Her şey bir sözcükle başlar

Kadın gibi adam… Bu cümle size neyi çağrıştırıyor? Çağrıştırdığı şey olumlu mu olumsuz mu? Birçok kişiye bu cümle olumsuz bir çağrışım yapmıştır. Çünkü; kadın günümüzde pasif, aciz, erkeklerin bir adım gerisinde olarak temsil ediliyor. Bu temsili oluşturan toplumun diline şöyle bir bakalım: “Adam gibi adam, kadın gibi konuşma, kız mısın sen? Ağlama, kadın gibi dırdır etme, kız gibi yapma şu işi, senden adamlık öğrenecek değiliz, adam ol, erkeksen gelirsin, adam olacak çocuk, bilim adamı, bay-bayan…” Bunlar birkaç saniye içinde aklıma gelenler sadece… Bu dili oluşturan toplumun içinde bizler de varız. Lise yıllarında bir hocam konuşmasında, “Siz kadınlar, pardon kızlar” demişti. Kadın kelimesi özür dilenecek bir kelimeymiş gibiydi. Hocam, bizlere “kadın” dediğine pişman gibiydi… Bu cinsiyetçi ayrımdan rahatsız olan bir tek ben değilim. Dünün küçük çocukları “Sen kızsın, sofraya yardım et. Oğlum sen otur kardeşin getirsin”lerle büyütüldü. Kız çocuklarının oyuncaklarına bir bakın! Minyatür mutfaklar, küçük evler… Kısacası kadınları daha küçükken ev içine hapsediyoruz. Kalem kılıçtan keskindir. Toplumu değiştirmek kelimeden başlar. Bilinçli bir toplum için söylemlerimize dikkat etmemiz gereklilik değil zorunluluktur. Bunun için atmamız gereken ilk adım söylemlerimizi değiştirmektir. Unutmayın; erkekleri de yetiştiren bir kadındır. Dünya kadınlar ile değişecek ve güzelleşecektir…