Gençliğimizde kasetlerimiz vardı. 45’lik, 60’lık, 90’lık… Sevdiğimiz parçaları teybimizin ya da walkmanimizin “Geri Sar” tuşuna basar, defalarca dinlerdik. “Haziranda Ölmek Zor” da bıkmadan dinlediğim, her kelimesini hâlâ ezberimde tuttuğum şarkılardandır. Hasan Hüseyin Korkmazgil’in aynı isimli şiirden bestelenmişti. Hasan Hüseyin bu şiiri, büyük şair Nazım Hikmet’in ölümüyle ilgili yazmıştı. O günlerde haziranda ölmenin zorluğunu kavramaya çalışırdım. Aslında bir ay daha var ölmenin zor olduğu: Ocak… Meslekte hepimizin örnek aldığı Uğur Mumcu, bundan 26 yıl önce ocak ayında kalleşçe katledildi. O gün daha birkaç aylık stajyer muhabirdim. Haber müdürüm, gidip fotoğraf çekmemi istemişti. Uğur Mumcu’nun evinin önüne geldiğimde, karakol polisleri dışında bir tek biz gazeteciler vardı.  Mumcu’nun bedeni, otomobilinin parçaları orta yerdeydi. Ocak ayında başkalarını da kaybettik:  Gaffar Okkan, Mehmet Ali Birand, Toktamış Ateş, Ahmet Mete Işıkara, Hırant Dink, Lefter… Tarihçi Mehmet Ö. Alkan’ın bir sosyal medya paylaşımından aktaralım: “Erbain çıkarmak” tarikat ehlinin kırk günlük ibadet ve perhizini, kırk günlük çilesini ifade ediyor.  Aleviler de “erbain-i aşura”ya, erbain diyor. Arabi aylardan olan sefer ayının yirmisine rastlıyor. İmam Hüseyin’in Kerbelâ’da şehadetinin kırkıncı gününe rastladığı için “eyyamı mahsusa”dan yani özel günlerden sayılıyor. Halk arasında da soğukları tarif etmek için kullanılıyor. 21 Aralık’tan 31 Ocak’a kadar geçen kırk günlük zamanı kapsıyor. Zemheri (kara kış) yani yılın en soğuk kırk gün işaret ediliyor. Hayat açısında da yılın en zor kırk günü. Yaşlılar için ölüm zamanıdır. Yaşlılar bu sürede sağ kalmayı, şubat ayına ulaşmayı umut ediyor. Şubata erenler, “erbain çıkardım” diyor. Şubata birkaç gün kaldı. Ben de herkesin “erbain çıkarmasını” diliyorum.    

Editör: TE Bilisim