ saçmalığı ile Türk Milletinin gözünden kaçırmaya çalışmasın. Hamasi konuşmalar Reza Zarrab’la dönemin belli AK Parti’li bakanlarının ve Halk Bankası Genel Müdürü’nün işbirliklerini saklayamaz.” şeklinde konuştu. “İLK KIBLEMİZ MESCİD-İ AKSA’DIR” Telaviv'deki ABD Büyükelçiliği'nin Kudüs'e taşınması konusunun 1995'ten beri gündemdedir diyen Çıray, Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyacak olmasıyla ilgili de şunları söyledi: “ ABD Kongresi, Büyükelçiliğin 31 Mayıs 1999'a kadar Kudüs'e taşınmasını öngörmüşse de o zamandan bu zamana kadar tüm ABD başkanlarının bu kararın uygulamasını ertelemişlerdir. Kudüs Hz. Peygamberimizin ziyaret edilmesini istediği üç Mescit’ten biridir. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’dır. Başkan Trump'ın ABD Büyükelçiliği'ni Kudüs'e taşımak yönünde alabileceği bir karara karşı dururuz. Bu karar İsrail-Filistin sorununun çözümü konusunda yıllardır gösterilen çabalara da ağır bir darbe indirir. Burada Sayın Erdoğan’ın dış politikayı iç politikaya bir kez daha alet ettiğini görüyor, kendisine Suriye Emevi camii, Gazze’ye gideceğim deyip gidememesini, Kıbrıs sularında kaybolan Sismik gemisi ile ilgili yaptığı retorikleri hatırlatırız. Burada da kararı alan Trump’a lâf etmezken, İsrail ile ilişkileri keseriz demesi dış politika üzerinden iç politikayı manipüle ettiğinin delilidir.” (Serkan DEMİRTAŞ)  

Editör: TE Bilisim