Türkiye'nin başkenti olan Ankara, tarihi hamam ve kaplıcalarının da başkenti. Medeniyetlerin beşiği olan Anadolu'nun kültürel zenginliklerinin yanı sıra tarihi hamam ve kaplıcaları ile ünlü olan kentlerinden birisi de Ankara. Başkentin çevre ilçelerinde yer alan ve  tarih öncesi dönemlerden günümüze kadar uzanan hamam ve kaplıcaları şifa dağıtmaya devam ediyor. Ankara'nın Ulus semtinde bulunan eski 'Roma Hamamı' kalıntıları ise bunun bir göstergesi olarak bugün bile turistlerin uğrak alanlarından birisi olmayı sürdürüyor. Ankara Haymana, Ayaş, Kızılcahamam, Çubuk ve Beypazarı ilçelerinde yer alan kaplıcaları binlerce yıldır insanlara şifa kaynağı merkezleri olarak biliniyor. Sahip olduğu termal kaynaklar bakımından da önemli bir konuma sahip olan Ankara, bozkırda olmasına rağmen çevresindeki ormanları ve sahip olduğu hamam ve kaplıcaları yerli turistlerin her zaman gözdesi durumunda. DÜNYADA TERMAL TURİZMİ Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre termal turizm amaçlı olarak yılda Almanya ve Macaristan’a 10 milyon, Rusya’ya 8 milyon, Fransa’ya yaklaşık 1 milyon, İsviçre’ye ise 800 bin kişi gidiyor. 126 milyon nüfuslu Japonya’nın Beppu şehrine ise sadece 13 milyon kişi termal turizm amaçlı olarak gidiyor. 1440 YILINDAN BU YANA HİZMET VEREN TARİHİ KARACABEY HAMAMI Ankara'nın Altındağ ilçesinde bulunan tarihi bir hamam. 1427 yılında Karacabey Camii ve külliyesinin bir parçası olarak Kazasker Celalettin Karacabey İbn-i Abdullah tarafından yaptırılmaya başlanan hamam 1440 yılından bugüne kadar hizmet vermeye devam ediyor. Hamamönü semti adını bu hamamdan alır ve 1988 yılında restore edilen hamam Ankara'da hala işletilmekte olan iki tarihi hamamdan biridir. TARİHİ ŞENGÜL HAMAMI Başkentin Altındağ ilçesi sınırlarında Yahudi Mahallesi'nde bulunan tarihi Şengül Hamamı, 15. yüzyılın ikinci yarısında zamanın Anadolu Beylerbeyi İshak Paşa tarafından yaptırılmıştır. 19. yüzyılda bir tadilat, 2009 yılında da restorasyon geçiren hamam, Ankara'da hala işletilmekte olan iki tarihi hamamdan biridir. ROMALILAR DÖNEMİNDEN BUGÜNE KULLANILAN HAMAM Nüfusu 5 milyonu aşan Ankara ise sahip olduğu termal kaynaklar bakımından oldukça zengin bir kaynağa sahip il olmasıyla önem kazanıyor. Ankara’nın Kızılcahamam, Ayaş, Beypazarı, Haymana ve Çubuk ilçelerindeki kaplıcalar, başta başkentliler olmak üzere Türkiye’nin çeşitli yerlerinden gelen vatandaşları ağırlıyor. Beypazarı’na 50 kilometre uzaklıkta ve Sakarya Nehri kenarında bulunan Kapullu Kaplıcası, Romalılar döneminden kaldığı tahmin edilen hamam, civarda yaşayan köylüler tarafından halen  kullanılıyor. ÇUBUK İLÇESİNİN MELİKŞAH KAPLICASI Ankara’nın Çubuk ilçesi Melikşah köyü yakınlarındaki ismini bulunduğu köyden alan bu kaplıca başkente 30 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Termal suların, romatizmal ağrılara ve bazı cilt sorunlarına olumlu etki yaptığı belirtiliyor. Ankara Valiliğine ait 2 adet olimpik havuzun bulunduğu ve özel bir işletme tarafından kullanılan tesislerden, aynı anda bin kişi faydalanabiliyor. AYAŞ KAPLICASININ SICAKLIĞI 51 DERECE Ankara’ya 80, Ayaş’a 23 kilometre uzaklıkta bulunan kaplıcalar Ilıca Vadisi tabanında yer alıyor. Şifalı sularının işletmeciliği, bir şirket tarafından yapılıyor. Şirket işletmesine bağlı otel ve motellerin toplam 1000 yatak kapasitesi bulunuyor. Sıcaklığı 51 derece, saniyede 15 litre debisi bulunan kaplıca ve içmeler, romatizma, nevralji, kadın hastalıkları, safra kesesi taşları ve böbrek kumlarının düşürülmesinde yardımcı olduğu belirtiliyor. KARAKAYA’DA TARİHİ HAMAM Başkent merkezine 58 kilometre uzaklıktaki Ayaş ilçesinde ve kara yolu üzerinde bulunan Karakaya Termal Kaynağı’nın çıktığı yerde Selçuklular döneminden kalma tarihi bir hamam bulunuyor. Kaplıca suyunun sıcaklık derecesi 31 derece. Tarihi kaplıca hamamında dört özel banyo ve iki havuz bulunuyor. Ayrıca mide, bağırsak, karaciğer, safra kesesi ve metabolizma rahatsızlıkları olan hastalar dışarıya yapılmış çeşmelerden yararlanabiliyor. ROMALILAR VE SELÇUKLULAR KULLANDI ŞİMDİ DE HAMAM OLARAK HİZMET VERİYOR Ankara’nın kuzeyinde yer alan Kızılcahamam ilçesi , termal kaynaklar açısından Türkiye’nin en zengin bölgelerinden birisi. Romalılar ve Selçuklular döneminde de işletildiği bilinen Büyük ve Küçük Kaplıca çok ünlü. Suları romatizma, siyatik, lumbago ve kadın hastalıklarına iyi gelen bu iki kaplıcadan büyük olanının suyu 50 derece küçük olanın ise 36 derece. BEYPAZARI'NDA ÇAMUR HAMAMI Başkentin bir başka ilçesi olan Beypazarı’na 2 kilometre uzaklıktaki Dibecik köyü yakınlarında su kaynaklarından kaplıca ve içme olarak yararlanılıyor. Kaplıca suyu, klorürlü, sulfatlı, sodyumlu, kalsiyumlu, karbondioksitli bir bileşime sahiptir. Termal su ile banyo tedavisi yanı sıra çamur tedavisi de yapılabiliyor. İçme kürlerine de elverişli olan bu suların, romatizma, deri hastalıkları, kadın hastalıkları, sinir ve sindirim sistemi ayrıca içme olarak da karaciğer, safrakesesi ve pankreas üzerinde etkili olduğu belirtiliyor. Cengiz ALDEMİR  

Editör: TE Bilisim