TÜİK’in 2017 yılı Mayıs ayı işsizlik rakamlarını değerlendiren İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın, yüzde 20’lere dayanan genç işsiz sayısının ancak uygulama ağırlıklı eğitimle düşürülebileceğini söyledi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı Mayıs 2017 işgücü istatistiklerinde işsizlik oranı, bir önceki yılın aynı ayına göre 0,8 puan artarak yüzde 10,2 seviyesine yükseldi. Oran, bir ay öncesine göre ise 0,3 puan geriledi. “Genç işsizler” olarak bilinen 15-24 yaş arası işsizlik oranı ise bir önceki yıla göre 2,4 puan artarak yüzde 19,8 olarak gerçekleşti. Genç işsizlik oranı bir önceki aya göre ise değişmedi. “Öğrenciler kendilerini ‘multidisipliner’ yetiştirmeli” Verileri değerlendiren ve genç işsizlik oranının son derece yüksek olmasına dikkat çeken İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın, “Bu durum, gençlerimizin kendilerini, piyasanın yenilenen şartlarına göre talep edilen insan profiline göre yetiştirememiş olduğunu gösteriyor” dedi. Ekonomide artık ‘multidisipliner’ kavramının ön planda olduğuna işaret eden Dr. Aydın, “Multidisipliner, yani disiplinler arası demek, kişinin, kendi iş alanına akraba olan alanlar hakkında da söz sahibi olabilmesi demek anlamına geliyor. Gençlerimizin kendilerini buna göre yetiştirmesi gerekir. Günümüz dünyasında tek bir alanda uzman olmak yetmiyor. O alanla ilintili birkaç alanda daha iş yapabiliyor olmak tercih sebebi sayılıyor. Piyasada firmalar da bunu göremeyince mecburen tecrübeye yöneliyorlar. TÜİK verilerine baktığımızda genç işsizlerin oranı yüzde 19,8 iken, orta yaş diye nitelendirebileceğimiz yaş gruplarında bu oran daha düşük seviyede. Oysa bunun tam tersi olması lazım” diye konuştu. “Ülke olarak uygulamalı eğitime geçmemiz lazım” Hayata hazırlanan her insanın, kendi alanından başka, iletişim becerisinin olmasının, pazarlamadan anlıyor olmasının, zaman yönetimini biliyor olmasının ve liderlik vasfına sahip olmasının gerektiğinin altını çizen Dr. Aydın, “Bundan başka öğrencilerimiz, teorik alanda edindikleri bilgi birikimini pratiğe dökerek pekiştirmeliler. Bunun en iyi yolu da, uygulama ağırlıklı alabilecekleri eğitimdir. Biz bunun üzerinde yıllardır duruyoruz. Genel eğitim politikası olarak artık uygulamalı eğitime geçmemiz lazım. Teorik yüklemeyle verilen eğitimde bir yere varamıyoruz. Bu verilen bilgi birikiminin muhakkak pratiğe dökülerek ekonomiye katma değer sağlayacak ürünlere dönüştürülmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. “Gençler iş konusunda da çok fazla seçici olmamalı” diyen Dr. Aydın, “Bugün üniversiteden yeni mezun olan bir arkadaşımız, kendisine hemen iyi bir firmada iş verileceğini, bir makam masası, oda, sekreter gibi imkanlar sunulacağını düşünüyor. Oysa devir artık o devir değil. Bu nedenle iş konusunda gençlerimizin çok aşırı seçici olmamaları lazım. Elbette ‘Ne iş olsa yaparım’ da dememek lazım. Ancak beklentiyi de çok fazla yüksekte tutmamak lazım” dedi. İHA

Editör: TE Bilisim