İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi(İGAM), mültecilere yönelik ayrımcı, yabancı düşmanı kampanyayı şiddetle kınadı. MÜLTECİLERE YÖNELİK KARALAMAYA KAMPANYASINI KINIYORUZ İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi’nin yaptığı açıklamada; “Türkiye’deki bazı Suriyeli mülteciler ile bazı Türk vatandaşları arasında son günlerde yaşanan istenmeyen gerginliklere dair haberlerin hemen arkasından mültecileri karalamaya yönelik bir kampanya başlatılmasını şiddetle kınamaktadır. Bu tür bir karalama kampanyasının ne Türkiye’ye ve Türk halkına, ne de mülteci toplumlarına bir yarar getirmeyeceği açıktır. Sistematikliği açısından siyasal dürtülerle başlatıldığına dair şüphelere yol açan bu kampanya, yer yer ırkçı, yabancı düşmanı, ayrımcı davranışlara ve hoşgörüsüzlüğün diğer biçimlerini içeren bir nefret söylemine dönüşmektedir. Tüm bu davranış biçimleri hem uluslararası insan hakları hukuku, hem de Türkiye’nin iç hukukunun önlemeye çalıştığı ciddi suçlardır. Toplumun farklı grupları arasında iyi ilişkiler kurulmasını hedefleyen herkesin bu tür kampanyalara karşı sert bir tutum takınması gerekir. Diğer yandan bu son gelişmeler de göstermektedir ki Türkiye’nin 3 milyonu Suriyeli olmak üzere uluslararası koruma sağladığı 3.5 milyonun üzerindeki mülteci için artık kapsamlı uyum projelerini başlatması, mültecilerin uluslararası hukukun öngördüğü haklardan yararlandırması aciliyet taşımaktadır”denildi. Açıklamaya bir grup Suriyeli mültecinin hazırladığı duyuruyu da ekleyen İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi, mültecilerin yazdığı metni redakte etmeden imzalayacaklarını  açıkladı. “TÜRKİYE HEPİMİZİ BAĞRINA BASTI” Mültecilerin ele aldığı metin şu şekilde; “Öncelikle misafirperver Türk Devleti, Hükümeti, Türkiye’deki devlet kurumları, Türkiye’deki siyasi partiler  ve aziz Türk halkına selam ve kalbi duygularımızla şükranlarımızı sunarız. Biz Suriye halkı olarak, Türkiye hepimizi bağrına bastı, kapılarını açtı, bizleri en iyi bir şekilde topraklarında ağırladılar. Bu tarihe altın yazılarla kazılacaktır ve asla unutulmayacaktır. Türkler her zaman iyi bir örnek olmuşlardır mağdur olanlara. Bizler “Muhacir” olarak geldik, siz ise “Ensar” oldunuz. Müslümanlık ve İnsanlık görevini en iyi şekilde yerine getirdiniz. Bizler savaş mağdurlarıyız, zulümden kaçıp Türkiye’ye yerleştik. Misafiriniz olduk. Kardeş olduk. Bizler hiç kimseye zarar etmeyi istemedik, kötü örnek olmayı asla tercih etmedik. Türk toprağında yaşıyorsak eğer kendimizi bir Türk vatandaşı olarak görüyoruz o yüzden Türkiye’ye zarar gelmesinden endişe duyarız. Emin olunuz ki Türkiye’yi kendi evimiz gibi görüyoruz. Türk insanını seviyoruz. Hiç kimsenin Türkiye’ye zarar vermesini asla kabul etmeyiz. Her kim size zarar vermek isterse onun hesabını beraber sormak için varız. Kötülere karşı beraberiz. Çirkef ve kötü emellere yönelik meyil yapanları da birlikte hesaba çekmez isteriz. ‘Türkiye; bizim gönlümüzde yaşayan eşi benzeri olmayan bir cennet vatandır.’ Türkiye cumhuriyetine uzanan elleri beraber indireceğiz. Allah’ın izniyle biz biriz, beraberiz ve kardeşiz. Yaşasın her zaman bağrını mazlumların ahına açan büyük Türk Devleti. Yaşasın Türk Milleti. Muhacir suriye kardeşleriniz. selam sevgi ve muhabbetle. Türkiye; bizim gönlümüzde yaşayan eşi benzeri olmayan bir cennet vatandır.” (Zeynep NAMLI)

Editör: TE Bilisim