Fındıkta hasat dönemi yaklaştıkça, sektör piyasası allak bullak oluyor. Kaç ton fındık üretilecek, ne kadar ihraç edilecek, fındığın kilosu üreticiden kaça alınacak, kim alacak, yabancı müşteriler fındığa ne kadar değer biçecek? İşte bütün bu soruların sorulmaya başlandığı şu günlerde Karadenizli fındık üreticisi diken üstünde. Çünkü, bakanlık henüz daha üretim miktarına ilişkin tahminini yayınlamadan, ihracatçılar Amerika’nın Florida eyaletinde yapılan ‘Dünya Sert Kabuklu Ve Kuru Meyveler Kongresi'nde Türkiye'nin 2019 tahmini fındık rekoltesini 770 bin ton olarak açıkladı. Şimdi fındığın piyasa fiyatı bunun üzerinden şekillendirilmeye çalışılıyor. Oysa fındık üretiminin gerçekleştiği bölgelerde faaliyet gösteren ziraat odaları, rekoltenin bu düzeyde olmayacağını net bir biçimde ve ısrarla dile getiriyor. Yani bu yıl fındık çok üretilmiş gibi gösterilerek, fiyatın düşürülmesi konusunda algı oluşturma çabası var. Fındık alım fiyatını aşağılara çekerek, üreticileri mağdur etmek, fındıkta net ihracatçı konumunda olan ülkemizin tarımsal döviz girdisini azaltmak kime hizmet eder? Ürün bizde, üretim bizde, piyasalar da bizde olmalı. Üreticimizin, devletimizin kazanması için bu konu üstüne duralım. Kazanan kendi memleketimiz olsun.

Editör: TE Bilisim